Mehmet’in söylediği gibi kıza aşık mı olmuştum? Yok, yok; durum bu değildi, böyle duygular uyanamazdı benim içimde. Aşkın tehlikelerini bilerek kendimi ebediyen bu duyguya kapatan ben değil miydim? Kara sevda, gözleri bağlı olarak bir uçurumun kıyısında yürümek değil miydi? Birine sevdalanmak, donmuş bir gölde, nerede ve ne zaman kırılacağını bilmene imkan olmayan ince buzlar üzerinde yürümek anlamına gelmiyor muydu?