Hiçbir kurgunun, hayalin, estetik tasarımın varlığın hakikatiyle bütünüyle örtüşmemesi, onun yokluğuna değil, zâtiyetinin mahrem sırriyetine işaret eder. Belli ki teşbih, varlığın hakikatine uygun düşen bir yöntem değil, belki onu daha çok abartarak saptırmaya, başka bir şeyle perdelemeye, gölgelemeye, yalanın, yanlışın ve entrikanın ölçüsüzlük dairesinde konuşlandırmaya yarar.