Her iki mertebenin ortasında nefs-i levvame vardır; insan olanın insanî olanın mertebesi...
O ne nûrdur, ne de nâr; o ne cennettir, ne de cehennem; o tek kelimeyle a’raftır, berzahtır, sırattır; trajedidir yani. Suçluluk duyan, kendini kınayan, tatmin olduğunda tatminsizliği, tatminsiz olduğunda ise tatmini arayan bir varlığın halidir nefs-i levvame.
Öncesiz değilim, ben önceyim.
Sonrasız da değilim; aksine, ben sonrayım!