Halil İbrahim Acar Gönderileri
Halil İbrahim Acar kitaplarını, Halil İbrahim Acar sözleri ve alıntılarını, Halil İbrahim Acar yazarlarını, Halil İbrahim Acar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Sağlıklı bir toplum,sağlıklı ailelerden oluşacağından
aileyi reddeden ya da aileyi koruyamayan toplumlar er veya geç dağılmaya mahkumdur.
Zira Aile'de başlayan çatlamalar, düzensizlikler yavaş yavaş bütün topluma yayılır ve toplumu çökertir."
“Sevgi ve muhabbet hususunda eşit davranma, insan gücünün dışındadır.”
Erkekler üzerlerine düşen görevlerin cüz'i kısmını yerine getirirken sürekli kadınlardan beklenti içinde olmak adaletsizliğe sebep olacaktır. İslâm, sadece kadınlara gelmemiştir. Kur'ân ve sünnetle sadece kadınlar muhatap değildir. Kadınlardan itaat beklenirken erkeklerin de emrine itaat edilecek kimselerden olmaları unutulmamalıdır.
Burada gündeme getirilmesi gereken diğer bir husus da erkeklerin sü- rekli emreden konumunda olmaları gerektiği algısıdır. Halbuki kadın erke- ğin memuru değil onun hayat arkadaşıdır. En yakın dostudur.
Al-i İmran suresi 159. âyet, amir-memur ilişkisinden ziyade Hz. Peygamber'in bütün ümmete ve özellikle yöneticilere, istişareyi önermiştir. Erkek, eşiyle iyilik ve güzelliğe, sevgi ve saygıya, istişareye dayalı bir ilişki içerisinde bulunmalıdır.
Kadın ile erkek birbirinin eşiti olmayıp, karşı- lıklı olarak üstün olan ve olmayan taraflarıyla, hayatın bütününde vazife, sorumluluk, yetki ve haklar açısından birbirini tamamlayan yanlarıyla, bir bütünü meydana getiren iki parçadır.
Aile esasına dayanmayan bir toplum harçsız bir bina gibidir. En küçük sarsıntıya dayanamaz. Öyle bir toplumda yaşayan insanlar rüzgarın esintisi ne göre yön sokaklarda yapraklar gibidir.
Ancak anne ve babaya itaat Kur'ân ve Sünnet tarafındam emredilmiş olmasına rağmen, kişinin anne veya babasından gelen, karısını boşması yönündeki taleplerine uyma zorunluluğu yoktur. Kişi, bu emre uymamakla haram iş yapmış olmaz. Zikri geçen hadîsler her hâlükarda anne ve baba emrine uyma mecburiyetine delalet etmez.
Sayfa 242 - Ensar yayınlarıKitabı okudu
Nikah, Allah'ın kullarına vermiş olduğu bir nimettir.
Sayfa 233 - Ensar yayınlarıKitabı okudu
Bilindiği gibi tefsir, hadis ve klasik fıkıh müellefatında, iz bırakmayacak şekilde ve yüze vurulmamak kaydıyla kadınların hafifçe dövülebileceği tarzında açıklamalar yer almaktadır. Halbuki, hanımlarını dövme olayını, Kur'ân'ı en iyi anlayan, onu hayatına en iyi tatbik eden ve her konuda olduğu gibi bu konuda da bize en güzel örnek olan Hz. Peygamber'in hayatında görmüyoruz. Hz. Aişe'den rivâyet edildiğine göre "Resulullah, hiç bir hizmetçisini ve hiç bir kadını dövme- miş ve mubarek eli ile de hiç bir şeye vurmamıştır."
Hz. Peygamber, hiç bir hanımına vurmadığı gibi, onlardan zaman zaman vaki olan dünyalık istekler yüzünden çok rahatsız olmasına rağmen ses çıkarmamıştır.
Aile içerisinde ortaya çıkan geçimsizliklerin kadından kaynaklanması halinde koca, evliliğin devamı için çaba sarfetmeden hemen boşama yolunu tercih etmemelidir. Bu durumda takip edilmesi istenen yol Kur'ân'da şu şekilde ifade edilmektedir: Geçimsizliklerinin ve saldırganlıklarının devam edeceğinden kaygılandığınız kadınlara öğüt verin, yataklarında onları yalnız bırakın, (yine dinlemezlerse) dövün. Size itaat ediyorlarsa aleyhlerine yol aramayın...
Sayfa 213 - Ensar yayınlarıKitabı okudu
Ve maalesef ki Batı'ya özenen ülkem insanları da bu hale gelmektedir :(
Hristiyanlık dünyası geçmişte boşanmanın yasaklığı problemleri ile meşgul iken günümüzde boşanma oranlarının artması, nikâhsız birlikte yaşama, doğan çocukların büyük bir kısmının evli olmayan anne-babaların çocukları olması ve aynı cins evlilik gibi problemlerle uğraşmak durumunda kalmıştır.
Protestanlık, Katoliklere kıyasla daha makul bir karar vermiştir.
Boşanmanın sadece hâkimin kararı ve muayyen sebeplerin mevcut olması halinde mümkün olabileceğini kabul eden Protestanlık, Katolik Kilise'si hukukunun zikrettiğimiz boşanma yasağına karşı cephe aldı. Çünkü aile ocağı nefret yuvası haline geldiği, eşler ruhen ve fiili olarak birbirlerinden ayrıldığı zaman, evlilik bağını muhafazada diretmek, birbirinden ayrı hayat süren eşlerin, evlilik dışı ilişkilere yönelmelerine zemin hazırlayacaktır.
Eee karşındakinin huyu kötü çıkarsa yandın!
Hristiyanlıkta evliliğin en önemli özelliği bozulmazlığıdır. Katoliklere göre evlilik bağı Tanrı'nın kendisi tarafından kurulmuş olduğundan vaftiz olanlar arasında yapılan evlilikler hiçbir zaman bozulamaz. Luka İncil'inde birbirinden ayrılan eşler hakkında şu ifadeler yer almaktadır: Karısını boşayıp başkasıyla evlenenler ve boşanan kadınla evlenenler zina yapmış olur. Kadınlar da başka bir erkekle evlenmek için kocasını terk ederlerse evlendiği kişiyle zina yapmış olur.
Sayfa 205Kitabı okudu
Tarihte bilinen ilk boşama, Hz. İsmail'e nispet edilir. Hz. İbrahim'in hayatından bahseden bir hadîste "...Hz. İbrahim, oğlu Hz. İsmail ve gelinini, evliliklerinden bir müddet sonra görmeye geldiğinde Hz. İsmail evde bulunmuyordu. Gelinine oğlunu sorunca, rızkını tedarik etmek üzere evden çıktı cevabını aldı. Akabinde geçiminiz
Sayfa 204 - Ensar yayınlarıKitabı okudu
İslâm, öyle bir dindar istemektedir ki, o dindarlığı ile düşmanlarını bile kendine dost edinebilmelidir.
Sayfa 137