Her insanın içinde onu yönlendiren ve asıl olan bir şey vardır. Bu şeyi çıkarıp aldığınızda o insan ölür, geriye pelte gibi boş bir beden kalır. Kimi nefretle yaşar, kimi acıyla, kimi de sevgiyle.
Yalnızca kıt akıllılar tarihi olayları kişilerin gerçekleştirdiğini varsayarlar. Tarihi hareket ettiren düşüncelerdir. Kitleleri ele geçirmekle kalmazlar, gerekli toplumsal ağırlığa da sahip olurlar; bazen de bu iş için uygun olmayan kişilerde bedene ve kana bürünürler.
Guzel Yakhina genç ve çok yetenekli bir yazar. Çocuklarım romanında, on sekizinci yüzyılın ortalarında savaş ve kıtlıktan kaçarak, o zamanki Alman asıllı Rus imparatoriçesi 2.Yakaterina’nın davetiyle Volga kıyısına gelip yerleşen Alman kolonilerinin Birinci Dünya Savaşı’nın sonundan İkinci Dünya Savaşı’nın başlamasına kadar olan dönemdeki
Çağdaş Rus edebiyatının önemli yazarlarından Guzel Yahina ile tanışma kitabım, Çocuklarım. Metin 1920-30 yılları arasında Volga Nehri’nin ikiye böldüğü bir hayatı konu alıyor.
Başkarakterimiz Yakob Bach, Gnadental’de yaşayan bir köy öğretmenidir. Volga Nehri’nin karşı kıyısındaki çiftlikte Klara isimli genç bir kıza ders vermeye başlamasıyla hayatı değişir.
Yirminci yüzyılın savaşları, politik çekişmeleri, Rus Devrimi, dönemin sosyo kültürel değişmeleri gibi pek çok önemli noktaya değiniyor yazar kurgu içerisinde. Ayrıca aşk, babalık, aile olmak kavramlarına da başkarakterimizin yaşantısında tanıklık ediyoruz.
Edebiyatı ve yazmayı çok seven Bach metnin ilerleyen sayfalarında hikâyeler yazmaya başlar ve fark eder ki yazdığı hikâyeler gerçeğe dönüşmektedir. Metin bu noktalarda gerçek üstü anlatıma kayıyor. Ancak yazar bunu da çok başarılı yedirmiş kurguya.
Hızlı okunan bir kurguya sahip Çocuklarım. Siyasi temeli güçlü olan bir metin. Tek eleştirim bazı noktalarda metnin gereksiz uzatıldığı. Fakat bunun dışında çok başarılı bir kurguya sahip. Gönülden tavsiyemdir.