Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zeytin’s Library

Gölde süzüle süzüle ilerleyen bir kayığa hayran hayran bakan adamın kayığa bindikten sonra hissettiklerinin aynısını hissediyordu her adımında. Sallanmadan oturmanın yanı sıra, bir an bile nereye gittiğini, altında su olduğunu unutmaması gerektiğini ve dışarıdan bakınca kolay görünen ama başlayınca mutluluk verse de hayli zor olduğu anlaşılan ve alışık olmayan kolları ağrıtan kürekleri çekmek zorunda olduğunu görüyordu.
Reklam
Geçen yıllar en azından bana şunu öğretti: Cebinde bir kalem varsa, büyük olasılıkla bir gün onu kullanmaya başlamak gelecektir içinden.
Ne var ki iki ay kadar önce kitapların asla bitirilmediğini öğrendim, hikayelerin bir yazar olmadan da kendilerini yazmayı sürdürebileceklerini de.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yaşamın kendisiyle her karşılaştığında ondan kaçmıştı. Şimdi uçurumun üstündeki köprüyü sakin sakin geçerken birden köprünün kaldırıldığını ve altta bir girdap olduğunu gören birinin hissettiklerinin aynısını hissediyordu.
Bütün mutlu aileler birbirine benzer, her mutsuz ailenin mutsuzluğu kendine özgüdür.
Reklam
Sebebini bilmiyorum ama son yıllarda eskiye kıyasla daha çabuk ağlamaya yatkın olduğumun ayrımına varıyorum.
Baudeliare: Il me semble que je serais toujours bien là où je ne suis pas. Başka bir deyişle: Öyle sanıyorum ki benim mutlu olacağım yer hep bulunmadığım yer olacaktır. Ya da daha açık söylemek gerekirse: Bulunmadığım yer, kendim olduğum yerdir. Ya da, iyice dobralaşırsak: Dünyanın dışında neresi olursa olsun.
Uyku onun için unutmak demekti; uyandığı her sabahı kederle karşılıyordu. Hayat onu kaygılandırıyor, sıkıyor, zaman ise eziyet gibi geliyordu.
Silvio: Siz kadınlar, hep pireyi deve yaparsınız zaten. Smeraldina: Asıl siz erkekler öylesiniz. Ama bizim adımız çıkmış bir kez. Kadın erkeği aldatır derler. Asıl erkek aldatır. Kadın bir yanlış yapmaya görsün, tefe koyarlar hemen. Ama erkek söz konusu oldu mu, herkes sus pus olur. Bizi çekiştirirler. Sizeyse her hakkı tanırlar. Niçin biliyor musunuz? Yasaları erkekler yapıyor da onun için. Eğer kadınlar yapmış olsaydı, her şey tersine dönerdi. Elimde olsa, karısını aldatan her erkeğin eline bir dal tutuştururdum. Dört bir yan ormana dönerdi o zaman.
Reklam
Unutmayın ki, gerçek sevdalar acılar ve üzüntülerle bilenir.
Cehalet, artık sadece içinde bulunduğumuz bir durum değildir; bu çağda cehalet bir seçimdir.
Artık bilgili olmanın sahtekarlık, cehaletin masumiyet gibi gözüktüğü anlaşılıyordu.
Taş yerden kaldırıldığında, yer hafifler; onu tutan el de ağırlaşır. Fırlatıldığında, yıldızların dolanımı tepki verir ve vurduğu veya düştüğü yerde evren değişmiş olur. Her eylem, bütünün dengesine dayanır. Rüzgarlar ve denizler, suyun, yerin ve yeşilliklerin yaptıkları iyi ve doğru olarak yapılmaktadır. Muvazene’nin içindeki tüm bu eylemler. Tayfunlardan, büyük balinaların seslerinden kuru bir dalın düşmesine ve sivrisineğin uçmasına kadar her şey, bütünün dengesi içinde yapılmaktadır. Fakat bizim, dünya ve birbirimiz üzerinde gücümüz olduğuna göre, yaprağın, balinanın ve rüzgarın kendiliğinden yaptığı şeyi öğrenmemiz gerekir. Dengeyi korumayı öğrenmemiz gerekir. Aklımız olduğuna göre, cahilce hareket etmemeliyiz. Seçme şansımız olduğuna göre, sorumsuzca davranmamalıyız.
Hiçbir karanlık sonsuza dek sürmez. Orada bile yıldızlar var...
59 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.