Hüsnü Aksoy

Düşün ve Aşkın Gizemi yazarı
Yazar
7.2/10
6 Kişi
14
Okunma
1
Beğeni
700
Görüntülenme

En Beğenilen Hüsnü Aksoy Gönderileri

En Beğenilen Hüsnü Aksoy kitaplarını, en beğenilen Hüsnü Aksoy sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Hüsnü Aksoy yazarlarını, en beğenilen Hüsnü Aksoy yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
(...) halk arasında sık sık söylenen “aşkın gözü kördür” deyimine hak vermemek elde değil. Ama bu deyimin doğru olabilmesi için, şu soruya cevap verilmesi gerekir; gözümüz aşktan önce açık mıydı ki, sonradan aşk yüzünden kör olup gitti? 
Aşkın deliliği, doludizgin akan bir nehire benzer, akışının hızını, yönünü ve şiddetini kestirmek çoğu kez olanaksızdır. Bir kez kapınca yüreğini, içinde aktığı vadinin derinliğine uyarsın çarçabuk. Süreci dizginleme boşuna; ya önünde çıkan kayaya çarpıp parçalanırsın ya da tadına doyum olmaz güzel bir kıyıya varıp, yeni maceraların ortaya çıkarttığı heyecanları ve coşkuları yaşarsın. 
Reklam
-- Yaratıcı fikirlerin kaynağı bilinçaltıdır. -- Yaratıcı fikirler, kendilerini bilinçaltından bilince sezgiler vasıtasıyla vurur.  -- Sezginin oluşabilmesi için, bilinçaltının serbest biçimde işlemesi gerekir. -- Bunun için de, öncelikle bilincin bilinçaltı üstünde kurmuş olduğu baskı ve kontrolün gevşetilmesine yönelinmelidir. -- Kısaca, yaratıcılığın temel koşulu bilinçaltının yeterince özgürleşebilmesidir.
Giriş bölümünden:
Şimdi dönüp geriye bakıp, bir aşkın hangi açılardan ve ne oranda özgürleştirici olup olmadığı sorusunu sorduğum zaman, eski ve yeni kişilikler arasında ortaya çıkan olumlu farklılıklar, aşkın kişilikleri nasıl dönüştürüp farklılaştırdığı sorusuna bir cevap gibiydi. Bir aşkın özgürleştirici gücü, kendisine kaynaklık eden ilişkileri üreten, biçimleyen ve taşıyan kişilikler üzerindeki dönüştürücü etkisinde kendisini ortaya koyuyordu. Herhangi bir aşk, kişilikleri geliştirerek, farklılaştırıp yeniden biçimlendirerek zengin, çok yönlü ve yaratıcı kişilikler yaratma potansiyelini kendinde ne oranda taşıyorsa, biliniz ki o oranda özgürleştiricidir.
Biraz uzun oldu ama:
Don Kişot’un, düş ile gerçeklik arasındaki çatışmanın yol açtığı karmaşık süreçler içinde oluşan bir tip olarak şu özellikleri taşıdığı söylenebilir: -- Don Kişot varolan kaba gerçeklikle, tek yanlı  kişiliklerle, bir örnekli davranışlarla, standart tepkilerle, değişmez değerlerle çatışan ve onları aşan serüven ruhuna, macera tutkusuna
Dar anlamıyla empati, kendine karşıdakinin penceresinden bakıp, onunla içsel ve dolaysız bir bağ kurarak, kısmi bir örtüşme içine girmesini dile getirir. Bu kısmi örtüşme içinde kendimizi karşıdakinin gözüyle görme, onun yüreğiyle hissetme, kulağıyla işitme olanağı buluruz. 
Reklam
125 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.