1915 Çanakkale deniz savaşlarında aldığı büyük yenilgiye kadar İngiliz donanması "denizlerde yenilmezlik" ünvanını elinde tutan tek ülke olmuştur.
Sayfa 23Kitabı okuyor
Ey halkım! Hatta kızgın olduğum için; ey ulan halkım! Çanakkale'de sen düşmanla savaşırken sana kim yardım etti? Diyarbakır'dan, Urfa'dan, Van'dan, kürt kardeşin gelip sana yardım etti.
Sayfa 148Kitabı okuyor
Onun için burada cihana aşikar oldu ki, yeryüzünde her yaratılmadan, her silahtan, her azimden üstün bir tek güç vardır: Türk!... Zira bu tepelerden ölümü yenip diriliği kazanan Türk'tür!... Yere serdiği dünyanın başına basarak sözünü ummanlara geçiren Türk'tür!...
Sayfa 52Kitabı okudu
-Eh bu İngiliz cesur mu bari?
- Askeri korkatır, yani... Denizden gücü çoktur. Yoksa karada yüzü yoktur. Bir kere Türk'ün askerini gördü mü, gerisi geriye kaçmaya yüzü yeter; yoksa başka bir şeye yetmez.
Sayfa 12Kitabı okudu
Fatih Sultan Mehmed Han
1463'te Çanakkale Boğazında yaptırdığı kalelerle Boğazlarda tam egemenlik kurdu ve bir haçlı donanmasının İstanbul'a saldırması olasılığını kaldırdı.
...Filistin’de İsrail’e karşı savaşan HAMAS terörist ilan ediliyordu. Ve bizim halkımızı buna inandırıyorlardı. Halkımız şunu iyi bilmeli: Madem ülkesini işgalcilere karşı savunmak için savaşan terörist ise o zaman Çanakkale, Sarıkamış’ta savaşan halkımızda terörist idi.
Sayfa 366 - Lopus YayıneviKitabı okudu
Hakan Şükür
imam nikahlı"ların "kanlı bıçaklı" olmasına dair pekçok örnek verilebilir ama, Hakan Şükür sanırım en çarpıcı olanıydı. Akp'yle cemaat'in hem kesiştiği, hem kapıştığı noktaydı. 1 995'te ilk evliliğini yaptığında, nikah şahidi Fethullah Gülen'di, nikahı kıyan ise Tayyip Erdoğan'dı.
Kafasına Akp şapkası
Sayfa 92 - Kırmızı Kedi Yayınevi - Üçüncü Basım: Aralık 2017, İstanbulKitabı okudu
''Ne garip!''
''Nedir garip olan?''
''On, on beş kelimeyle anlattı Cemil, Çanakkale'yi... Oysa 55.127 ölü verdik biz bu savaşlarda.. 130 bini aşkın da yaralı...''
Sayfa 111 - Ketebe YayınlarıKitabı okuyor
Kırkıncı Hoca, Tercüman Gazetesinde yayınlanan bir yazısında da:
"Bu 12 Eylül Harekatı Malazgirtıen, Niğbolu 'dan, Mohaçtan, Çanakkale 'den de daha ileridir" diyordu.
"Apê Murtaza, söyledigin o günler çok eskilerde kaldi.
Yemen'in, Sarıkamiş’ın ve Çanakkale' nin bin beteri bu topraklarda oluyor iste.
Dersim boydan boya bombalanmis, insanlar topluca kursunlanmis!
Simdi hangi dagin, vadinin çukurundaki toprağı avucuna koyup koklasan kan kokacak. Kazmay nereye vurursan vur, insan kemikleri karsina çıkacak. Dediklerine göre Dersim topraklarinda insan bırakmamışlar. Geriye ser sefil ve de üryan olanlar kalmis. İnsanlarla beraber evler yakılıp yıkılmış , bir kisim insan sürgüne gönderilmiş Göreceksin, kalanlar bir dagin gediginde canhıraş bir şekilde kurtla kuşla mücadele ederek ayakta kalmaya çalışacak. Bedeninde singü ve kurşun yarasi taşımayan kalmamış. Yasanan terteleden şimdi yer gök yasa bürünecek, gadra ugrayan insanlar, bir dilim ekmeğe muhtaç olacak bira.
İnsanlar, aç kurt sürüsü gibi birbirini
yiyecek hale gelecek!" dedi.
ATATÜRK' ün bir asker olarak bütün bunlari görmesi, köyden gelen, şehirden gelen pek çok gencin elinden geçmiş olması nedeniyle çok doğaldı. O bir piyadeydi ve dolayısıyla askerlerin en kalabalık birliklerinin elinden geçtiği bir komutandı. Üstelik bu insanları, çok çeşitli yerlerde görmüştü; Kuzey Afrika' da, Arabistan yarımadası'nda, Kafkasya'da, Çanakkale' de , Rumeli' de, Makedonya' da.... dolayısıyla ATATÜRK, Osmanlı imparatorluğu'nun halk kesitlerini çok iyi tanıyan bir insandı.
“Bazı kanaatler vardır ki onların hesap ve mantıkla izahı pek güçtür; özellikle muharebenin kanlı ve ateşli anlarındaki duyguların doğurduğu kanaatler... Şüphesiz her kanaat ve karar, içinde bulunulan durum ve şartları inceleme ve bu incelemelerin sonuçlarını sezme ve değerlendirme sayesinde doğar.” Çanakkale, 1915
İngilizler kararlı Osmanlı savunması karşısında önce bocaladılar, ardından ağır kayıplar vererek geri çekilmek zorunda kaldılar.
Sayfa 56Kitabı okuyor
İkinci kirte savaşı:
Osmanlı ordusu, sadece " düşman" a karşı değil, yiyecek darlığı ile salgın hastalıklar başta olmak üzere, her türlü imkânsızlığa karşı da zafer destanları yazıyordu.
Birinci kirte savaşı:
Bu savaşta 2.380 şehit verdik. Müttefik kayıpları ise 3.000 civarindaydı.
Sayfa 43Kitabı okuyor