bir kale duvarı kadar sağlam, bir bıçağın kenarı kadar keskin olabilirlerdi. insanı ısırabilir, tokatlayabilir, şoka uğratabilir, yaralayabilirlerdi. ancak amellerin aksine kelimeler insana yardım edemezdi. verildiği zaman tek başına insanı kurtaran bir söz yoktu, kurtuluşu getiren o sözün yerine getirilmesiydi.