Kur'ân ile tedaviden alınan ücretin caiz oluşu:
Ibn Abbas radıyallahu anhuma'dan: "Nebi sallallahu aleyhi ve sellem'in ashabından bir topluluk subaşında konaklamış olan bir oba halkına uğradılar. Onların arasında zehirli bir şey tarafından sokulmuş veya tedavi edilecek birisi vardı. O suyun başındakilerinden biri durumu arz ederek dedi ki: "Aranızda rukye yapacak biri var mı? Subaşında konaklayanlardan birisini zehirli bir şeyin soktuğu veya tedavi edilecek bir hasta var." Onun bu müracaatı üzerine sahabilerden biri gitti ve o hasta adama, bir bölük koyun sürüsü ücret karşılığında Fâtihatu'l-Kitâb'ı okudu. Ardından o kimse derdinden kurtulup iyileşti. Sonunda koyun sürüsü karşılığında okuma tedavisi yapan kimse arkadaşlarının yanına geldi Arkadaşları onun bu ücreti almasını hoş görmediler ve: "Sen Allah'ın Kitabına karşılık ücret aldın!" dediler. Nihayet Medine'ye geldiler de: "Ey Allah'ın rasulü! Falan kimse Allah'ın Kitabına karşılık ücret aldı" dediler. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem: "Karşılığında ücret aldığınız vazifelerin en haklı olanı, Allah'ın Kitabı karşılığındaki ücrettir" buyurdu. Sahîh Buhârî (5737)
Sayfa 107 - Üç S BasımKitabı okuyor
Yaban tohumların çoğu hayvanlara yem olmamak için evrimleşerek acılaştı, tatları kötüleşti, hatta zehirli hale geldiler.
Reklam
[98] Haşeviyye'ye gelince, onlar belirli bir yönde olmayan bir varlığın var olmasını anlayamadıkları için yönü kabul ettiler, öyle ki [Allah hakkında] cisimlik, miktar ve sonradan olmaya (hudüs) özgü nitelikler taşıma gibi hususiyetleri de zorunlu olarak kabul etmeleri gerekti. [99] Mu'tezile'ye gelince, onlar [Allah hakkında]
Zihnimin her tarafında gezen zehirli melodiler..
35- Bir Tedâvi Usûlü
En çok hadis rivayet eden yedi sahâbiden biri olan Ebu Said el-Hudri radıyallahu anh anlatıyor. Peygamber Efendimiz'in bazı sahâbîleri bir sefere çıkmıştı. Yolları bir Arap kabilesine düştü. Onlardan kendilerini misafir etmelerini istediler; fakat adamlar buna yanaşmadılar. O sırada bu kabilenin reisini zehirli bir hayvan sokmuş. Ne yaptılarsa
Sayfa 86 - Tahlil YayınlarıKitabı okudu
Antonin Artaud, Vahşet Tiyatrosu
Kabul edilsin ya da edilmesin, bilinçli ya da bilinçsiz, şiirsel durum, yani hayatın aşkın bir durumu, aslında halkın aşkta, suçta, uyuşturucuda, savaşta ve isyanda aradığıdır. Vahşet Tiyatrosu tiyatroya tutkulu ve çırpınmalı bir hayat kavramını geri getirmek için oluşturuldu ve bu tiyatronun dayandığı vahşeti şöyle anlamak gerekiyor; şiddetli bir
Reklam
222 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.