Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
Orhan Koçak
Orhan Koçak Yorumları ve İncelemeleri
Orhan Koçak yorumları ve incelemelerini, Orhan Koçak kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Orhan Koçak puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hem kamusal alanda hemde entelektüel alanda farklı noktalarda konumlanmış olan iki yazar Cemil Meriç ve Nurullah Ataç. Fikirsel olarak yollarının kesiştiği tek nokta olan Shakespeare' in Fırtına' sında , her iki yazarın da kolonyalizmin ve emperyalizmin kökenlerini farkedememişlerdir. Avrupamerkci bakışa karşı ya geçkalınmışlığın çaresizliği yada gizli bir hayranlıkla beraber içe bakışta, içe dönen yatay bir nefret şeklinde reaksiyon göstermişlerdir. Dolayısıyla bir söylem olarak şarkıyatçılığı kavrayamadıklarından Edward Said 'ın Şarkıtatçılığı mahiyetinde bir eser üretememişlerdir.
Yazar , Cumhuriyet ' in kurulma aşamasında milli mücadelenin bir sloganlı haline gelen emperyalizmle mücadelenin, emperyalizme karşı çıkmadan gerçekleştiğini ve çelişkinin varlığını 1955 yılında gerçekleşen bandung konferansına ve 1921 yılındaki Rif ayaklanmasına karşı Türkiye ' nin tutumunun Avrupanerkezci bakışın içinde kaldığını anımsatarak kanıtlamaya çalışır.
Kitabın Oryantalist okumalar için farklı açılardan bakabilme yeteneğini geliştirdiğini düşünüyorum. Alan çalışması olarak oryantalizm için kısa ama dolu bir eser. Keyifli okumalar
çalışma yaşamında yaşanan etik olmayan durumları insan kaynakları açısından, sendikalar açısından anlatan bir kitap. Eğer bu tarz kitaplardan hoşlanıyorsanız dili anlaşılırdır. Sizi sıkacağını düşünmüyorum.
Romanın Kaygısı
Yazma çabasına yeni başlayanlar, ilgili romanları okumayanlar hatta bu tür kitapları yıllardır okuyan ben için bile oldukça yoğun, derinlikli tahlillerle dolu bir kitap oldu. Orhan Koçak değerli bir edebiyat insanı, bu çok belli ama okurken her cümlede başımdan aşağı bilgi bocalanıyormuş, bir sonraki cümlede kendimi, biraz önce okuduğumu kaybediyormuş gibi hissettim. Tavsiyem donanımlı ve hatta bu kitabı edebiyat, yazmak konusunda sona bırakmanız ve muhakkak ilgili eserleri okuyarak mücadeleye girişmeniz. Size kolaylık sağlamayacak.
Başta Enternasyonalizm, Kapitalizm, Kozmopolitizm, Aile, Vatanseverlik, Edebiyat gibi konularda "sol ve sol düşünce" olarak isimlendirilen cenahin içe dönük tartışmalar, yazara göre de eleştirilee olarak okunabilecek bir kitap. Bir diğer açıdan bakarsak yazar savunduğu ve öne sürdüğü fikirleri birer ileti olarak isimlendirmekte yani polemiğe girmekten kacinmamaktadir. Aslında günümüz siyasal ve kültürel çevrelere de bir eleştiri de getiriyor kanımca. Çünkü günümüzde Byung Chul Han in tüm kitaplarında dile getirdiği bir olumluluk toplumundan, herşeyi olumlalayan ayrıca acıdan kacirtan bir siyasal ve edebi çevre ile karşı karşıyayız. Ve bu durum olası ya da yapılması gereken tartışmalardan kaçınılması ni beraberinde getiriyor. Polemiğe giren ya da girmek isteyen güçlü bir altyapıya sahip olmalı fikrini her şekilde savunabilmeli. Günümüzde polemiklerin yaşanmaması özellikle ülkemizde hakim baskıcı mentalatiteden mu kaynaklanıyor yoksa eskisi gibi insanların benimsediği fikirlere yeteri kadar sahip cikmamasindan mi?
Virgülde, tarihten doğa bilimleri ve teknolojiye, edebiyattan antropolojiye, felsefeden folklora, bilimkurgu ve polisiye gibi po püler türlerden tıp ve psikiyatriye, iktisat ve siyasetten edebiyat kuramına, mimarlık ve şehirciliğe kadar birçok alanı -bu alan larda yayımlanmıs kitapları- kapsamayı amaçlıyoruz. Tartışma ve eleştiri yazılarına tanıtım yazıları kadar, hatta belki daha çok yer vereceğiz. Virgülde söyleşiler olacak. Deneme türünde yazılar da çıkacak, ama daha az; bunların belirtisel olarak nitelenebilecek bazı güncel konulara değinmesini ve kitaplarla büsbütün ilgisiz olmamasını da bekleyeceğiz. Ismarlanmış ve ısmarlanmadan gön derilmiş yazılarda arayacağımız iki nitelik: Basmakalıp sözlerden uzaklık ve berraklık. Evet, bunların kesin ölçüleri yok. Berraklığı biz şöyle anlayacağız: Yazar kendi cümlelerinin anlamını, önünü ve arkasını, biliyordur ve bunu bize anlatmaya çalışmıştır. Klişeye örnek olarak da bu yazının ilk üç cümlesini gösterebiliriz.
