Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yeter Koç

Yeter Koç
@yetherda_
Bir yolcu...
Yalnız konuşulan kelimeler geçerli demek. Gerisi insana kalıyor. Insana onun öz varlığına.
Sayfa 64
Reklam
...her yapıda, alttaki bir tabakada yapılan küçük bir hatayı bile, onun üstüne koyacağınız daha iyi tabakalara örtemezsiniz.
Sayfa 44
... demek yürümeyen bir şeyler var. Evet, ama yürümeyen şey nerede? Eşyada mı? Yoksa..... Turgut henüz düşünemiyordu; yalnız bir huzursuzluk, huzursuzluk bile değil, insanı bazı şeyleri yapmaya ve bazılarını yapmamaya, farkettirmeden iten ve davranışlarında, eski alışkanlıklarına yabancı gelen küçük değişiklikler. Eve dönerken acele etmek için bir ihtiyaç duymuyordu içinde, örnek olarak. ...
Sayfa 44

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"En iyi planları farelerin ve insanların Sıkça ters gider."
... İnsan saatlerce bakabilir gökyüzüne    Denize saatlerce bakabilir, bir kuşa, bir çocuğa    Yaşamak yeryüzünde, onunla karışmaktır    Kopmaz kökler salmaktır oraya    Kucakladın mı sımsıkı kucaklayacaksın arkadaşını    Kavgaya tüm kaslarınla, gövdenle, tutkunla gireceksin    Ve uzandın mı bir kez sımsıcak kumlara    Bir kum tanesi gibi, bir yaprak gibi, bir taş gibi dinleneceksin    İnsan bütün güzel müzikleri dinlemeli alabildiğine    Hem de tüm benliği seslerle, ezgilerle dolarcasına    İnsan balıklama dalmalı içine hayatın    Bir kayadan zümrüt bir denize dalarcasına    Uzak ülkeler çekmeli seni, tanımadığın insanlar    Bütün kitapları okumak, bütün hayatları tanımak arzusuyla yanmalısın    Değişmemelisin hiç bir şeyle bir bardak su içmenin mutluluğunu    Fakat ne kadar sevinç varsa yaşamak özlemiyle dolmalısın. ...
Reklam
Bu zindan, bu kırgın, bu can pazarı Macera değil. Yaşamak, sade "yaşamak"
... Nasıl da yılları buldu, Bir mısra boyu maceram... Bilmezler nasıl aradık birbirimizi, Bilmezler nasıl sevdik, İki yitik hasret, İki parça can. ...
"Dünyanın en iyi davranışı, en kutsal güzelliği, insanın insana cömert bir sevgiyle yaklaşımıdır."
Sayfa 224Kitabı okudu
"Her zaman beni o (deniz) büyüledi kardeş çölde o kadar askercilik yaptım, çöl de beni büyüledi. Bir gün deniz kıyısında bir kasabada bir insan da beni büyüledi. Ardına takıldım, o insan, zır kayalık bir köye götürdü beni, bu sefer de çakmaktaşı, turuncu damarlı ak kayalar, kara kartallar, şahinler, kırmızı, bakır kanatlı küçük kartallar, ulu ceviz ağaçları büyüledi beni. Şimdi de bu ada, bütün dünyanın çiçeklerini yüklenmiş o dev armut ağacı, bu ince dalgalı deniz de büyülüyor beni. Ben tepeden tırnağa büyülenmiş bir insanım kardeş. Bütün büyülerden bir şey, bir tek şey öğrendim ki büyü insandadır. Büyü insanın gözündedir. Büyü insanın kulağında, burnunda yüreğindedir. Dünyanın en güzel büyücüsü, o sevgiyle dopdolu olan insanın gözünde, burnunda, yüreğinin kökündedir."
Sayfa 208Kitabı okudu
"...Insanoğlu güzelliğe böylesine hayran kalabiliyorsa, bu savaş ne, bu biribirlerini yeme, aşağılama, bu akan suya, uçan kuşa, yaprağın üstüne konmuş kelebeğe düşmanlık niye? Deli mi bunlar, deli mi?"
Sayfa 107Kitabı okudu
Reklam
"Başka yerlerde yüz yıl yaşayacağına bu adada elli yıl yaşa, yeter de artar bile. Sürünerek, korkarak, her şeyi düşman görerek yüz yıl yaşayacağına, bu kokuyu koklayarak, şu yamaca vurmuş ışığı görerek, şu denizi dinleyerek, her gün baştan aşağı içini dışını ışıkla yıkayarak, şu yıldızları, her sabah menevişlenen, çiçekler açan denizi bir ömür yaşayarak."
"Onlar, yaşadıkları sürece, bir kuytuda bitmiş som mavi bir çiçeğe dokunmaya kıyamadan, gözleriyle olsun bir kezcik okşamışlar mıdır, iliklerine kadar sevinçten titreyip, iliklerine kadar bir mavi sevince kesmişler midir? Bir yağmur yeli sonrası, inen iri damlalar dünyayı toprak kokusuna boğmuşken, içleri pır pırr ederek, derin derin bu dünyanın güzel kokusunu ciğerlerinin köküne kadar içlerine çekmiş, şu dünyaya, doğacak güne, toprağı yaran filize, açtı açacak tomurcuğa, bir çocuğun kapıp koyverdiği gülüşüne hayran kalmış, yaşama bir kez minnet duymuş, çok şükür dünyaya gelişimize demişler midir? Şu deniz beyazken bir yaratılışın, ışığın, tanyerlerinin yeliyle birlikte esmesinin güzelliğinde, tadında eriyip, bu tansığa karışıp uçmuş gitmişler midir?"
Sayfa 100Kitabı okudu