Halil Rahman Başaran Sözleri ve Alıntıları
Halil Rahman Başaran sözleri ve alıntılarını, Halil Rahman Başaran kitap alıntılarını, Halil Rahman Başaran en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hiçbir hakikat ve doğruluk sistemi, sırf zora dayanarak oluşturulamaz. Hakikat ve doğruluğun temelinde yatan bilgi, isteyerek ve gönüllü bir şekilde katılımcılar tarafından tekrar tekrar üretilir ve geliştirilir.
Sayfa 77Kitabı okudu
Birinci Dünya Savaşı'nın asıl galibi Birleşik Devletler idi. Avrupalılar savaşla birbirlerini tüketmişlerdi.
Sayfa 15Kitabı okudu
ABD uluslararası hukukun ilkelerini söylemek daha sonra da bunların istisnalarını ifade etmek konusunda başarılıdır.
Sayfa 17Kitabı okudu
Borç veren ülke, uluslararası hukuku da oluşturan ülkedir.
Sayfa 14Kitabı okudu
Zengin ülkelerin, siyasetlerini ve tavırlarını beğenmedikleri fakir ülkelere karşı ekonomik zorlayıcı tedbirler alması ve ekonomik baskıya başvurmaları uluslararası hukuka aykırı görülmüyor.
Zengin bir ülkenin fakir bir ülkeye iktisadi bir baskı uygulaması hukuka aykırı bir "kuvvet kullanma olarak değerlendirilmiyor.
Buna göre, uluslararas hukuk ihlali oluşturan "kuvvet kullanma" için mutlaka askeri faaliyetlerin söz konusu olması gerekiyor.
Oysa, ekonomik baskı ve tedbirler bazen askeri güç kullanmaktan daha ağır sonuçlara yol açabilir.
Sayfa 118Kitabı okudu
Güçlü ve zengin çoğunluğu oluşturan Avrupalı devletler kendilerinden olmayan birkaç devleti aralarına alarak kurdukları uluslararası hukuku daha meşru ve güvenilir gösterebilirler dünya milletlerinin gözünde. Birkaç batılı olmayan devleti aralarına alarak uluslararası hukukun batılı kimliği eksilmez.
Sayfa 57Kitabı okudu
Zaten esas üstünlük, yani hegemonya, bir grubun üstünlüğü diğer grup karşısında doğal ve normal kabul edildiği zaman ortaya çıkar.
Sayfa 13Kitabı okudu
Eşit devletler birbirlerini yargılayamazlar.
Sayfa 35
Kendi kamuoyunu uluslararası hukuk vasıtasıyla kandırmak...
Türkiye günlük politikalarla ve anlık ihtiyaçlara göre yönetiliyor.
Sayfa 182
Suudi Arabistan ile ABD arasındaki sıkı ilişki ve ticaret anlaşmaları dikkat çekerken Suudi Arabistan'ın insan hakları ihlallerinin hiç konuşulmaması "Uluslararası hukuk acaba sadece ticaretten mi ibaret?" sorusunu bize sorduruyor.
Sayfa 66
Uluslararası Adalet Divanının kararlarına büyük ölçüde uyuluyor. Kararlara uyulmadığı istisnai durumlarda Divan ve Divanın bir organı olduğu Birleşmiş Milletler şimdiye kadar hiçbir zorlayıcı tedbir almadı. Hiçbir ülkeye ambargo konulmadı. Hiçbir ülkeye askeri müdahale yapılmadı. Peki yaptırımı hemen hemen hiç olmamasına rağmen hükümetler Divan kararlarına, aleyhlerine olsa bile, çoğunlukla neden uyuyorlar? Bunun iki sebebi var: Birincisi, uluslararası prestij meselesi. Hiçbir ülke uluslararası platformda Divan kararlarına uymayan devlet olarak bilinmek istemiyor. İkinci sebep ise biraz daha ilginç: Kendi halklarının baskısından kurtulmak. Bazen, hükümetler kendi halklarının ve kamuoyunun baskısından kurtulmak için kaybedeceklerini bile bile Divana başvuruyorlar. Davayı kaybedince kendi kamuoylarına Divan kararına uyulması gerektiğini, aksi halde bunun bir uluslararası hukuk ihlali olacağını açıklıyorlar. Böylece kendi kamuoyları nezdinde dış politikada taviz veriyormuş gibi bir görüntüden kurtuluyorlar. Yaptıklarının uluslararası hukukun gereği olduğunu ilan ediyorlar.
...teröristlerin saldırısına uğrayan bir devlet ancak iki şartın bir araya gelmesi durumunda başka bir ülkeye müdahale edebilir: Söz konusu terörist saldırısı yeterince ağır ve şiddetli ise ve bu terörist grubun saldırısı saldırının kaynaklandığı toprağın devletine bağlanabilirse.
Sayfa 49
Çifte standart
Uluslararası hukuka gerçekte uymasanız bile uyuyor gibi gözükmek ve bu doğrultuda uluslararası hukuku şekillendirmek çok önemli. Bu şekilde uluslararası örgütlerin bazı olaylara tepki vermesini sağlarken bazı olayların karşısında sessiz kalmasını sağlamak söz konusu. Çifte standartla suçlansanız bile buna bir uluslararası hukuk kılıfı bulabilmek önemli oluyor. Böylece hem kendi vatandaşlarınız nezdinde kendinizi haklı gösteriyorsunuz. Hem de mevcut uluslararası hukuk sisteminin zayıf ülkeler tarafından ihlal edilmemesi gerektiği yönünde mesaj veriyorsunuz.
Sayfa 68Kitabı okudu
Hegemonya, bir grubun üstünlüğü diğer grup karşısında doğal ve normal kabul edildiği zaman ortaya çıkar. Hegemonya çok uzun süre devam edebilir. Hegemonyada göze çarpan çok keskin bir ezme-ezilme ilişkisi olmayabilir; Hegemonya gayet ufak detaylarda mevcut olabilir. O bakımdan ezilen uluslar için asıl tehlikeyi hegemonya oluşturur.
Sayfa 13Kitabı okudu