Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Fatma Nur Kaptanoğlu

Fatma Nur KaptanoğluHomologlar Evi yazarı
Yazar
Editör
7.1/10
96 Kişi
231
Okunma
17
Beğeni
2.217
Görüntülenme

En Eski Fatma Nur Kaptanoğlu Yorumları ve İncelemeleri

En Eski Fatma Nur Kaptanoğlu sözleri ve alıntılarını, en eski Fatma Nur Kaptanoğlu kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
·
Puan vermedi
Kitaba adını veren öyküyle birlikte dışarıdan görünenlerin iç yüzüne doğru bir yolculuğa çıkıyoruz. Yaşamak adım adım ağırlaşıyor. Kendine, hislerine ve ihtimallere yabancı insanların en çok kendilerine duyduğu öfkeyi izliyoruz. Hayal kırıklıklarından korkarak hayata sessiz kalanların kahramanlık hikâyelerinin de olmadığını görüyoruz. Yaz sıcağına bir güzelleme de var öyküler arasında. Yaşamın ağırlığına, havanın sıcağı karışıyor bu kez. "Ufacık bir esinti için nelerden vazgeçebileceğimi düşünüyorum. Saçlarıma dolanacak, parmaklarımı hafifletecek ufacık bir esinti. Bilmiyorum. O an ne olsa vazgeçebilirim gibi geliyor. O an en vazgeçilmezler de sıradan görünüyor. Ne esinti çıkıyor ortaya ne de vazgeçebileceklerim. Sahip olduklarım bir elin parmaklarını geçmiyor. Yazar, öyküler boyunca sesi yazıya taşıyor ve biçimde farklılıklar deniyor. Kısa cümleleri yazının ritmini hızlandırıyor. Sorularla anlatısını derinleştiriyor. Zaman zamansa çok zor yerden soruyor. "Sevgi mi daha ağırdır? Sevgisizlik mi? Bilemiyorum..
Kaplumbağaların Ölümü
Kaplumbağaların ÖlümüFatma Nur Kaptanoğlu · Raskol'un Baltası Yayınları · 201753 okunma
64 syf.
5/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kaplumbağaların Ölümü
Yazarın gözlem gücü ve tahlil yeteneği güçlü bence. Hepsini olmasa da birkaç hikayesini oldukça beğendim. Ama fazla kısa olduğunu düşünüyorum. Karakterleri oldukça derin ama anlatımı o derinliğe erişemiyor gibi hissettim. Elbette hikayeler, romanlar kadar detaylı olamıyor. Fakat yazarın yaratmış olduğu karakterler daha uzun anlatıları hak ediyor fikrimce. Mutlaka okunmalı diyemem fakat günümüz hikayecileri neler yazıyor diyorsanız okuyabilirsiniz.
Kaplumbağaların Ölümü
Kaplumbağaların ÖlümüFatma Nur Kaptanoğlu · Raskol'un Baltası Yayınları · 201753 okunma
Reklam
104 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 saatte okudu
Başkasının yerini tam olarak tutabilen şeyler vardır diye tahmin ediyorum. Misal çilek reçeli benim için vişne reçelinin yerini tutabiliyor. Kahve yoksa çay, çay yoksa kahve de keza öyle. Yeşil atkım mavisinin yerini tutuyor çünkü siyah kabanıma ikisi de pek yakışıyor. Ama büyümeyi bekleyen bir bedenle çoktan büyümüş olan birbirini tutmuyor. Acı çekmiş olan ile acı çekiyor olan da aynı değil.. . Fatma Nur Kaptanoğlu on ‘an dökümü’ gösteriyor bize. Ekşi mayalarından yuva kuran adamı, kaküllerini seven küçük kızı, yerde ölü yatan kediyi.. İlk öyküden son öyküye yükselen bir gerilim de var inceden. Bu gerilim sizi çarpacak türden değil. Biraz buruk bir gerilim, anlaması güçleşip hissettirdikleri derinleşiyor. Ve son öykü de şöyle diyor ‘en sona kendimi sakladım’ Bir Birhan Keskin dizesini anımsatıyor : ‘İçimi açtım sana, içini açmak için.' Planlı değil cümleleri, biri bir öncekinden çok ayrı olabiliyor. Deftere alınmış notlar gibi an’a uygun, an ile birlikte. . Öyküleri farklı bir ses algılıyorsam seviyorum. Homologlar Evi’ni sevdiğim gibi. Kaptanoğlu roman yazarsa da seveceğimi hissediyorum. . Sona iliştirdiği spotify listesi de ne güzel!
Homologlar Evi
Homologlar EviFatma Nur Kaptanoğlu · Dedalus Kitap · 201995 okunma
104 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Tariflerce
Fatma Nur Kaptanoğlu öyküleriyle yarattığı çerçevelerin içine sığdırdıklarını okurlarına başarıyla sunan bir yazar. Her öykünün kendine ait bir dinamiğe sahip olmasına ek olarak dili kullanım şekline eklenen günceli yakalayan görsellerle zenginleşen bir kalemi var. Ekşi Mayalı Ekmeklerden Raif Bey Yapmak misal, ne de sade bir temeli vardı. Fakat ne çok şey anlatıyordu okuruna. Sanırım en çok da bu yüzden okumaya devam edeceğim bir yazar olacak. Yaşamlara, anlara, konuşulmayanlara, ölü kedilere, martı çığlıklarına, terleyişlerimize, nefeslenişlerimize anlam katan bir bakış açısı var. Sarı çizginin berisinde dikilip de sınırı geçmeyi düşünenlere göz kırpan bir perspektif. Tanıdık, bildik fakat aynı zamanda da düşünüp dillendirmediklerimizi fısıldar gibi. Kalemi daim olsun.
Homologlar Evi
Homologlar EviFatma Nur Kaptanoğlu · Dedalus Kitap · 201995 okunma
64 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
“Yok” diyorum, “kırkıncı gün duası olamaz.” Acı taptaze henüz. Acı, burnun hemen ucunda, mor eşarplı kadın gibi, tir tir titriyor. Acı, okula yeni başlayan, saçları iki yana örgülü, solak ama solaklığını yeni keşfedecek bir kız kadar toy. “Yok Yok. Kırkıncı gün olsa” diyorum, “acı böyle olmazdı.” Yukarıdaki alıntı ile yazar beni cezbetti ve
Kaplumbağaların Ölümü
Kaplumbağaların ÖlümüFatma Nur Kaptanoğlu · Raskol'un Baltası Yayınları · 201753 okunma
64 syf.
6/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Kaplumbağaların Ölümü yazarın ilk kitabı. Bir ilk olması sebebiyle sanıyorum ki yeri de ayrı. Kitap benim için her bir öyküyü okurken aşama aşama açılmaya başladı. Öykülerin dizilimi ve bir araya gelişleri her bir cümle bitimiyle birlikte tabiri caizse vites artırıyor. Kimi öykü kısa, kimi öykü diğerine göre daha uzun; ama bana göre dili kullanma yolundaki uğraşı doğrultusunda her biri kendi içerisinde tam ve de olay kurgusuna, karakterlere uygun biçimde tasarlanmış, aktarılmış/anlatılmış. Bu değişimler sebebiyle kimi okur yazarın bu kitabını bir arayış olarak görüyor, yani kendi yazım dilini/tarzını ortaya koymakta bir gelişim süreci olarak tanımlıyor. Bu konuya bir noktada katılıyorum. Çünkü bence yazmak başlı başına bir arayış ve yazarın kendi dilini bulmasında bir araç ve de süreç aynı zamanda. Bu bağlamda, yazarın kendine has bir anlatımı oluşturmaya başlamış olduğunu hatta kimi yerde çoktan kendisi olduğunu görmek ve de satır aralarındaki o heyecanı paylaşmak açıkçası keyifliydi benim için.
Kaplumbağaların Ölümü
Kaplumbağaların ÖlümüFatma Nur Kaptanoğlu · Raskol'un Baltası Yayınları · 201753 okunma
Reklam
64 syf.
4/10 puan verdi
Öykü yazmak değil de durum fotoğrafı çekmek gibiydi....tahlil yeteneği bir hayli güçlü yazarımızın ‘yaz sıcağı’ tanımlamalarını okurken ben terledim!
Kaplumbağaların Ölümü
Kaplumbağaların ÖlümüFatma Nur Kaptanoğlu · Raskol'un Baltası Yayınları · 201753 okunma
96 syf.
·
Puan vermedi
Edebiyat bilgisi 19. ve 20. yy klasiklerinden öteye geçmemiş, modern veya postmodern nedir bilmeyen insanların burda beğenmedim diye gezmesi çok normal. Çok nevi şahsına münhasır bir kalem. Zeval gelmesin
Ateşten Atlamak
Ateşten AtlamakFatma Nur Kaptanoğlu · Can Yayınları · 202183 okunma
96 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Herkese selamlarr Koskoca tatil nasıl bitti anlamadım diyenler beğensin Şimdiden mutlu bir hafta diliyorum sizlere ve yorumuma geçiyorumUzun zaman sonra okuma alışkanlıklarımı değiştirme kararı aldım ve klasiklerden uzaklaşarak biraz daha çağdaş eserler okumaya başladım.Bu çağdaş kitaplardan biri de “Ateşten Atlamak”oldu. Kitabımız iki tane uzun öyküden oluşmakta. Bunlardan biri olan “Ateşten Atlamak”adlı öyküde yasak bir aşk yaşayan kahramanımızın içsel bunalımına, içinde olduğu karmaşaya, bir sır saklamanın ağırlığına tanık oluyoruz. İkinci öykü olan “Daha Uygun Bir Kader”de ise “Abaven” adlı başkarakterin babasına duyduğu öfkeyi,kardeşini kaybetmesi üzerine unutamadığı acıyı,büyük şehre kaçışını ve pişmanlıklarına tanık oluyoruz. Şans verilmesi gereken,benim okuduğum birçok eserden farklı bir kitap.Sevemediğim kısım ise öykülerin sonunda bir hareketlilik ve heyecan olmaması idi.İkinci öykü ise biraz daha durağandı.Olayların akışına kapılıp, kendimizi bir macera dizini içinde bulacağımız bir kitap türü değildi. “İki farklı ve aykırı insanın gözünden hayata bakmak” şeklinde okursanız,kitabı daha çok seveceksiniz Şimdiden herkese iyi okumalar dilerim
Ateşten Atlamak
Ateşten AtlamakFatma Nur Kaptanoğlu · Can Yayınları · 202183 okunma
64 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Kaplumbağaların Ölümü
Kitap altı öyküden oluşuyor. Öyküleri okurken kendi fotoğraflarınızın ya da bir günlüğün tahlilini okuyor gibi hissediyorsunuz. Öyküler o kadar sizden biri. Banyo yaptıktan sonra giyinirken, koridordan salonunuza doğru yürürken açık olan perdeden dolayı birileri tarafından izlenip izlenmediğimi merak ettiğim ve kontrol altına aldığım anlar... Hayal kırıklıklarıyla, korkularıyla, terk edilişiyle, geçmişiyle İsmet olduğum anlar... Bir deri koltukla mücadele ettiğim, terlediğim, o kapıdan çıkıp gittiğim, fark edilmediğim ama dünyayı kurtarmakla eş kahramanlıklar yaptığım anlar... Sabah içimden üçe kadar sayıp yataktan kalktığım, yüzüme üç kez su çarptığım, çaydanlığa su eklerken içimden üç kez saydığım, kaynayan suyu üç dediğim anda kapattığım, üç adımda nereye gidebileceğim, otobüsün kaç tane üçte geleceğini hesapladığım anlar… Ölüm ve özgürlüğün aslında bir cümlenin öznesi ve yüklemi olduğu, yetmiş yaşında ya da yirmi yaşında ölümle gelen özgürlüğün bana neler hissettirdiği anlar... Hâlâ vantilatörün karşısına geçip uzadıkça uzayan sesimle bağırdığım ve bir anda çocuk olmadığımı hatırladığım anlar… Bir pazar değil belki ama “07.00-09.00 saatleri arasında delirmediysem daha da delirmem.” dediğim anlar… Bir ceketin ölümü gibi bazı duyguları öldürdüğüm anlar… Öyküleri okuduktan sonra yazarın size sorduğu soruları cevaplamayı unutmayın. “Birini, hareketlerinin sesinden tanımak, tanımanın hangi seviyesine girer?” “Sevgi mi daha ağırdır? Sevgisizlik mi?” Yazarın diğer iki öykü kitabını da en kısa zamanda okumak dileğiyle…
Kaplumbağaların Ölümü
Kaplumbağaların ÖlümüFatma Nur Kaptanoğlu · Raskol'un Baltası Yayınları · 201753 okunma
26 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.