Aylak Adam: Türk edebiyatının yabancılaşmayı konu alan önemli eserlerinden bir tanesidir. Şehirleşme ile birlikte insanlar, özellikle metropoller de yığınlar halin de doluştular. Bu durum, beraberin de insanı bireyselleştirdi, yalnızlaştırdı. Düne kadar yaşadığı küçük kasabasın da, köyünde bir şeylere tutunan, kendini önemli biri sayan insanlar, şehirleşme ile beraber birer hiçliğin ortasında kaldılar. İnsanlar, kendi özünden koptu, yozlaştı. Özünde kopan insan boşluğa düşer ve bu boşluğu doldurmanın arayışı içerisine girer. Sürekli arayış, kendini olduğu yere ait hisetmemesi durumu, beraberin de büyük bunalımlar getirir.
Yusuf Atılgan, bu romanında, bireyin kendisi ve toplum ile yaşadığı yabancılaşmayı ustalıkla işlemiş. Kitapla ilgili başta, ön yargılarım vardı. Ama okuduktan sonra yanıldığımı anladım. Kitabı okuyacaklara tavsiyem; okurken dağınık gelebilir amma, bitince taşlar yerli yerine oturur. Zevk ile okuduğum bir kitaptı.