Martılar üzerinden anlatılmış, insanlara ders niteliğinde bir kitap... Yaklaşık 3-4 kere okudum bu kitabı. Her defasında unuttum sandım, tekrar okudum. Ama daha ilk sayfalarında unutmadığımı anladım. Aslında biz insanlar da martılar gibiyiz. Hepimiz aynıyız. Biz buyuz, sınırımız bu, bunu yapmak için dünyaya geldik deriz hep. Daha fazlasını yapabileceğimiz aklımıza gelmez çünkü biz buna cesaret edemeyiz. İstediğimizde her şeyi başarabiliriz ama bunun zorluklarına dayanamayacağımızı düşünürüz. Ne kadar zorlanırsak o kadar başaracağımıza inanmak istemeyiz. Aramızda buna inananlar olur. Bizden farklı biri çıkar. Bizim de bunu yapabileceğimizi söyler en başta biz ona inanmayız. Sınırlarımızdan dışarı çıkmayız ve onu dışlarız. Bizden olmadığını düşünürüz. O ise gider, bizden gerçekten farklıdır, bizden daha cesurdur. Gider ve öğrenir, çalışır, çabalar, zorlanır ve başarır. Tekrar gelir. Aramızdan bazıları ona inanır bazıları inanmaz. İnananlar ona katılır ama katılanları da dışlarlar. Bu böyle gider. İnanan, cesur olan ve zorlukların üstesinden gelen kazanır. Kitap martılardan söyler. Biz kendimizden anlarız...