İnsanın, kendi isteğiyle, hiç karşı koymadan, hatta bir anlamda hoşnutluk duyarak bir uçurumun kenarında durup aşağı bakması gibi.
Karşılığında, insanın yaşamı da dahil her şeyini vererek elde ettiği mutluluk.
.
Üçüncü kişinin uğruna yaşanan bir aşk. Terk edilmenin umarsızlığından doğan bir aşk.
Ayrılığın acısına dayanak olacak bir aşk. Karşındakiyle ilgilenmeden yaşanan bir aşk.
.
Bizi birer oyuncuya dönüştürüyorlardı. Artık kendimiz olmamıza izin vermiyorlardı; bizi kendimizden uzaklaştıran bu kişiler için orada olmamız isteniyordu. Ve en kötüsü: Başkaları bizden bunu yapmamızı bekliyordu. Belki de aslında biz kendimi değildik. Belki de belirleyen olmamak ve bizleri rahatlatan bir belirsizliğe sığınmak bizim de işimize geliyordu."
.
İnsanın, sonradan olanları bildiği zaman, eskiden nasıl olduğunu bilmesi mümkün mü?
Bunu gerçekten bilebilir mi?
Yahut da saplantılı bir yanılsama sonucu, aslında daha sonra olanın eskiden olduğunu mu zanneder?
.