Belki de en önemlisi, teknolojik ütopyacılığın bizi günümüzde mevcut siyasal malzemelerle yeni bir dünya inşa etmenin mümkün olduğuna kör etmesi. İnsanlığı kendinden kurtarmak için ille de bir mahşere veya dünya yanarken seçkinlerin topluca göç etmesine ihtiyacımız yok. Sürdürülebilir, gelişen ve demokratik bir toplum yaratmak için günümüz iktidar ve imtiyaz yapılarında nasıl devrim yapabileceğini çözmemiz gerekiyor.