Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Zaman Çarkı döner ve çağlar gelip geçer; ardında efsaneye dönüşen anılar bırakır. Efsaneler solup söylenceye döner; söylencelerse, ortaya çıkmalarını sağlayan çağ geri geldiğinde çoktan unutulmuş olurlar. Üçüncü Çağ’da, kehanetler çağında, Dünya ve Zaman dengede durduğunda, puslu dağlarda bir rüzgar eser…
Sonsuza dek yaşamak, hiç yaşlanmamak; ödül mü, yoksa ceza mı?
Reklam
Nesin sen, Tanrı aşkına, Christine, nesin sen?
Sayfa 203Kitabı okudu
Zaman
Her sabah uyandığında boş yere ilk yaşlanma belirtilerini görmek umuduyla dualar ederek ayna karşısına geçerdi.
Sayfa 188Kitabı okudu
Çocuk
Hiç kıpırdamadığı şu anlarda bile bu hasta, gri saçlı yaratığın aslında bir çocuk olduğuna inanmak mümkün değildi.
İhtiyar
En fazla boyu ve yastığının yanındaki mavi peluş kurbağa, onun seksen küsur yaşında bir ihtiyar olmadığını gösterebilirdi.
Sayfa 241Kitabı okudu
Reklam
Zaman Çarkı
Geçmiş diye birşey yoktu, ilerde olabilecek şeylerin de henüz vakti vardı. Yıllar bu sessiz günlerin içinde eriyip gitmişlerdi sanki..
Sayfa 157Kitabı okudu
Yalnızlık
Gemi harika bir adaya doğru yol alırken, her dakika sahile biraz daha yaklaşıyor ama bitürlü ulaşamıyorsun. Ve her sseferinde sulara bakıp neredeyse geldik diye bağırdığın her anda ssevdiğin birinin dalgalar arasında yitip gittiğini görüyorsun. Söylesene Patrick coşku böylesine bir yaşamın neresinde olabilir? Nihai yalnızlık denilen şeyi hayal eedebiliyor musun?
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.