Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ilgaz Yıldız

Ilgaz Yıldız
@yildizilgaz
3 okur puanı
Aralık 2018 tarihinde katıldı
Eğer gözler ruha açılan pencerelerse, onun gözlerinin ne camı var ne de perdesi. O sanki pencerenin önünde duruyor ve siz onun bakışlarının gerisinde ne olduğunu göremiyorsunuz.
Sayfa 47
Reklam
Onun portresini çizişimin evriminin başka bir evrimle örtüştüğünü hissetmeye başlamıştım. Kağıdın üzerindeki her çizgi ve düzeltme o doğmadan önce ona bağlanmış bir şey gibiydi. Resim zamanı tarıyordu: bu taramanın bıraktığı izler de, kromozomlar gibi, kalıtsaldı.
Sayfa 31
64 syf.
7/10 puan verdi
Bademlerden Say Beni
Bademlerden Say BeniPaul Celan
7.5/10 · 82 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Artık çiçek açma zamanıdır taşın, yüreğinse tedirginlik zamanı. Zamanıdır, zamanı gelmenin. Artık zamanıdır.
Reklam
Karmaşık, soyut, Kant ve Hegel’in yanında oyun gibi kalacağı bir düzen içinde görebiliyorum kendimi, yaşayabileceğim o çılgın haz, eğer - eğer ne? Ne yapabilirim ki onun ruhuyla? İşte bu bilgisizlik, bu gizemli bir silahtan yoksunluk, işte bu benim ölümüm olacak.
Sevmediğin bir yerden ayrılırken incecik bir hüzün yaşadın mı hiç ey okur? Kalp kırılmaz sevdiğimiz nesnelerle vedalaşırken olduğu gibi. Islak bakış gözyaşını tutarak çevrede dolanmaz, sanki terk edilen yerden titrek bir yansımayı yanında götürmek ister gibi; ama ruhun en iyi köşesinde canlandırmadığımız zar zor fark ettiğimiz ve işte sonsuza dek terk ettiğimiz eşyalara karşı bir üzüntü hissederiz.
Sayfa 148Kitabı okudu
Dudak bilirdi. Dudak bilir. Dudak surar onu sonuna kadar.
Viyana, 27 Haziran 1951
Sana bütün hoşlukları, bütün sevgimi veriyorum, kabul edemeyeceğin bütün öpücükleri ve sarılmaları, bir düşünce boyu yanında olmama izin ver. Senin Ingeborg’un
Paul Celandan Ingeborg Bachmann’a, Paris, 20.8.1949
Ne kadar yakınımda ya da uzağımdasın Ingrborg? Bana söyle ki seni şimdi öperken gözlerini kapayıp kapamadığını bileyim.
Reklam
İçerde bir penceredir senin gözlerin, aydınlıkta durduğum bir ülkeye açılır.
Sayfa 148Kitabı okudu
Adımlarımız, bize kadar varabilen birkaç ezginin yetersiz tınılarıdır yalnızca.
Ben de Orpheus gibi çalıyorum şimdi hayatın tellerinde ölümün ezgisini ve yeryüzünün, bir de cennetin efendisi gözlerinin güzelliğine söyleyebileceklerim karanlık şarkılardır yalnızca.
Duvarın Arkasında
Ben günü bölen çan sesleri gibi barışın ve mutluluğun yakasına yapışan ve olgun tarladaki orakları andıran o büyük dünya korkusunun çocuğuyum. Ben, hep ölümü düşünmek gibiyim.
Reklam