Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Orhan Hançerlioğlu

Orhan HançerlioğluDüşünce Tarihi yazarı
Yazar
Derleyen
8.4/10
315 Kişi
1.067
Okunma
125
Beğeni
9bin
Görüntülenme

Orhan Hançerlioğlu Gönderileri

Orhan Hançerlioğlu kitaplarını, Orhan Hançerlioğlu sözleri ve alıntılarını, Orhan Hançerlioğlu yazarlarını, Orhan Hançerlioğlu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
TASAVVUF OLUŞUMU
Peygamberin amcaoğlu ve pek sevdiği damadı Ali de, gizli anlamların varlığını şu sözleriyle desteklemiştir: Ben, her akşam Peygamber'in evine giderim. Sırlardan söz ederdik. Peygamber, birçok ayetleri bana yazdırır, gizli anlamlarını da açıklardı ... Tasavvufçuların Ali sevgisi (Alevilik) bu yüz dendir. Birçok Tasavvufçular, Tasavvuf düşüncesini, gene bu yüzden, Ali'yle başlatmaktadırlar. Bu sevgi, kimi tarikatlarda Ali'nin Tanrılığını savunmaya kadar varmıştır (Örneğin Galiye tarikatı). Akılcı ve bilimci bir yolda yürüyen Tasavvuf'un, kimi yerde, böylesine akla ve bilime aykırı sonuçlara nasıl vardığı düşünülebilir. Tasavvuf, dinin karşısına, en bilimsel yollardan dikildiği gibi, bilime en aykırı yollardan da dikilmiştir. Suç, Tasavvuf akılcılığında değil, kafalarında akıl taşıdıklarını sananlardadır. Yorum özgürlüğü, her kafayı, kendi ölçüleri içinde ve o ölçülerin gerektirdiği zorunlu sonuçlara götürmüştür. Tanrısız edemeyenler, bir Tanrıyı yadsımaya kalkarlarsa elbette onun yerine başka bir Tanrı bulmak zorunda kalırlar. Tasavvuf düşüncesini bir sıraya dizmek gerekirse Ali'nin önemi ortaya çıkmaktadır. İslamlıkta ilk tarikat Ali düşmanlığından doğmuştur. Ancak bu, düşünsel bir tarikat değil, siyasal bir partidir...
Sayfa 18 - Varlık yayınları
Başkalarından göreceğimiz ilgi, kendimize duyduğumuz ilgi kadar olamaz.
Reklam
Camus
Mutluluk, dünyayı hiçbir şey beklemeden SEÇMEKTİR...
Üstünde durduğumuz sıkıntı, bütün bir çağın sıkıntısıdır.
Doğayı ve toplumu bir yana bırakın; ister dışı olsun, ister içi, BİLİNCİNİZİ EĞİTİN...
Reklam
İster cinsellik olsun, ister aşağılık, insanı duyguları yönetiyor.
Soyluluğunuz geçmişinizden değil, gittiğiniz yoldan geliyor.
Bilginin kaynağı toplumsal pratik olduğu gibi, amacı da toplumsal pratiktir ve doğru olup olmadığının ölçütü de toplumsal pratiktir. Demek ki bilgi, toplumsal pratikten koparılarak çözümlenemez ve insan usuna gökten zembille inmez.
Reklam
Tüm bilimlerin tarihi, insanların yasalara egemenliklerinin tarihidir.
Tek üretici güç TOPRAK, Tek üretici sınıf ÇİFTÇİdir.
KAZIK
İnsanlarin mutluluğunu sağlamak için toplumu düzenlemek düşüncesi, toprağa bağlılıkla başlıyor. Göçebe toplulukların toplumsal sorunları yoktur. Birbirleriyle değil, doğayla çekişmektedirler. Ne saymak, ne de yazmak gereğini duymuyorlar. Doğa korkusu, onlarlı birtakim bitkilere, taşlara hos görünmeye zorluyor. Böylesine bir yaltaklanmanın dışında din anlayışları da yok. Erdemsizlik bulunmadığı için erdem kavramı belirmemiştir. Birbirlerine karşı ne iyilik, ne de kötülük ediyorlar. Doğanın ezici baskısı altında tutunmaya çabalayarak kardeşçe yasamaktadırlar. Bilgileri, doğadan korunma yolunda gelişmektedir. Bu gelişmenin sonunda içlerinden biri çıkacak, bir toprak parçasının çevresine kazıklar çakıp, burası benimdir, diyecektir. İnsanlık tarihi, artık, bu kazığı çıkarmak için çekilen acıların tarihidir.
Bağlanma
Din (religion), Latince BAĞLANMAK anlamındaki (religare) sözcüğünden gelir.
Feuerbach
Yeni din, AŞK dinidir... İnsanlar sevişiniz, Gerçek din, sizin bu sevgilerinizdedir. Varlığınız, aşkınızla biçimlenecektir.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.