Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Levent Bayraktar

Levent BayraktarMedeniyet ve Felsefe yazarı
Yazar
Editör
7.9/10
16 Kişi
89
Okunma
7
Beğeni
1.071
Görüntülenme

Levent Bayraktar Gönderileri

Levent Bayraktar kitaplarını, Levent Bayraktar sözleri ve alıntılarını, Levent Bayraktar yazarlarını, Levent Bayraktar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"...insanoğlu ne olduğunda kendisi olmuş olacağını da bilmemektedir. Bu süreç çok zor ve çetindir. Zira aramakla bulunmayacaktır lakin bulanlar arayanlar olacaktır."
" Medeniyetlerin birbirlerini öteki olarak algılamaları durumunda, medeniyetler çatışması kaçınılmaz hale gelir.Kendi kendini tanımlayamayan inşa edemeyen her toplum her medeniyet ve her ideoloji kendisini anlamlandırmak için bir düşman arar. "
Levent Bayraktar
Levent Bayraktar
Medeniyet ve Felsefe
Medeniyet ve Felsefe
Reklam
İnsan, gönül sahibi bir varlık olarak kaderine terk edilmiş değildir. Gönlü ona doğru yolu bulduracak bir pusula gibidir.
İnsan
insan, değerlerin sesini duyan, olması gerekeni veya yapılması gerekeni fark edip, hisseden ve bu uğurda eyleyebilen bir varlıktır.
Sayfa 101 - Aktif Düşünce Yayınevi
Toplumsal Evrim
"Eklemlilerin en yüksek evrim noktasında arılarla karıncalar, omurgalıların sonunda da insan vardır. Dikkat çekicidir ki, birbirlerinden tamamen farklı hayat şekillerine varmalarına ve gittikçe ayrılan yollardan gitmelerine rağmen bu iki hayat grubunun vardıkları evrim noktası hep toplumsal hayat olmuştur. O halde toplum gereksinimi daha baştan kendisini hissettirmiş ya da hayat hamlesinin aslı ve esası, tam manasını ancak toplumda bulmuştur.
Sayfa 99 - Aktif Düşünce Yayınevi
Reklam
Hafıza
Dolayısla hafiza sadece geçmiş hatıralarımızın biriktirilip, yığıldığı bir depo olmayıp, benliği ve kişiliği oluşturmakta olan, insan ruhunun en önemli katmanlarından birisidir. Hafızanın bilincin ne kadar derin ve temel bir anlamı olduğunu vurgulamak için Bergson; "bilincin ilk anlamı, geçmişin şimdide saklanması demek olan hafızadır" diyor.
Sayfa 85 - Aktif Düşünce Yayınevi
Bilim ve Felsefe
Felsefenin konusu hakikati görmektir; canlı karşısındaki durumu da bilimin durumu gibi olamaz. Çünkü bilim yalnızca nesnelere etki etmek ister. Oysa felsefe nesnelerin yanı sıra hayatı da anlamak ister.
Sayfa 58 - Aktif Düşünce Yayınevi
Yaratıcı Tekamül
"Tekamül, yalnız ileriye giden bir hareket değildir; birçok hallerde yerinde saymalar ve çok kere sapmalar, hatta gerilemeler gösterdiği olur. (...) İlerleme tekamülün iki, yahut üç büyük yolunda vaki olmuş, buralarda gittikçe daha karmaşık, daha yüksek şekiller belirmiştir, bu yollar arasından da birçok tali yollar geçer ki buralar, aksine, sapmalar, duraklamalar ve gerilemelerle doludur."
Sayfa 42 - Aktif Düşünce Yayınevi
Bergson'dan
Bilinçte olduğu gibi hayatın oluşlarında da tekrarlanış, geriye dönüş yoktur. Bilincin gelecekteki halleri önceden keşfedilemediği gibi, hayatınkiler de böyledir. Hayat sürekli yeni şekiller, yeni türler yaratan bir hamledir.
Sayfa 36 - Aktif Düşünce Yayınevi
Reklam
"Felsefe yolda olmaktır." Felsefe ile bakmak, insana yolda olmaklık bilinci verir. Böylece insan hiçbir yolu ve menzili hor görmez. Çünkü her yol, bir yeri bir yere bağlamaktadır ve yolcu bu yol sayesinde bir yerden gelip bir yere varmaktadır. Bu bilinç içerisinde felsefe, insanı yürüdüğü, kat ettiği yolla birlikte alır, tanımak ister..."
İnsanoğlu kendisini merkeze koyarak ''ben ve öteki'' ilişkisini, ''ben ve nesne'' ilişkisi düzeyinde formüle ettiği durumda, kendi değerini de nesne seviyesine indirgemekte ve kendisini hiçleştirmekte, ifna etmektedir. Böyle yapmayıp da ''ben ve öteki'' ilişkisini, ''ben ve başkasının beni'', ''ben ve sen'' veya bütün boyutlarıyla bir ''birlikte varoluş' olarak formüle ettiği durumda, bütün bir insanlık için etik bir özne, etik bir toplum ve etik bir insanlık tasavvur etmenin bir ütopya olmadığı, gerçekleşebilir etik ideal olduğu açığa çıkabilecektir.
224 syf.
·
Puan vermedi
Felsefe ve Tasavvuf
Felsefenin başlangıç noktası ve yanlış bilinenlerle ilgili gerekli düzenlemelere yer verirken, maddenin somutken yokluğu buna karşı mananın bütün soyutluğuna rağmen çok daha değerli olduğu vurgulanmıştır. Medeniyetlerin kendimize has olması gerektiği, batının ya da başka bir bölgenin medeniyetini kopyalamamızın bizler için bir medeniyet oluşturmadığı ifade edilirken sebebine de yer veren Sayın hocamız der ki; Her medeniyetin kendine ait bir dili, dini ve ahlaki telakkileri vardır. Eserde Yunus Emre ve Camus’un farklı açılardan felsefeye bakış açıları ve yorumları ile karşılaştırmalar yapılması okuyucunun iki filozofun değerlerini kavraması noktasında ışık tutmuştur. Mevlana ve Berkson gibi filozoflara da kitapta yer verilmiştir. Kitapta yer verilen bir örneğe yer vermek isterim. "Yunus Emre’ nin Allah aşkı ile her şeyi anlamlı kılması Camus’un baş kaldırma ile saçmadan kurtulmaya çalışması." Felsefe ve tasavvuf’un aslında bir bütün olduğu ayrıştırmanın medeniyetimiz için sağlıklı olmadığı düşüncesi de ayrıca hasıl oldu. İnsanoğlunun biricikliğine Felsefe ile eserinde değindiği kadar değinmesede insanın nasıl değerli olabileceğini ve neden değerli olması gerektiğinin cevapları Felsefe ve Tasavvuf kitabında mevcuttur. Tabi ki bir eserde daha mest olundu. Felsefe ve Tasavvuf ile ilgilen herkese, aynı zaman da Yunus Emre’ nin felsefi yönlerine vakıf olmak isteyen herkese öneririm. Kıymetli bir eser, hocamızın kalemine sağlık.
Felsefe ve Tasavvuf
Felsefe ve TasavvufLevent Bayraktar · Aktif Düşünce Yayıncılık · 201613 okunma
104 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.