Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.27
Seda Şener
En Beğenilen Seda Şener Yorumları ve İncelemeleri
En Beğenilen Seda Şener sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Seda Şener kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kiatp haaaariiiikaaaaaaa!!!!
Okuduğum en güzel kitaplardan biriii.
Ada kendisi olmadığında bir hiçken kendisi olduğunda ne kadar kendisi olduğunu anladı. Bir şey olduğunu anladı. İnanılmazdı. Birsürü gizli mesaj veriyor, Toplumu eleştiriyor bu kitap. Kitabın her tarafını postitlemekten kitabı daha uzun sürede okudum. Sindirerek okudum.
Bu kitabın konusu birden fazla ve anlatamayacağım kadar güzel. Bu yüzden anlatamayacağım. Ama mutlaka gidin, alın ve yanınızda bir kurşun kalem alarak acilen Bu kitabı okumaya başlayın. Her yaştan insanın okuyabileceği ve her yaşa başka şeyler aşılayan harkulâde bir kitap. İyi okumalaar ;)))
Okuduğun her şeye hemen inanacaksan hiç okuma daha iyi...
Yol kitabı, iş kitabı, başucu kitabı... Bir de tüm bunların, uğruna okunduğu bir kitap var!
Öyle bir gerçekliğe inanıyorum ki tasavvur etmekte zorlanıyorum.
İnsanların kitaplardan ve de düşlerden keyifli olmaması ne acı, ne hüzünlü!
Lise hayatına başlamış olan Ada okulunun popülaritesine yetişmek için çok zorlanır. Oradaki çocuklar gibi popüler ya da tanınmış olmak ve onlar gibi arkadaşlar edinmek istiyor. Lakin bunları yaparken kendi öz’ünden vazgeçmesi gerektiğinin farkında. Yaşanan olaylar ve bunların getiresi onu hep bulunmak istemediği zorluklara sokuyor. Pes ediyor mu? Asla! Ada’nın akıl defterinde pes etmek gibi bir cümle yer almıyor
Zamanla gördükleri ve içinde olmak istediği durumların iç yüzü aslında onun böyle biri olmak istemediğini farkına vardırıyor.
Yaşınızın kaç olduğunu unutun. Yediden yetmişe her yaşın okuması gereken bir kitap ile geldim sizlere Ada lise maceralarını yaşarken onunla beraber bende o zamana gittim. Eminim ki hepimizin en çok özlediği zamanlar lise zamanları.. Ada’nın hiçlik olma korkusu ve kendini arayışı ile çevremizdeki çoğu insanı bağdaşlaştırabiliriz. Kendini bulma yolculuğu aslında çoğumuzun halen daha yaşadığı korkulardan biri bile olabilir.
Diyeceğim şu ki okuyun ve okutun. Çünkü ben çevremde herkese okutacağım
| İnsanlar İkiye Ayrılır: Ben ve Diğerleri ~ Seda Şener |
.
Kitabın kapağını kapatır kapatmaz duygu yoğunluğum oldukça yüksekken yorumumu yazıyorum. Aşırı eğlenceli bir kitap okudum. Annesi ve ablasıyla yaşayan genç kızımız Ada’nın yeni bir hayata adım atmasını okuyoruz. Sınava hazırlanıyor ve bir liseye gidiyor. Orada neler yaşıyor? Nasıl insanlarla karşılaşıyor ve nasıl ilişkiler kuruyor?
Yalnızlığı, insanların gruplaşmış hallerine karşı tavrı, içinden konuşmaları, düşündükleri ama onları dile getiremeyişini okumak çok hoşuma gitti. Lisede belki birçoğumuzun hissettiği o duygular, çoğunluk tarafında kabul edilme isteği, dışlanırız diye sustuklarımız Ada aracılığıyla bana bir geçmişe yolculuk yaşattı.
Kendine sorgulayan, ‘’Ben kimim? Hayattaki rolüm ne?’’ sorularıyla boğuşan Ada’nın eğlenceli ve sürükleyici hikayesi. Okurken o kadar eğlenip dönem dönem o kadar kendimi buldum ki su gibi aktı tabiri bu kitap için. Özellikle içindeki sesi muhteşemdi. Kitabımızın adı gibi insanları ikiye ayırması kendisi ve diğerleri bazen de ötekileştirilen kendisi derken kitap çok güzel mesajlar veriyor. Başkası gibi olmaya çalışmak başkasının kıyafetlerini gibi sırıtıyor üstümüzde. Asıl güzel olan gerçek seni ortaya çıkarmak. Radyo Gaf efsaneydi mesela Ve bu kitap da buram buram mesaj kokan aşırı eğlenceli bir kurguydu. Kesinlikle tavsiye ediyoruum
𝓑𝓮𝓷 𝓥𝓮 𝓓𝓲𝓰̆𝓮𝓻𝓵𝓮𝓻𝓲~𝓢𝓮𝓭𝓪 𝓢̧𝓮𝓷𝓮𝓻
Hepimiz ortaokul lise dönemimizde kendimizi bulmak için neler yaşamadık ki değil mi? Ne maceralara girdik ne başarısızlıklar yaşadık. Bazen kendimiz gibi bazen bir başkası gibi davrandık. Kendimizi bulma yolunda daha neler neler yaşadık iç dünyamızda. İşte kahramanımız Ada da böyle bir yolculukta buluyor kendini yeni taşındıkları şehirde. Etrafımızda çocuklarımız için o kadar çok yanlış kitaplar dolanıyor ki böyle bir ortamda çocuklarımızı Ada ile tanıştırabiliriz. Onun bu eğlenceli yolculuğundan haberdar olmalılar diye düşünüyorum bana da öyle bir nefes aldırdı ki lisedeki hallerim öğretmenlerim geldi gözümün önüne öyle olunca bir solukta okuyuverdim. Keyifli okumalar dilerim....
Şehirlerin Şifreleri Müzedeki Sır
Kitap gerçekten çok güzel ben çok beğendim maceralı ve eğlenceli bir kitap KISACASI MÜKEMMEL
Mektuplar şehirler ben okurken çooooooooooooooook heyecanlandım
OKUMANIZI ÖNERİRİM
Sevmek insanda bir huy, bir alışkanlık, bir bakış, bir duruş, bir tavır olarak kalıyordu. Saçında toka gibi insan onu bir yerinde taşıyordu.En çok da gelip insanın göz bebeğine yerleşiyordu.”
.
.
Ada, liseye yeni başlamış toplumdaki herhangi bir kız çocuğu. Yeni girdiği ortama adapte olmaya çalışan, diğerleri gibi olmakla kendi gibi davranmak arasında bocalayan ve bu bocalama döneminde yaşadığı komik ve eğlenceli anlara şahit oluyoruz. Yalnızlığı, insanların gruplaşmış hallerine karşı tavrı, içinden konuşmaları, düşündükleri ama onları dile getiremeyişini okumak çok hoşuma gitti. Lisede belki birçoğumuzun hissettiği o duygular, çoğunluk tarafında kabul edilme isteği, dışlanırız diye sustuklarımız Ada aracılığıyla bana bir geçmişe yolculuk yaşattı. Ortaokul grubunun severek okuyacağını düşünüyorum.
🅾︎🅺🆄🅳🆄🅼🅱︎🅸🆃🆃🅸
➺ Edibi kaygısı olmayan mizah yönü ağır basan güzel bir kitap okudum. Liseye yeni başlayan Ada’nın bu yeni arkadaş ortamında kendini kabul ettirme ve kim olduğunu bulma çabasını okurken bir zamanlar hepimizin mutlaka yaşadığı duyguları tekrar yaşatması geçmişe yolculuk yaptırması hoşuma gitti.
➺ Adanın içindeki seslerine, söylemek isteyipte söyleyemediklerini okurken yüzünüzde çoğu zaman tebessüm ettiriyor.
➺ Ada’nın bu yeni ortamda arkadaş çevresi edinmeye çalışırkenki onca çabasına rağmen kitabın sonunda sadece ‘neysen o, yani kendin olmanın’ önemini vurgulaması güzeldi.
Ama artık ne olacağımı biliyordum.
“Ben, neysem o olacaktım.
Bildiğimi okuyacaktım!
Kendim olacaktım. “
➺ İçerisinde pek çok mesaj barındıran güldürürken düşündüren on yaş ve üstü bu güzel kitabı çocuklara gönül rahatlığıyla alabilirsiniz. Tavsiyemdir..
Çocuklarımın okuyacağı kitapları, okur sonra onlara okuturum...
Ve çocuk kitaplarını okumayı da severim.
Şehirlerin Şifreleri 10 kitaptan oluşan bir set...
. Evliya Çelebi'nin anlatılmasıyla başlayan kitabımızda, gezgin olmak için doğmuş Barkın'ın maceraları mektuplar, şifreler ve bu şifreleri bulmak için yapılan seyahatleri anlatılıyor. Çok bilgilendirici bir kitap. Büyük küçük herkese kesinlikle tavsiye ederim.
Fazla basit bir kitap. Herhangi bir beklentiye girmemiştim zaten ama bu kadar basit olabileceğini de düşünmemiştim. Lise çağındaki bir kızın rutin hayatı ve düşünceleri aktaarılmaya çalışılmış ama o yaşlarda ki bir kız bu denli salak olamaz. Ayrıca Türk kültürüne olan folklor betimlemeleri korkunç derece de sönüktü. Açıkçası 15-17 yaş arasındaki bir kız oturup kendi hayatını yazsa daha iyi bir kitap ortaya çıkarırdı. Yazar resmen çok fazla kelimeyle hiçbir şey anlatmıyor. Türk yazarlarına destek olmak amacı ile aldığım bu kitaba verdiğim paraya acıdım doğrusu. Ben tavsiye etmiyorum kitabı. Bunun yerine bambaşka içi dolu bir kitap okuyabilirsiniz.
Kolay, Kısa, Keyifli Edebiyat adının hakkını veriyor. Hem çok eğlenceli hem de bir çok bilgiyi öğrenebiliyorsunuz. Biraz edebiyata ilginiz varsa yada yazarlar hakkında fikir edinmek istiyorsanız tam sizlik.
Kitabı elime aldım ve ertesi gün bitti. O kadar çok altını çizdiğim şey vardı ki sanırım tamamının alıntısını yapamayacağım.
Adını hakeden bir kitap
Aslında mantık şöyle size yazarlar veriyor dünya tarihinden en çok bilinenler ve Türk Edebiyatından yazarlar olmak üzere bunların eserlerini , sözlerini ve hayat hikayesini anlatıyor. Belki eserlerinin adları yerine özetlerini verse daha iyi olabilirmiş. Ama okuması keyifli ve akıcıydı. Yazara teşekkür ederim.
Annem bana gaskin gaskin bakti ve gidip Arda'ya "Eflatun simdi çorba-sini içiyor, sonra ararsin." dedi. Ben ise içimden "Umarim bir daha aramaz." diyordum. Arayip kimin kaptan olacagini sorarsa benim bir cevabim yoktu kil
Bu kitaba inceleme yazmak da nerden çıktı birden bire?. Oysaki 5 sene evvel okumuştum. Ama birden ondan yaptığım alıntıların olduğu defter karşıma çıkınca anılar tazelendi ve yazmak istedim...
Okuduğumda aşırı beğendiğim çok naif, çok tatlı olduğunu düşündüğüm bir kitaptı. Doğru düzgün hiç yorum yapılmaması, yapılan yorumların da beğenmeme üzerine kurulu olması nedense beni incitti. Ben yazsam ve beğenilmese herhalde bu kadar incinirdim...
İçinde garip bir naiflik ve hüzün vardı cidden. Başkarakter kızımız hep bir şey demek istiyormuş da o laf ordan çıkmıyormuş gibi boğazımda bir yumru hissettirmişti bana okurken. Belki de kızla bir bağ kurmuştum bilmiyorum ama kesinlikle sıradan, yüzeysel, günlük basit bir kitap gibi gelmemişti bana. Bir sürü Carpe Diem kitabı okudum ilk gençlik yıllarımda. Ama hiçbirini bu kitap kadar sevmiyorum. Benim görebildiğimi bilmem başka gören oldu mu ama kimse sevmese de ben bu kitabı çok seviyorum. Benim için ayrı bir yeri var.
Defterime yazdığım alıntılardan bir kısmı:
- Siyasetten çakmazdım. Bunlar hep aşırı şeylerdir. Bunu bir kenara yaz! Siyaset gerçekten de dünyanın en gereksiz aşırı şeyi. (Neden sana aşırı katılıyorum?? :))
-Kendime haksızlık ediyor olabilirim. Yani bu sanırım benim hobim falan...
- Üstümden hiç gitmeyen bu, suçluluğa benzer duygudan, beni hep "daha az" yapan şeyden kurtulamadım gitti.
(Bahsettiğim boğaz yumrusunun sebebi işte o suçluluğa benzer hep "daha az" yapan duygu... Öyle rüzgar gibi, yalayıp geçiyor ki insanı, fark etmekle fark bile edememek arasında kalıyorsun. Söze hiç dökülemiyor. Bilmem anlatabildim mi :)
Edebiyata Kısaca Giriş Dersi
Daha ziyade çocuklara ve gençlere yönelik yazılmış bir eser. Yeni başlayanlar için giriş mahiyetinde. Dolayısıyla derinlikli bir içeriği ve doyurucu bir anlatımı yok. Edebiyat tarihine iz bırakmış önemli isimlerin hayatlarına kısaca değinip kendi üslubuyla notlar düşüyor yazar. Ancak akıl almaz bilgi yanlışları da var. Misal ilk aklıma gelen yanlış şu: Feridüddin-i Attar ile Hz. Mevlana'nın karşılaştığından bahsediliyor ama yazarın verdiği bilgiye göre aralarında tam 13 sene var. Ayrıca Yaşar Kemal ile Yahya Kemal'in eserleri karıştırılmış. Bir de yazar bu kitabı, bu baskıya göre yazmış izlenimi veriyor. Boşlukları karikatürlerle doldurmuş dedim kendi kendime. Çocuklara yönelik bir içerik olduğu için çokta saçma diyemem. Ama bahse değer yazarların arasına Ömer Sevinçgül'ün alınması saçma olmuş biraz. Çocuk kitapları yazarlarından biri alınacaksa Kemalettin Tuğcu olmalıydı bu, yayın evinin yazarlarından biri değil. Bu saydığım sebeplerden ötürü edebiyata meraklı gençlere rahatlıkla önerebilirim, güçlü bir kitap arayanlara değil.