Kitaba yapılmış olan yorumlar kitabın seyri boyunca kafamda yankılandı fakat kitap ve yazar bunları hak etmemişti. Ergen bir kızın ağzından okuduğum bu hikaye beni o yaşlarıma götürdü. Aynı heyecanları hissedebilecek kadar küçülebileceğimi görüp, hayatımın o yıllarına dair heyecanlarımı, duygularımı değerli kıldığımı hissettim. Kitaba büyük gözüyle bakıldığında her şey koşuşturmaca şeklinde ve karmaşık ilerliyor gibi görünüyor fakat biz büyüdükçe kalıplara sığabildiğimizi, kalıplaşmaya başladığımızı fark edemiyoruz ne yazık ki... Ergen bir bireyin dünyasının bizim kalıplarımızla eş değer olmasını bekleyemeyiz. Okurken ziyaret ettiğim kendi geçmişim, bundan çok daha fırtınalı bir şekilde ilerlemiş. Ergenler ölü ve sıkıcı yetişmiyor. Gittikçe kurallaştırılıp, kalıplara sığdırılıp büyüyen bizler oluyorlar. Sığamayanlar ise, kendimden örnek verecek olursam; böyle deli deli ortalarda geziniyor ve kendi fırtınalarında sürükleniyorlar. Ya da belki yolculuk etmeyi öğreniyorlar kendi fırtınalarında.
Ellerine ve zihnine sağlık sevgili Joan Bauer.