Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zehranur TAŞKIN

302 syf.
·
Puan vermedi
·
43 günde okudu
Secundus Mınutıus Hora...
Bilirsiniz orta okul ve lise döneminde kitaplardan sınavlar yapılırdı ve Momo da benim için o kitaplardan biriydi. Ama bazı kitapların kendilerine ayırdıkları yer ve zamanları vardır, hatta hayatınızda çoğu şeyin yeri ve zamanı vardır. Tam hayat meşgalesine düştüğüm anda elime geçti bu kitap artık mutlu olmadan sadece hedeflerime ulaşmak için çabaladığım ve hatta hedefime ulaşsam bile çabalamaya devam edeceğim hedefler arasında kaybolmuşken Momo tutup çıkardı beni bu zaman oyunundan. Ben zamanın durduğunu hissettim bu kitapla bir an öncesi ile bir an sonrasında aklımda farklı fikirler dönüyorken hatırladım hayatın saatlerden ibaret olmadığını. Hiçbirimiz gerçekten mutlu değiliz, gerçek mutluluk ne onu dahi unutmuşuz. Kimse hayatından zevk almayı umursamıyor herkesin hedefleri idealleri var, ama bunlar nereye kadar devam edecek? Kimin için tasarruf ediyoruz zamanımızdan, bizim yaşamımızın duman adamları kim? (Benimki icra hocası) Neyse ki bu soruları kendinize sorup cevapları bir bir aldırmadan yakanızı bırakmıyor Momo.
Momo
MomoMichael Ende · Kabalcı Yayınevi · 201366,1bin okunma
Reklam
168 syf.
·
Puan vermedi
·
13 günde okudu
"Çocuk kalbinin, çocuk ruhunun bağdaşamadığı her şeyi reddettin. İşte beni teselli eden budur. Bir şimşek gibi yaşadın sen. Bir defa çaktın ve söndün. Şimşeği çaktıran göktür. Ve gök ebedidir. İşte budur beni teselli eden. Bir başka tesellim daha var: insandaki çocuk vicdanı, tohumdaki öz gibidir. Ve o öz olmadan filizlenemez, gelişmez. Yeryüzünde bizi neler beklerse beklesin, insanoğlu doğdukça ve öldükçe, insanoğlu yaşadıkça, hak ve doğruluk denen şey de var olacaktır..." sözleri ile bitti bu nadide kitap da. Üzerine konuşulacak çok şey vardı belki, ama bu son sözün ardından söylenecek herhangi bir kelime bile fuzuli olacaktı.
Beyaz Gemi
Beyaz GemiCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 201870,6bin okunma
147 syf.
·
Puan vermedi
·
23 saatte okudu
Sözcükleri belleğimden bulup çıkarmakta güçlük çekiyorum, çok hızlı ama çok da etkileyici bir hikayeydi evet. Tek başına mücadeleye başlayan bir martıydı Jon. Bir parça simit için birbiriyle kavga eden, güç gösterisi yapıp üstünlüklerini kanıtlamak isteyen, günlerinin aynı tekdüzelikte geçip gittiği diğer martılardan çok farklıydı. İhtiyaçların ve toplumun direttiklerinin ağlarından kurtulmuş, 'sınırlarından' arınmış bir martıydı o. O sıradan hayatı kabullendiği zaman, o sıradanlığı tanıyıp, ondan uzaklaştığı anda başarıya ulaşmış bir martı. Elbette ki her başarının bir bedeli olduğu gibi bunun da bir bedeli olmuştu. Martılar değişikliği kabul etmeyip, sıradanlığın küflü sığınağına sığınmayı daha güvenli bulmuşlardı ve Jon'u sürüden tecrit etmişlerdi. Buraya kadar olan kısım, pes etmemenin getirdiği başarının toplumdan dışlanmayla sonuçlandığı sıradan bir başarı öyküsüydü. Dedim ki güzel evet ama sıradan. Meğersem esas hikayesine bundan sonra başlıyormuş. Mutlaka herkesin okumasını tavsiye ettiğim ve edeceğim bir kitap.
Martı Jonathan Livingston
Martı Jonathan LivingstonRichard Bach · Epsilon Yayınları · 201967,4bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
202 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
İnsanı iliklerine kadar kendi ile başbaşa bırakmayı görev sayan ve bu konuda başarılı olan Oğuz Atay belki de her birimizin kendisini toplumdan dışladığı bir döneme atıflar yaparak bizi şaşırtıyor. Üzerine bir sürü incelemeler ve dahi psikanalizler yapılan Atay eserlerinden yazarı tanımak için biçilmiş kaftan niteliğindeki bu kitap 8 buhran hikayesinden oluşmakta. Toplumla kendisini özdeştirememiş ve bu durumdan da gayet memnun olan kahramanlarımızın her birisi Oğuz Atayın kaleminden çıktığını kanıtlar mahiyette içinizde yer edecektir.
Korkuyu Beklerken
Korkuyu BeklerkenOğuz Atay · İletişim Yayıncılık · 202226,6bin okunma
688 syf.
·
Puan vermedi
·
45 günde okudu
Çoğu zaman bir kitabı elimize aldığımızda kitap hakkındaki düşüncelerimize ilk olarak dış kapağı mazhar olur. Elimdeki kitap öyle bir kitap ki küçük yaşlarda babam elime tutuşturduğunda dış kapağı yüzünden midir yahut babamın baskısından mıdır bilmem, uzun süre kaçtığım bir kitap olmuştur. Bir kaç kez açıp göz gezdirmeyi denemiş olsam da bende tabu haline gelmiş bir ön yargı oluştuğundan hiçbir zaman 100. Sayfasından ileri gidemediğim bir kitaptır. Yıllarca baktığımda yüz çevirdiğim kitap olmaktan o da sıkılmış olacak ki sonunda okuyayım diye elime aldıktan on beş dakika sonra kitaba dalıp gittiğimin hayretle farkına vardım. Kimisinin benimki gibi klasik kitap çekincesi olur. Ama bir yandan da hep okuması gerektiğini bilir. İşte o arkadaş için bu inceleme. Arkadaşım bu kitap ile o korkunu yenme vaktin geldi bence. Raskolnikovun delirmek kıyısındaki iç bunalımları, işlediği cinayetin sebep olduğu vicdani dalgalanmalar, ailesi, arkadaşları ve hepsinin birleşimi kendi hayatından izler bulabileceğin bir adamın hayatı...
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Can Yayınları · 2015160,1bin okunma
Reklam
590 syf.
10/10 puan verdi
·
45 günde okudu
Bir siyer okumayı isteyip hangi kitapla başlayacağını bilemeyenler için mutlaka önerimdir. Kesinlikle sadece bir bilgi akışından daha fazlasını içermekle birlikte duygu yoğunluğuyla yoğurarak etkisi altında bırakan ve sanki Peygamber Efendimizle yanyana çöl topraklarında yürüdüğünüzü hissettiren mükkemmel roman tadında bir siyer kitabı. Uzun süreye yayarak ve daha 200 sayfa varken biteceğine üzülerek okuduğum ve biter bitmez hemen başından tekrar okumayı düşündüğüm tek kitap. İskender Pala'nın okuduğum ilk eseri olmasının yanında en güzel eseri de olduğunu daha şimdiden söyleyebilirim.
Bülbülün Kırk Şarkısı
Bülbülün Kırk Şarkısıİskender Pala · Kapı Yayınları · 202010,4bin okunma