Eğer insanın varoluş serüveni ölümle bitmiş olsaydı, hayatın bir anlamı olmazdı. Insanın hizmetine sunulmuş olan gökyüzü ve yeryüzü boşuna yaratılmış olurdu.
Onun sonsuzluk ve adalet özlemi bir hayalden ibaret kalırdı. Mazlum zalimden hakkını alamaz, kimyasal silâhlarla derileri kavrulan mâsum yavrucakların hesabını kimse soramazdı. O zaman varoluş ve hayat için geriye söylenebilecek tek bir sözcük kalırdı: Saçma!