Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Francis Marion Crawford

Francis Marion Crawford1890'larda İstanbul yazarı
Yazar
8.1/10
109 Kişi
299
Okunma
5
Beğeni
1.174
Görüntülenme

Hakkında

Francis Marion-Crawford (1854-1909) Bostonlu zengin bir ailenin çocuğu olarak İtalya’da doğdu. ABD’deki öğrenim hayatının ardından 1869’da Roma’ya döndü. Yabancı dillere ve kültürlere ilgisi çok büyüktü. Aralarında Türkçe’nin de bulunduğu 20’ye yakın dili rahatlıkla konuşup yazabiliyordu. Sanskritçe çalışmalarını ilerletmek üzere gittiği Hindistan’da hayatı değişti. Geçimini sağlamak için gazete editörlüğü yapmak zorunda kaldı. Ancak bu süre içinde tanıdığı insanlardan ve dinlediği hikâyelerden yola çıkarak yazdığı roman, kariyerinde bir dönüm noktası oldu. ABD’de kısa sürede tanındı ve yaygın olarak okunmaya başladı. 1884’te İstanbul’da evlendi. Bir yıl oturduğu İstanbul’u 1890’lı yılların ortalarına kadar pek çok kez ziyaret etti. Sicilyalı aileleri ve mafyayı, dört romanıyla ilk kez edebiyata taşıdı. 40’a yakın romanının yanı sıra tarih ve gezi kitaplarıyla küçük bir servet kazanarak yaşadı.
Unvan:
Amerikalı Yazar
Doğum:
Bagni di Lucca, İtalya, 2 Ağustos 1854
Ölüm:
1909

Okurlar

5 okur beğendi.
299 okur okudu.
4 okur okuyor.
103 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Fazlasıyla mantıklı bir görüş
“Ben kendi açımdan parmakların beslenme için çataldan daha uygun olduğunu düşünmüşümdür. Parmaklarımın benim olduğunu ve onları yıkadığımı biliyorum halbuki umumi yerlerdeki çatalların yıkandıklarından bile emin olamayacağım gibi, nasıl kullanılmış olduklarını düşünmek bile istemem. Başka birinin diş fırçasını kullanmaktansa her türlü sıkıntı çekmeye hazır olmamıza rağmen, bütün dünyanın kullandığı çatalı kullanmaktan çekinmeyiz. Bu da zahiri kibarlıklarımızın çoğunun boş ve anlamsız olduğunu ispatlar.”
Doğu’da yaygın bir söz vardır, derler ki bir Ermeni’yi kandırmak için on Yahudi, bir İranlıyı kandırmak içinse on Ermeni gerekir. Katıksız Türk’ün böyle kimseler karşısında hiç şansı yoktur.
Reklam
Bir kadın mezar taşından bir parça. Kadına ait olduğu üzerindeki ayçiçeği motifinden belliydi, çünkü o devirde erkeklerin mezar taşında sarık yahut fes bulunurdu. Çiçeğin altındaki kitabenin bir kısmı hâlâ okunabiliyordu. "Her yerde var olan Allah" yazısının altında "Geldim dünya bahçesine, hiç iyilik görmedim" yazılıydı. Devamı da vardı ama taş orada kırılmıştı...
Sayfa 43
Türkleri bir millet olarak mı, yoksa İslam'ın müşterek bağıyla bir araya gelmiş bir farklı ırklar topluluğu olarak mı tanımlamak daha doğrudur bilemiyorum. Gelişigüzel gireceğiniz herhangi bir camide herhangi bir Norveçli kadar soluk benizli ve lepiska saçlı Türk'ü, siyah Afrika'nın en siyahilerinden birinin yanında secde etmiş dua ederken görebilirsiniz.
Sonra, başka şehirlerde, güneş ışığı addolunacak kadar aydınlık gölgelerde, sıcaktan dalaşmayı bırakmış zavallı sokak köpekleri, dilleri dışarıda yatar ve gelip geçenlerin, yolunu bir milim değiştirmemek için onları tekmeleyerek yolun ortasına savuran bir Rum veya Ermeni yerine, yolunu değiştirecek merhametli bir Türk olmasını umar.
Fikret Hanım Galiba Deliriyorum
Fikret Hanım Galiba Deliriyorum
dan sonra bir polise okurum diyordum ama, tadı damağımda kaldı kitabın. Şuan sadece bu iyi gelecek bana.
H. P. Lovecraft’ın Favori Korku Hikayeleri
H. P. Lovecraft’ın Favori Korku Hikayeleri
içinde olabilecek bir hikayeydi bence az önce okuduğum da.

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
96 syf.
·
Puan vermedi
İtalyan yazar bizleri dürüst, temiz, merhametli ve sakin müslümanlar olarak anlatmış. İstanbul'u ve Türkleri bir yabancı ancak bu kadar övebilirdi diye düşündürdü beni. Kitabın bir yerinde bir yanlışlık var onu da hemen altta açıklaması yapılmış. İstanbul'un semtlerini ve bir çok ırkın bir arada gayet huzurlu, adeta bir renk cümbüşü halinde yaşayışını ve tecrübelerini, gözlemlerini anlatmış. Resimlerle de süslenmesi ayrıca güzelleştirmiş kitabı. Meraklısı okuyabilir. Zaten çok kısa bir anı.
1890'larda İstanbul
1890'larda İstanbulFrancis Marion Crawford · Türkiye İş Bankası Yayınları · 2023351 okunma
96 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 saatte okudu
Dönemin İstanbul’unu yabancı birinin gözünden okumak adeta bu kadar güzel olabilirdi. Ayrıca yazar Türkleri çok fazla övmüş. Türklerin çarşılarda nasıl pazarlık yaptıklarını, osmanlı kadınlarını, yeme-içmeyi, sokak ve ev yaşantılarını, erkek ve kadınların giydikleri kıyafetlerinden bahsetmiş. Kitabın içinde dönemden resimlerde mevcut ve çok sade bir dille yazılmış. Çok güzel betimlemeler kullanılmış. Rastgele karşılaştığım, severek okuduğum kısacık bir kitap 1890’larda İstanbul.
1890'larda İstanbul
1890'larda İstanbulFrancis Marion Crawford · Türkiye İş Bankası Yayınları · 2023351 okunma
96 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
1890'ların İstanbul'una Kısa Bir Bakış
İş Bankası Kültür Yayınları’nın anı serisinden çıkan 1890’larda İstanbul, aslen Amerikalı olan, İtalya doğumlu yazar Francis Marion-Crawford’a ait. Türkçe de dâhil olmak üzere 20’ye yakın dili rahatlıkla konuşup yazabilen yazar, Sanskritçe çalışmalarını ilerletmek için bir süre Hindistan’da da bulunmuş. 1884’te İstanbul’da evlenmiş, bir yıl
1890'larda İstanbul
1890'larda İstanbulFrancis Marion Crawford · Türkiye İş Bankası Yayınları · 2023351 okunma