Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Dilruba’ca

318 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Gençlerimize ;)
Bana nedense aman aman övüldüğü kadar güzel gelmedi. Evet yaşanılan , paylaşılan güzel bir dostluk ve saklanabilinen bir sır var ortada. Sanki daha da güzelleştirilebilirdi kitap . Gerçi gençlerimizin okuması, sevebilmesi için mükemmel bir roman olmuş. Yalnız Beyaz Hala nın torununun olayını çözemedim az buçuk gıcık olduğum doğrudur adama. Sen ne diye Viki’nin aklına değişik değişik şeyler sokup aklımıza soğan kabuğu sokuyorsun. Ne güzel mülayim , sevecen bir adamdın sen . Hayırdır diplomat olup MIT de gizli serviste mi çalışacaksın anlamadım ki. Değişik adamsın vesselam. Neyse işin asli okunabilir , okunmalı. Özellikle tarihe azıcıkta olsa yönelmesi için gençlerin okuması mükemmel olur.
Gelibolu
GeliboluBuket Uzuner · Everest Yayınları · 20179bin okunma
Reklam
367 syf.
·
Puan vermedi
·
25 saatte okudu
Bomboş …
İşin aslı kitabın arka kapağını okuduğum zaman “ değişik bir konusu var, kesin severim “ demiştim . Gel gör ki ilk sayfasında büyük hayal kırıklığı ile başlayıp öyle devam etti. Konu güzel bir konuydu ama işlenebilseydi, o kadar boşluk , o kadar yetersizlik vardı ki nereye bakacağımı şaşırdım . Belki yazar kalemi , belki çevirmen - editör uyumsuzluğu bilemem ama okumak isteyenler kendilerini hazırlasınlar boşlukta bulunmaya . Kitabın içeriğini doldurabilseler aslında seri bile olabilir , konusu öyle bağlayıcı bir konu ama “yazalım da basım olursa olsun “ diye düşünüp bırakmışlar sanki. Tavsiyem değildir, az buçuk zaman kaybıdır .
Şelale
ŞelaleLauren Kate · Epsilon Yayınları · 201536 okunma
420 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Benim pesimist yazarım... Okuduğum her eserinde kendime gelmem biraz zaman alıyor. Okurken kolay ama hazmederken zor. 4 resim terimi altında bir çocuğun gençlik dönemini de kapsayan hikayesini anlatıyor. Her terim ,her yaşın ve dönemin vurgusunu dile getiriyor. Hakan Günday kitaplarını hiç anlatamadım , kelimeler saklanıyor sanki onu anlatmaya çalışırken. Bundan dolayı anlatmayacağım , okumanızı isteyeceğim.
Daha
DahaHakan Günday · Doğan Kitap · 202313,7bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
500 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
YAKIN TARİH...
Her zaman keşke köy enstitüsü mezunu olabilseydim der dururum kendi kendime. Hatta en yakın arkadaşlarıma bu konuyu açar, orada okuyabilseydim daha da kendi ayakları üzerinde duran biri , daha erken kitaplarla tanışmış biri olurdum diye dert yanarım. Günümüzün gençliğinin hatası belki de anne-babasına fazlaca sırtını dayamış olmaları. Ya da eğitim öğretim ellerini uzattıkları yerde olduğu için kıymetini bilememeleri. Okuduğum köy enstitülerinin başlayış, emek veriliş ve bitiriliş hikayesi anlatılıyor. Aslında okuyunca sadece onlara yer verilmekle kalmıyor ilk uçağımız, ilk ikiz arabalarımız, siyasilerin elinde olunan kuklalar, canı alınan gençler , canından can koparılan aileler... Her şey birbiri ile bağlantılı ve birbiri ile o kadar alakasız. Köy enstitüleri kapatılmasaydı şuan çok farklı bir Türkiye olurduk bundan adım kadar eminim. Araştırdığım zaman altından çıkan o kadar değişik söylentiler okudum ki gülsem mi ağlasam mı şaştım kaldım. Keşke bir roman olarak geçiyor ama benim için keşke Türkiye nin yakın tarihini anlatan bir tarih kitabı niteliğinde. Hani tarih okumakta zorlanırız , roman tarzında olsaydı deriz ya işte yazarımız öyle yapmış. Tarihi güzel bir öykü ile romanlaştırıp bizlere sunmuş.
Keşke
KeşkeSema Soykan · Alfa Yayınları · 2021770 okunma
536 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
İçeriğinde her türlü bilgi bulunan araştırmaktan bir sayfasını 15 dakikada okuduğumuz eseri :) Kim deli kim akıllı karışmış durumda. 1898 tarihine dayanan, gözünden sakındığı kendinden 15 yaş küçük olan eşinin sarıhummaya yakalanması üzerine "buraya bir hastane kurulmalı" diye düşünüp paçalarını sıvayan Mutasarrıf Hüsnü Simavi Bey ile başlayan bir hastane serüvenini kelebek etkisi şeklinde kaleme almış yazar. Şayet okurken "bir dakika ya bu nereden çıktı?" ya da "bak onunla tanışmasaydı." dediğim çok cümle olmuştur. Mizahi yönden ülkenin ve insanın gerçekliğini yormadan biraz kafa karıştırarak bize anlatmış. Duygularımızı örttüğümüz, kendimizi sakladığımız, tarihimizi bilmediğimiz olayları gözümüze sokarken ; araştırmaya sürükleyip öğrenmeni istiyor. Oku, araştır, öğren, soruştur ve konuş. Saklama kimseden bu gerçeği. Geniş konulu bir kitap olup hangi aldığım notu sizinle paylaşacağıma emin olamadım zira birçok not var :) En güzeli okumak ama sabırla okuyun çünkü hemen bitecek bir eser değil.
Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi
Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa TarihiAyfer Tunç · Can Yayınları · 20193,395 okunma
Reklam
88 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
Ah Edgar
Çocukken tv de gösterimde olan Berna LAÇİN in sunuculuk yaptığı ''Çocuktan Al Haberi'' isimli eğlenceli, tatlış, masum,ponçik olan program geldi aklıma kitabı bitirdiğim zaman. Aslında bitirdikten sonra düşünüldüğünde tamamen psikoloji üzerine olan bir eser olduğunu fark ediyorsunuz. Eser ilk kez 1913 yılında yazılmış ama yazarımızın vefatından sonra 1945 yılında tekrar yayımlanınca ilgi çekmiş. Her zaman olan bir saçmalık :) Yakışıklı hovarda yalnız kalmayı sevmiyor çünkü ne zaman yalnız kalsa kendi içine dönüp, kendi ile sohbet edince işe yaramaz olduğunu hissediyor. Güzel leydimiz ise erken yaşta evlendiği ve çocuk sahibi olduğu eşini sevmeyen , bunun kendi üzerine yaptığı baskıyı çocuğundan çıkaran bir anne. En dürüstü ise annesinin sürekli bağırdığı, dost bildiği adamın kendini kullandığını anlayınca hayal kırıklığına uğrayan Edgar. Psiko-analiz üzerine okunacak güzel,yormayan,bol bol düşündüren bir eser.
Yakıcı Sır
Yakıcı SırStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202042bin okunma
632 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 günde okudu
OBLOMOVLUK NEDİR SİZCE ?
Oblomovluk... En yakın arkadaşının İlya İlyiç için seçtiği söz öbeği. Oblomovluk yapma İlya... Şuan düşününce gülümsetiyor beni İLya , alıp bağrıma basasım , sarıp sevesim geliyor. Nahif, masum , kötü düşüncesi olmayan , iyilik timsali , saf , biraz üşegeç, ağız tadını bilen, müzik kulağı olan , sanatçı duygusallığı taşınyan bir zat kendisi... Kendisini dürtmek istediğim hadi ama kendine gel artık , toparlan kalk az kötü düşün lütfen Oblomov dediğim sayfalarının sayısını hatırlamıyorum. İki yıl kadar memur olarak çalıştıktan sonra memuriyetin aile olmadığını anlayıp işi bırakan kişiden bahsediyoruz burada. Etrafında bulunan her insanın sadece mal varlığını yemek için olduğunu görünce daha da bir omuzlarından tutup uyandırmal geliyor içimden. Kısacası Oblomov her insanın içinde ve her insandan çok uzakta olan bir soylu kan... Değerini bilen insanlar senden uzak olmamalıydı İlya...
Oblomov
Oblomovİvan Gonçarov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202139,3bin okunma
148 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 saatte okudu
MAHALLENİN HAYLAZI GERİ DÖNDÜ
İçerisinde 3 hikaye olan eser ile tanıştırayım sizi. Sait Faik yine şaşırtmadan devam ediyor bizlere dersler vermeye. ilk hikayesi kitabın adını aldığı Kumpanya ; işin içine kız girince her şey birbirine karışıyor. Sen zar zor toparla kumpanyayı sonra bir körpe al yanına kendi çıkarın için ama o kalksın dağıtsın ortalığı :D ne gülmüştüm okurken... İkinci hikayesi Kriz; Emekli Albay Rıza Bey ile oğlu Necmi arasında ki çekişmeyi hatırlıyorum sadece. Rıza Bey biraz daha sert iken oğlunun insanlık ile ilgili sözleri her zaman umut var dedirtiyor. üçüncü hikayesi ise Gauthar Cambazhanesi; tek kıza aşık olan iki dostun hikayesi ... anlatmak istemiyorum ama kitap ile ilgili şunu söyleyeyim. Tamamen biziz... Bizim halkımız... Bizim kanımı ve bizim düşündüklerimiz. Eserlerinde hiç yabancı bir düşünce ile karşılaşmıyorsun. İnsanın kendinin bile farkında olmadığı dimağından geçen düşünceleri kaleme aldığı için bu kadar sevilen bir yazar benim gözümde.
Kumpanya
KumpanyaSait Faik Abasıyanık · İş Bankası Kültür Yayınları · 20141,494 okunma
101 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
6 saatte okudu
İNSANLIĞI YOK ETMEK İSTEDİM
Bugün bitirdiğim eser insanların açgözlülüğünü tekrar hatırlattı. Ne zaman unutsam insanların açgözlü olmasını bir şey hatırlatıyor aynı gün içinde. Kino ,sevdiği eşi ve oğlu ile doğanın sesini dinleyerek, onu anlayarak , kelimesiz şarkılar söyleyerek , altıncı hissi kuvvetli olan bir inci toplayıcısıdır. Kelimelere gerek kalmadan gözleri ile konuşan bir aşık çifti ne mutsuz edebilir ki? Tabi ki oğullarının hasta olması. Her şey onu iyileştirmek için başvurulan doktor yüzünden başlamıyor mu? Eseri bitirdikten sonra insanlara ağız dolusu sövmek istedim. Neden bu kadar açgözlü, gaddar, kendini düşünen, bencil yaratıklarız? Kendimiz yetmezmiş gibi neden yetiştirmeye çalıştığımız çocuklarımızı da böyle yetiştiriyoruz? Neden para için zarar veriliyor ? Neden masumların canı gözü dönmüş paragözler yüzünden kaybediliyor ?
İnci
İnciJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 202337,7bin okunma
282 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
31 saatte okudu
ÇOCUK O DAHA
Maksim Gorki nin kalemi ile tanıştığım ilk eseri. Biraz Şeker Portakalı tadında ama benim için onun yerini hiçbiri tutamaz :) Fakirlik, ebeveyn kaybetme , kardeş kaybı , anne sevgisinin olmaması , dede korkusu , ezilerek büyümeye çalışma, haşarı meraklı bir çocukluk :) Galiba kitap içerisinde ne ararsam vardı. Okurken günümüz dünyasını görmedim desem yalan söylemiş olurum. Anlayamadığım noktaları oldu elbet ama bu noktaları diğer eserlerinde çözmeye çalışacağım. Kitapta kimseye üzülmedim aslında :) Tek bir kişi harici... o da mezar bekçisinin oğlu , bizim yaramazın masum arkadaşı. Sevgi dolu ninesi yetişmesinde izler bırakmamış olsaydı cani bir çocuk olabilirdi. Sevgisiz bir çocukluk geçiren her insan gibi kötümser düşünceler ile büyüyebilirdi. Kendi hayatını kaleme aldığı üç eserden ilki olan kitapta yaşadığı çevreyi , insanları , hayatı yormadan yalın bir dil ile kaleme alan yazarımız etrafında bulunan renkli kişilikleri, büyümesine yardımcı olan insanları , karakterine ekleme yapacak olayları anlatıyor.
Çocukluğum
ÇocukluğumMaksim Gorki · İş Bankası Kültür Yayınları · 201415,7bin okunma
Reklam
196 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
25 günde okudu
ORHAN KEMAL ROMAN ARMAĞANI
Düzeni olan bir yere ne zaman kendini yüksek gören biri gelirse her şey bozuluyor. Zülfü Livaneli nin duygusal kaleminden biraz uzaklaşan, daha politik olarak yaklaşan bir eseri. Okurken 'biz neden bu kadar körüz?' ya da 'kötülüğü önceden sezen kişileri her zaman yuhalıyoruz?' tarzında sorular sora sora bitirdiğim eseri oldu. Martıların daha fazla can acıtmasını isterdim :) (biraz hayvanseverimde) İnsanların güzellik algısı tamamen kopya ; içinde sivrilen ,güzellikleri , farklı gözle görmeye başlayan olunca direk törpüleme ya da köreltme derdine giriyor diğerleri. Sadece kendi bildikleri doğruymuş gibi... Sinirlenerek okuduğum kitap olduğu gerçeği değiştirilemez ki genelde sakin bir mizacım vardır :) Tavsiyemdir kesinlikle okunmalı...
Son Ada
Son AdaZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201351,3bin okunma
493 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
13 saatte okudu
LAK LAK LAKI
Iki kedinin yanında, yöresinde yaşayan biri olarak söyleyebilirim ki bu saheser canlar sayesinde yaşayabiliyoruz. Onların dünyasında var oluyoruz ve onların nimetlerinden faydalanıyoruz. Yazarımızın kitabında paylaştığı gibi hayatımıza giren her canlının bir görevi var ve görevleri bitince sessizce ,acı vererek uzaklaşıyor bizden. Söylediklerime katılmayan kişiler olabilir , bu soylediklerim benim düşüncelerim ve benim inandıklarım. Denmemis miydi ;"Hayvanlar benim sessiz kullarımdır." diye. Okuduğum ve devamını okumak istediğim kitapta Isviçre de özel bir çiftlikten getirilen cinsi doberman olan bir köpeğin insanlar üzerine nasıl etkisi olduğu anlatılıyor. Eğlenceli, düşündürücü tarzda kaleme alınan kitapta sayfaların nasıl alıp gittiğini anlamıyorsunuz. Kitabı okurken "bir kopek nasıl bu kadar sevilebilir?" diye sorabilirsiniz kendinize. O sevgiyi anlayabilmek için bir can beslemek gerekir :) Beslemiyor ,onların o masum saf sevgisini bilmiyorsanız eğer anlamanız biraz zor olacaktır. Yazarimiz kitapta ki karakterleri Lucky üzerinden O kadar güzel bir şekilde bağlamış ki hiç bir şekilde bir göze batma ,bir yavanlik hissedilmiyor. Sanki orada anlatılmasa karakter boş kalacakmış gibi. Kitabın özetini anlatmak istemiyorum zira hic anlatmadım da. Merak eden olursa sorabilir :) Keyifli okumalar ...
Lucky
LuckySezgin Kaymaz · İletişim Yayınevi · 2018546 okunma
141 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
HAKLININ ...
1944-1947 tarihleri arasında kaleme aldığı 13 öykü ve 1945-1946 tarihleri arasında kaleme aldığı 4 masalı ile 2003 yılında YKY tarafından basılmış kitabıdır. Her hikayesinde farklı bir konu ele almış gibi görünse de derinlerde (anlayana) bir sitem , bir başkaldırı var. Şimdiye kadar okuduğum eserleri içinde siyasete en yakın olan eseri gibi hissettim. Ve şunu farkettim ki 1940 lı yıllarda olsa 2000 li yıllarda olsa değişen birşey yok :) Siyaset aynı siyaset. Ezilen , yükselen , haksızlığa uğrayan , haksızlığa uğratan , mutluluğu bulduğunu anlamayan, mutluluk peşinde koşan... Yazılacak , anlatılacak çok şey var ama kelimeler kifayetsiz. En iyisi okuyup anlamak ve başkalarına önermek :) Keyifli okumalar.
Sırça Köşk
Sırça KöşkSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202056,5bin okunma
72 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 saatte okudu
RUHUN OTOPSİSİ
İlk kaleme alınan bir eser olmasına rağmen her sayfada her kelimede yazılanları hissettim ve yaşadım.Karamsarlık, öfke, özgürlüğe düşkünlük, vicdan azabı... Sevilmeden büyüyen bir kadının , yalnız kalmış ve büyümeye erken yaşta başlamış bir kadının ruhunu nasıl parçalara ayırdığını okuyoruz kitapta. Okurken 'İnşallah yazarın gerçek psikolojisi bu değildir' dediğim anlar çok oldu. Aslında kitap kadınları iki tarafa ayıracak cinsten bir yapıt. Okuyanlar ne demek istediğimi anladı zira kitabı anlatıp hayalleri bozmak istemem ama bir kaç soru sormayı istiyorum. 1) Ev ,iş, aile için kendinizden ne kadar ödün verirsiniz? 2) Kurtulabilme imkanınız var iken gönüllü kurbanlığa devam eder misiniz? 3) Günlük taktığınız kaç maskeniz var? 4) Nefes alabilmek için neler yapıyorsunuz? cevaplarınızı bekliyorum...
Otopsi
OtopsiÖzge Lena · Can Yayınları · 2018432 okunma
80 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
RASKOLNİKOV'SU BAYAN IRENE
Stefan Zweing in bu ay okuduğum ve içerisinde savaşın hiç bir harfinin olmadığı kitabı.. Korkuyu farklı bir şekilde ele alarak düşündürmüş her zaman yaptığı gibi. Düşündürmek, farklı bakış açıları sağlamak sanki karakterine zamk gibi yapışmış yazarımızın. Saklanan sırrın açığa çıkma korkusu, gizlenen gerçeğin ortaya dökülmesi insanı hayattan soğutup ölüme kadar götürür. Zira kadın kahramanımız bunu yapmayı düşünüyor. Yaptığının yanlış olduğunu bile bile , doğru sayıp yapmaya devam etmesi ; anlatıp cezasını çekmesi gerekirken kendi cezasını kendisinin vermesi :) Kitabı okurken aklıma Raskolnikov geldi. O da aynı yolu izlememiş miydi?
Korku
KorkuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Yayınları · 2022103,1bin okunma
77 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.