Üç Novella: Şebab-ı Tebah, Benliğim Benimdir!, Güzellik Kraliçesi’nin peşine düştüm, hiçbir yerde bulamadım.Bu novellaların yazarı Nezihe Muhiddin’in kim olduğunu bilmiyordum.Bu benim ayıbım elbette.Yaprak Zihnioğlu’nun Kadınsız İnkılap Nezihe Muhiddin, Kadınlar Halk Fırkası, Kadın Birliği kitabını okurken öğrendim Nezihe Muhiddin’in kim olduğunu.Çoğu Türk kadını gibi benim de beynime yerleşmiş, “Türk Kadını siyasal haklarını, seçme ve seçilme hakkını mücadelesiz kazandı, her şey tepeden inme verildi.”diye.
Hiç de öyle olmamış oysa...
Nezihe Muhiddin II. Meşrutiyet döneminde yayın hayatına girmiş, fikirleriyle göze çarpmış, polemiklere girişmiş, Cumhuriyet’in kuruluş döneminde kadınlardan beklenmeyen isteklerde bulunmuş, Kadın Halk Fırkası’nı kurmaya çalışmış engellerle karşılaşınca Türk Kadın Birliği’ni kurarak, Türk kadınlarının siyasi haklarını elde etmek için mücadele etmiş öncü bir kadın.
Dönemin iktidarı ile ters düşünce, bilinçli olarak unutturulmuş.
Yaprak Zihnioğlu’nun bu incelemesini okurken özellikle Cumhuriyet gazetesinde yer alan kadını küçümseyen, adeta dalga geçen karikatürleri görünce, Yunus Nadi’nin Nezihe Muhiddin’in Kadınlar Birliği’nden istifası üzerine kaleme aldığı yazısında “ Oh, diyoruz aman kurtulduk! Artık her gün kusma eğilimi içinde bunalmaktan kurtulduk!” ifadesi yaraladı beni.
Geç de olsa Nezihe Muhiddin’i tanıdım.Umarım yakın zamanda, eserlerinin yeni baskılarına da kavuşuruz.