Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Feridun Ergin

Feridun ErginAtatürk Zamanında Türk Ekonomisi yazarı
Yazar
Çevirmen
0.0/10
0 Kişi
3
Okunma
0
Beğeni
320
Görüntülenme

Feridun Ergin Gönderileri

Feridun Ergin kitaplarını, Feridun Ergin sözleri ve alıntılarını, Feridun Ergin yazarlarını, Feridun Ergin yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Dehâ, doktrin kalıplarına sığmayan bir niteliktir. Dâhi, sistemlere meydan okuyan, geleneklerin etkisinden sıyrılabilen ve çığır açan kişidir. Dehânın okulu yoktur. Dâhi, kendini yetiştirir. O, daima bir hocadır. Hiç bir doktrinin çömezi değildir. Dâhi, sosyal akımlara kapılmaz. Yeni akımlara kaynak olur ve yön çizer." Bu sözler, Atatürk için söylenmiş gibidir. Atatürk, pragmatist bir devlet adamıydı. Doktrinleri tahlil ederken pratik değerlerini ölçerdi. Katı ilkelere bağlanan ve değişen koşullara uymayan sistemlerin toplumlara yarar sağlayabileceklerini kabul etmezdi. Uygulama alanında sağladıkları sonuçları dikkate alarak politik ve sosyal akımlar hakkında yargıya varırdı. İktisadi konuların ana çizgileri üzerinde durur, ayrıntılarına inmezdi.
Sayfa 9 - Yaşar Eğitim ve Kültür Vakfı YayınlarıKitabı okudu
Atatürk zamanında Kapitülâsyonların "zincirleri" sökülmüş ve ekonominin gelişmesini hedef tutan atılımlar başlatılmıştır. Yeterli sermaye fonları bulunmayan, girişimci iş adamları az olan ve dış âlemden destek görmeyen bir ekonominin yalnız öz kaynaklarına dayanarak kalkınabilme olanağı sınırlıdır. 1929 Dünya İktisadi Buhranı ve onu izleyen Büyük Depresyon da, ekonominin ilerlemesini ayrıca engellemiştir. Türkiye, 1938'de, küçük iktisadi rakamlar ülkesi olmaktan henüz kurtulmuş değildi. Cumhuriyetin on beşinci yılında adam başına ortalama gayrı safi milli hâsıla 115 lira 45 kuruş, tasarruf mevduatı 6 lira 53 kuruş, ihracat geliri 8 lira 56 kuruş ve vergi yükü 12 lira 7 kuruştu. 1923-1938 döneminde yapılmış hizmetlerin değerini rakamlarla ölçmek haksızlık olur. Atatürk zamanında, çetin zorlukları yenerek memlekete daha iyi bir gelecek hazırlamak için sonsuz çaba harcanmıştır. Türkiye'nin ileriki yıllarda erişeceği düzeye doğru ilk adımları O'na ve çalışma arkadaşlarına borçluyuz.
Sayfa 8 - Yaşar Eğitim ve Kültür Vakfı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
67 syf.
·
Puan vermedi
·
4 saatte okudu
halk müreffeh, müstakil, zengin olmak istiyor. komşularının refahını gördüğü halde fakir olmak pek ağırdır. -ön bilgi- -18 eylül 1922de türk ordularının kesin zaferi ile sonuçlanan büyük taarruz sonrası milli mücadelenin/kurtuluş savaşının silahlı mücadelesi itilaf devletlerinin tbmmye
Atatürk Zamanında Türk Ekonomisi
Atatürk Zamanında Türk EkonomisiFeridun Ergin · Yaşar Eğitim ve Kültür Vakfı Yayınları · 03 okunma
sabredin, dedelerimiz, ninelerimizin zamanına göre enflasyon iyi. wow.
Sivil halk da büyük sıkıntı çekmişti. Gıda maddeleri karaborsaya düşmüştü. Geçinme endeksleri, 1914=100 esasına göre 1918 yazında 1897'ye yükselmişti.
I. Dünya Savaşı'nda asker başına ortalama harcama Almanya'da 4.436, Avusturya Macaristan'da 3.186 ve Osmanlı İmparatorluğu'nda 643 altın dolardı. Seferber edilen her Alman silahlı silahlı kuvvetlerine maliyeti, Osmanlı İmparatorluğu'ndakinin 6.9 katı idi.
onların milyarları varsa bizim allahımız var.. lol.
Milletlerin zenginliğini gösteren istatistiklere göre, Osmanlı İmparatorluğu I. Dünya savaşı arifesinde son sıralarda idi. Woytinsky'nin tahmin ettiği milli servet tutarları 1914'te Amerika Birleşik Devletleri'nde 42 milyar, Almanya'da 16.5 milyar, Büyük Britanya'da 14.5 milyar, Fransa'da ve Rusya'da 12 milyar, Avusturya Macaristan'da 6.2 milyar ve İtalya'da 4.5 milyar altın sterling idi. Darphane Müdürü Ferit Bey'in ''Nakit ve İtibarı Milli'' adlı eserinde Osmanlı İmparatorluğundaki varlıklar 300 milyon reşat altını olarak hesaplanıyordu. Adam başına milli servet payı bakımından Yunanistan, Romanya, Bulgaristan'dan geride idik. İmparatorluğun parçalanması ve harp zararları yüzünden daha da fakirleştiğimiz bilinen bir gerçekti.
Geri14
66 öğeden 61 ile 66 arasındakiler gösteriliyor.