Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Çağla Eren

Çağla Eren
@caglaeren12
Edebiyata ilgi duyan ve bu konuda kendimi geliştirmek isteyen bir psikoloji öğrencisiyim.
Titania: "I love thee." Bottom: "Methinks, mistress, you should have little reason for that. And yet, to say the truth, reason and love keep little company together nowadays."
Reklam
"Love can transpose to from and dignity. Love looks not with the eyes but with the mind; And therefore is wing'd Cupid painted blind."
İnfaz için o gün seçilmişti çünkü pazarın kurulma günüydü, böylece Claude geçerken mümkün olduğunca çok kişi onu görecekti. Fransa’da hâlâ bunla övünen yarı ilkel küçük kasabalar var.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Zekadan yoksun inatçılık, nihayet onun aptallıkla ilintili uzantısı olan budalalıktır. Sürüp gider. Başımıza kişisel ya da toplumsal bir felaket geldiğinde, toprakta kalan enkaz yığınının nasıl tasarlandığını incelersek, neredeyse her zaman kendine inanan, kendine hayran, vasat ve dik kafalı bir adam tarafından körü körüne yapıldığını görürüz. Dünya kendini böyle nimetten sayan inatçı uğursuzlarla dolu.
Doubt thou the stars are fire, Doubt that the sun doth move, Doubt truth to be a liar, But never doubt I love.
Hamlet- 125.satırKitabı okudu
Reklam
"Açık konuşmak ile gerçeği dile getirmek birbirinden tümüyle farklı iki şeydir. Pruva geminin kıçına göre neyse, dürüstlük de gerçeğe göre odur. Önce dürüstlük gelir, en arkadan da gerçek. Aradaki mesafe, geminin boyutuyla doğru orantılı olarak değişir. Herhangi büyük bir şeyde gerçeğin gelmesi epey gecikir. Gerçek kimi zaman kendini ancak iş işten geçtikten sonra gösterir."
Sayfa 128 - Garip AdamKitabı okudu
Uzun, çıkmaz bir sokakta öyle huzurla yürüyegelmiştik ki. Bu da sonumuz olmuştu.
Dinlerin Doğası
Diğerlerine karşı acımasız ve düşmanca dürtüler, Mesih'in eşit sevgisi varken ortaya çıkmamaktadır. Ancak Mesih'in krallığı sırasında bile inanan topluluğa ait olmayan, İsa'yı sevmeyen ve O'nun sevmediği insanlar, bu bağın dışında tutulurlar. Bu nedenle, bir din kendisini sevgi dini olarak adlandırsa bile, kendisine ait olmayanlara karşı sert ve şefkatsiz olmalıdır. Esasen her din, aynı şekilde, içine aldığı herkes için bir sevgi dinidir, zulme ve ona ait olmayanlara karşı tahammülsüzlük her dinde doğaldır. (...) Günümüzde bu hoşgörüsüzlük kendisini, önceki yüzyıllardaki gibi şiddetle ve zalimce göstermiyor olsa dahi, insan davranışlarında bir yumuşama olduğu sonucuna varamayız. Bunun nedeni, dini duygulardaki gözle görülür zayıflamanın aksine dürtüsel bağlar arasındaki zayıflamayla bağlantılı olmasıdır. Eğer başka bir grup bağı dini bir grubun yerini alırsa (...) o zaman, Din Savaşları çağındaki gibi öteki olana karşı aynı hoşgörüsüzlük gözlemlenecektir(...)
Grup içindeki duyguların tekdüzeleşmesi
Aynı duyguların aynı anda gözlemlenebileceği kişi sayısı ne kadar büyük olursa, bu otomatik zorlama daha da güçlenir. Bireysel eleştiri gücünü kaybeder ve kişi aynı duygu içine kayar. Fakat bunu yaparken, bu etkiyi kendi üzerinde yaratmış olan diğer insanların heyecanını arttırır ve böylece bireylerin duygusal yükü karşılıklı etkileşim ile yoğunlaşır. Diğerleri ile aynı şeyi yapma zorunluluğunun doğasında açıkça uyumlu olmak vardır. Daha kaba ve daha basit duygular, bu şekilde bir grup içinde yayılma eğilimindedir.
Grup içinde öz benliğini yitirmek
"Ortak özelliklerle bir grubu oluşturan veya tersine bu özellikler sayesinde psikolojik gruba dahil olan kişiler bir tür kolektif akla sahip olduklarını hissederler. Her bir bireyin grup içerisindeki hisleri, düşünceleri ve davranışları bireysel hayatında hissettiklerinden, düşündüklerinden ve onu harekete geçiren davranışlardan izole edilmiş şekilde çok farklıdır."
Sayfa 39 - Le Bon'un Grup Aklını İncelemesiKitabı okudu
Reklam
"Biliyorum, çok iyi biliyorum, karşıma çıkan ilk kişiye yönelmem çok saçma, ama... ben... ruhsal olarak korkunç bir durumdayım... mutlaka biriyle konuşmak zorunda olduğum bir noktadayım... yoksa mahvolacağım... eminim bunu anlayacaksınız, eğer ben... evet, eğer ben anlatırsam... Bana yardım edemeyeceğinizi biliyorum... ama bu suskunluk beni bir tür hasta etti... ve bir hasta diğerleri için her zaman gülünçtür."
Sayfa 9 - doktorKitabı okudu
"tam tersine, bazen yalnız olmadığıma seviniyorum. On gündür tek bir kelime bile konuşmadım... aslında yıllardır... artık o kadar zor geliyor ki bu, belki de insan her şeyi içine atmaktan boğuluyor zamanla..."
Sayfa 8 - doktorKitabı okudu
“Kozmogoni hakkında hiçbir şey bilmem. Hem gezegenler ne bok yemeye oluşur ki zaten? Sorunlarla boğuşmayan bir tanesini bile duymadım.”
Sayfa 196 - BironKitabı okudu
“Bütün lüksünüz, bütün danslarınız, çaylarınız, kahkahalarınız ruhunuzun sefaletini örtemiyor,” dedi. “ “Bazı siz gülerken, ben, hıçkırdığınızı hissediyorum.”
Sayfa 156 - Neşet SabitKitabı okudu
“Bizim ruhumuzdaki yeni hayat özünün tomurcuğu da çatlamadı. Çatlamış olsaydı, memleketteki hayat şartlarının yalnız küçük bir ekaliyet lehine değil bütün millet için değişmiş olması lazım gelirdi.”
Sayfa 123 - Neşet SabitKitabı okudu
47 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.