Nils John Nilsson

Yapay Zekâ yazarı
Yazar
7.8/10
7 Kişi
32
Okunma
3
Beğeni
1.050
Görüntülenme

En Eski Nils John Nilsson Gönderileri

En Eski Nils John Nilsson kitaplarını, en eski Nils John Nilsson sözleri ve alıntılarını, en eski Nils John Nilsson yazarlarını, en eski Nils John Nilsson yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
695 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Yapay Zeka
Üzerinde çalıştığım bir konu için yapay zeka teknolojisini araştırmaya başladım ve boğaziçi universitesi yayınevi aracılığla Türkçe olarak yayınlanan bu kitapla karşılaştım. Yapay zeka kavramını derinlemesine inceleyen kitapta, teknik kavramlardan hayli kaçınilarak, gayet anlaşılır bir dil kullanılmış ve akıcı bir ıçerik düzenlemesiyle okuyucuya sunulmuş. Konuya ilgi duyan herkesçe rahatlikla okunabilir...
Yapay Zekâ
Yapay ZekâNils John Nilsson · Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi · 201832 okunma
695 syf.
·
Puan vermedi
Yapay zekanın geçmişi ve geleceğini içeriden çok iyi bilen birinin anlatımıyla herkes tarafından anlaşılır bilgi kaynağı bir kitap. Bu güne dek keşfedilip terkedilen fikir, yaşam şansını bulabilirliği ve bizi yöneten veya bizim yöneteceğimiz yapay zekanın hayallerede imkan sunacağı bir alandır.
Yapay Zekâ
Yapay ZekâNils John Nilsson · Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi · 201832 okunma
Reklam
Sinir Hücreleri ve Beyin
19. yüzyılın ikinci yarısında ve 20. yüzyılın başında "sinir hücresi doktrini", "sinir hücresi" denen canlı hücrelerin, ara bağlantılarıyla birlikte, beyin işlevi için temel önemi olduğunu belirtmiştir. Bu görüşü ileri sürenlerden biri, İspanyol sinir anatomicisi Santiago Ramón y Cajal'dı (1852-1934). Cajal ve Camillo Golgi, sinir sistemi yapısı üzerine çalışmaları sayesinde 1906'da Fizyoloji-Tıp Nobel Ödülü'nü kazanmışlardır.
Sayfa 34
İnsan tarzı zekayı bütünüyle mekanikleştirme olasılığını ele alan ilk makaleyi 1950'de Turing yayımlamıştır.
Sayfa 65
Jack Schwartz, 1987'de şöyle yazmıştı: "... Pek çok hümanist düşünür, kamunun genişlemesinden duyduğu biçimsiz huzursuzluğu ifade ediyor. Zaman zaman korkunç kırılgan görünen insan toplumu dokusunun, başlıca meyvelerini vermeye başlamış olan yapay zeka araştırmalarının devreye sokacağı muazzam hızlı teknolojik değişiklikler yüzünden dağilacağından korkuyorlar. Örneğin müstakbel diktatörlerin, küçük merkezi oligarkların ya da saldırgan ulusların, toplum üzerinde iktidarlarını kurmak amacıyla bu teknolojiden faydalanıp, az insanın yer aldığı ve tüm geleneksel insanı ya da insancıl kaygılara bütünüyle kayıtsız kalan robot ordular ve kolluk kuvvetleri kurduğunu düşünmek mümkün. Bu kabusu bir yana bıraksak bile, daha öncelikli bir takım zararlı etkilerinden korkulabilir, örneğin her açıdan yetkin başa çıkılmaz mekanizmaların varlığı yüzünden tüm çalışma ve uğraşıp didinme baskıları, hatta sebepleri ya da fırsatları rafa kalktığında insan toplumunun hızla çöküp kendi kendini yok eden katışıksız bir hazcılığa gömülmesi gibi. İnsanın, eşsizliğine dair hissi de kesinlikle yara alacaktır ve kendi gözüne, ilkel bir hayvandan biraz fazlası, sadece geçici keyifler alan bir varlık olarak görünecektir."
Sayfa 671Kitabı okudu
DÜŞLER VE DÜŞ KURANLAR
İlkçağ Yunan filozofu Aristoteles de otomasyonu düşlemişti, fakat belli ki bunu imkansız bir hayal saymış; dolayısıyla insanlara boş vakit kalması için köleliğin şart olduğunu düşünmüştü. Politika adlı kitabında şöyle yazar: Düşünün, elimizdeki her alet, ya bizim emrimizle ya da ihtiyaç halinde kendi işini icra ediyor; eğer...ozanın(Homeros) "kendi başlarına hareket edip tanrılar meclisine girerler" dediği Hephaistos'un üçayaklıları gibi, dokuma tezgahının mekiği kendiliğinden gidip gelse ve lirin mızrabı kendi kendine çalsa, o zaman ne usta zanaatkarlar hizmetçiye gereksinim duyardı ne de efendiler kölelere.
Reklam
20 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.