Çoğumuzun korkulu rüyası, duymak istemediği, konusu açılınca hemen kapatmak istedi bir konu "ölüm" kütüphanede ders çalışırken dikkatimi çekti bu kitap "İnsan Nasıl Ölür?" O an ders çalışmayı bırakıp kitabı okumaya başladım diyordu ki "Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz." Her canlı ölümü tadacaktır er ya da geç, bugün ya da yarın, 1 saat sonra veya 5 dakika sonra hiçbir şeyi belli olmayan hayatı çok ciddiye almıyor muyuz sizce de ? Bu hayatta derin bir uykudayız ve ölünce uyanacağız. Ölüm hayatımızdan çok uzakmış gibi, bize hiç gelmeyecekmiş gibi ölümün sanki yaşı varmış gibi erteliyoruz namaz kılmayı, oruç tutmayı, ibadet etmeyi.. Kitabın üslubuna gelecek olursak yalın ve akıcı bir dil kullanılmış görselliğe oldukça yer verilen kitap tek solukta bitirilecek cinsten. Son Olarak Oğuz Atay'ın Günlük kitabından şöyle bir alıntı yaparak bitirmek istiyorum "Bu sokakta da bir iki küçük mezarlık olsaydı, her gün işimize giderken ölülerle selamlaşsaydık bir ihtiyar kadının ölümü bizi böyle sarsmazdı."
