Leon'da doğmuş bir İspanyol yazar ve öğretmendi . Soyadını ölümünden sonra kendi edebi kariyeri için benimsediği yazar Ignacio Aldecoa ile evlendi . Josefina Aldecoa, 1959'dan 2011'deki ölümüne kadar Colegio Estilo'nun kurucusu ve müdürüydü . 16 Mart 2011'de Cantabria'da 85 yaşında solunum problemleri nedeniyle öldü.
''Devrim okulda başlar. Sen de çok iyi biliyorsun ki cahil bir halk kurtarılamaz."
İspanya İç Savaşı, üzerine okuma yapmayı sevdiğim tarihsel dönemler listesinin en başında geliyor. 1936-39 yıllarında İspanya'da cumhuriyetçi hükümet ile milliyetçiler arasında gerçekleşen bu savaş, büyük bir yıkıma ve can kaybına neden olarak
İlk basımı 1990 olan kitabın bizdeki ilk basımı *2023*.
*Josefina Aldecoa* (1926-2011)
Anne ve babası öğretmen olan yazar, üniversitede felsefe ve edebiyat eğitimi almış. Annesinin öğretmenlik deneyimlerinden yola çıkarak yazdığı bir roman. *Hafıza Üçlemesi* diye nitelediği üç romanlık serinin ilk kitabı.
Romanın konusuna gelince *1920-1930'ların İspanya'sı*... Kahramanımız kadın bir öğretmen. Ülkenin farklı yerlerinde çalışıp farklı insanlarla tanışıyor. Kendisi gibi öğretmen biriyle evlenip bir kız çocukları da oluyor. Öğretmen çiftin köylerde şehirlerde yaşadıkları,hisleri, çektiği zorluklar, köydeki nüfuz sahibi insanlar, din adamları, ülkede yaşanan iç karışıklıklar, yönetim değişikliği gibi konular bir *kadın öğretmen* gözüyle aktarılıyor okuyucuya. En önemlisi de bu süreçlerde eşiyle yaşadıkları tabi.
*Bir kadının değil de tüm kadınların hikayesi gibi*.
Kadın kahraman anlattığı için kadın kahramanı da fazla olan bir romandı. Yaşananları çok güzel anlatan bir dönem romanı da denebilir.
Doğa betimlemeleri çok güzel. Okurken de insanı sıkmayan akıcı bir dili var.
Bence kitabın en güzel özelliği orada yaşananlarla ülkemizde yaşananların benzerliği. Söz konusu *insan* ve *eğitim* olunca zaman ve mekan farklı olsa da *zihniyet* in ne kadar benzer olduğunu ve toplumların tümünün de benzer süreçleri yaşadığını gösteren bir öğretmen romanıydı.
Farklı coğrafyalar, farklı kültürler, farklı insanları tanımak, nostaljik bir tat da almak isteyen tüm öğretmenlerin okuyabileceği kıvamda bir romandı. Tavsiye ederim.
Kitabı şans eseri okudum desem yeridir.
Çok seviyorum aslında öğretmenlerin meslek hayatıyla ilgili anılarını okumayı, öğrencilere değindiği takdirde.
Bu kitapta eğitimin vurgusu oldukça fazla tabii ama bir yerden sonra iş tamamen siyasi mücadeleye dönüştü. Mücadele de güzel ama insan bir öğretmen anısı okumak istiyorsa öğretmen anısı okumak istiyordur. Kitabın yarısına kadar idealist bir öğretmenin çabaları varken özellikle son bölümde işler tamamen değişti.
İlk iki bölümde öğretmenin öğrenciye kazandırmak istedikleri, eğitimin önemi yine de vurgulanmıştı.
Okunabilir ama beklenti öğretmenin öğrencileriyle ilgili anıları olursa hayal kırıklığı yaşanabilir. Cumhuriyet, cumhuriyet için eğitimin önemi, öğretmenlerin bu kavgadaki yeri öncelikli kitapta. Bunu dikkate alarak okunduğunda çok daha fazla beğenilecektir.