Bir bakıma orkidelerin tanrı'ya baş kaldırısı, aşk uğruna kesik atılan temiz, erdemli bir yaprağın serpilişi. Birbirlerine böyle seslenirlerdi; seina la ton, ilk günahım, ilk kesiğim, ilk serpilişim.
Aşk, bir tür hastalık. bana sorarsan, hastalıktan da kötü bir şey. kurtulamıyorsun, bütün kötülüklere izin veriyorsun, canın yansa da, acısa da sessiz kalıp kabul ediyorsun ondan gelen her şeyi. Aşık olduğun kişi seni öldürse bile kabul edecek gibisin.
Bir yazarın ruhuna da, bakireliğini kaybetmiş bir rahibenin cesurluğuna da, doğum yapan bir kadının katlandığı, insanı hayrete düşüren acının eşiğine de sahipsin içinde.
"incilin ilk emri sev. tanrım sevmemi emrediyor. oysa ben bu hisse yabancı büyümüş bir gencim. öyle ki; sarılmanın ne demek olduğuna, iki bedenin şefkatle, saf bir istekle birbirine tutunuşuna yabancıyım. hatırlayacağım, hissedeceğim ilk sarılmayı istiyorum sizden."