Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Dile kolay, mizana konduğunda ağır gelen ve Rahman olan Allah'ı hoşnud eden iki cümle vardır, bu; Sübhanallah ve bihamdihi Sübhanellahi'l-azim = Ben Allah'ı noksan sıfatlardan uzak bilir ve onu hamdiyle överim. Ben yüce olan Allah'ı tekrar noksan sıfatlardan uzak sayarım." (Buhari, Deavat, 65; Müslim, Zikr, 31)
Sayfa 547
248 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Geçen ay Çiçekler Büyür kitabı yazarla tanışma kitabım olmuştu. Bu yüzden ara vermeden aldığım diğer kitabını da okumak istedim. Azap Toprakları kitabında yazarımız, Yunan idaresi altında olan, göçmeleri için her türlü baskıların ve zulümlerin yapıldığı Yunanistan’da yaşayan Türkleri anlatmış. Kitabımız yine Türk köylerinden birini merkeze almış ve bu köydeki insanların Türklüklerinin nasıl yok edilmeye çalışıldığını, arsalarının eziyetlerle nasıl ellerinden alındığını, kızlarının tecavüz ve türlü işkencelerle nasıl öldürüldüğünü anlatıyor. Türklerin inatla müslümanlığı seçmiş Rumlar olduğunu dikte etmeleri, dinlerine izin verirken Türk kelimesine bile tahammül edememeleri, dillerini konuşturmamaları… Yapılan onca zulüm… Bu zulümler arasında Türkiye’den yardım geleceğine inanan koca yürekli insanlar… Akıcı bir dile sahip, okunması kolay bir kitap. Çiçekler Büyür kitabında bayıldığım ruhsal betimlemeler bu kitapta daha azdı ancak yine de dilden etkileniyorsunuz. Emine Işınsu gerçekten kalemi kuvvetli bir yazar. Daha çok kitabında buluşacağız
Azap Toprakları
Azap TopraklarıEmine Işınsu · Bilge Kültür Sanat · 2012555 okunma
Reklam
franz kafka,dönüşüm üzerine ve övgüler
Dönüşüm
Dönüşüm
Modern dünya edebiyatında çok tartışılan, çok yorumlanan ve edebiyat akımlarına yerleştirilmesi zor eserler bırakan Franz Kafka, 3 Temmuz 1883'te Almanca konuşan Çek asıllı Yahudi bir tüccar ailenin oğlu olarak Prag'da doğdu. Kafka'nın babası, yoksul koşullardan zengin bir tüccar durumuna yükselmiştir. Annesi ise varlıklı,
Hayat gerçekten çok zor Julia . Hayat kolay olsaydı şayet ;sana gelirken ,yolumu süsleyen çiçekler olurdu mesela . Sesiyle güzelliğini haykıran bülbül, türkü söylerdi ,daldan dala uçarken . Dağlardan akan sular, ezgilerini hayranlıkla söylerdi ve taşlar hep sana olan özlemimi dile getirirdi. Evet Julia,sana gelmenin birçok yolu var ama kolay olmayacak biliyorum . Muallim Yusuf .
"Umudun ya vardır ya yoktur" diyorsun Lotte konusunda, "umudun varsa,umudunu yitirmemeye ve hayallerini gerçekleştirmeye çalış, yoksa kendini topla ve umutsuzluğun günün birinde tüm gücünü tüketeceğini bilerek , canını acıtan o duygudan kurtulmaya çalış." Ah, benim en iyi dostum! Doğru söylüyorsun, fakat tüm bunlar dile kolay!
Ve dünya, dile kolay kalbe zor bir yer.
Reklam
10/10 puan verdi
·
Beğendi
. İçindeki öyküleri konuşturan, aslında konuşulmayanı dile getiren sıradışı bir öykü kitabı ‘Konuşan Öyküler’. Bazen konuşulmayan, herkesin bilip dile getirmediği konular vardır yaşamın içinde. Kitap, kulaklarımızı kapattığımız böylesi konuları tema edinmiş bir eser. Bazen bir baba oğul ilişkisi üzerine, bazen ikili ilişkilerdeki sorunlara değinen öykülere yer verilmiş. Kimi zaman sabrı, kimi zaman kötülüğü ihaneti anlatır ama hep bir taraftan yarımdır öyküler. Yazarın öyküleriyle okuyucuyla konuştuğu, dokuz adet öykü var kitapta. Konuşulmayanı konuşturan bir iç sesin yankılanışı her bir öykü. Akıcı ve kolay okunan ama düşündüren öyküler her biri. Aldatma, ihanet gibi insana dair ama sıradışı duyguları ile, aile ilişkileri üzerine ilerleyen öyküler yanında, sabrı, iyiliği, kötülüğü de sorgulatan öyküler mevcut. Öykü kitabı sevenlere sıradışı bu öykü kitabı tavsiyemdir. #KonuşanÖyküler ^ ^ #alıntı Aşık adam bir de hırs yaptı mı, zamanla aşk gider, safi hırs kalır insanda. Safi hırs da aynı az alınmış zehir gibidir. Ne öldürür ne yaşatır adamı. ^ Tanrı sustuğunda dedi bu kez büyükannem, insanlar onun adına konuşurlar !... ^ ^ #küsüratyayınları #yusufrehaalp #öykü #hikaye #bloghemsire #edebiyat
Konuşan Öyküler
Konuşan ÖykülerYusuf Reha Alp · Küsurat · 201829 okunma
Şehrin ışıkları altında yürümeye devam ederken, hayatın mazi tarafında kalan yıllarımı düşündüm. Tozlu raflarda yalnızlığa terk edilmiş kitapların arasına konulan eskimiş takvim yaprakları gibi uzakta duruyor geçen güzel günler. Onları bulmak ve bir daha o günlere gitmek imkansız. Biliyorum, güzel günlerin kıymeti gidince anlaşılır. Gidip de dönmeyen güzel günlere dargınım. Dünya rahat yeri değil bilirim. Dile söylemek kolay, kalbe anlatmak zor. Hayat imtihanı ağır olur bazen. Yaslanacak bir omuz ararız yakınımızda bizi anlayan. Hayat, geriye asla dönülemeyecek bir sûrette biz zaman ve mekânla kayıtlı olan fâniler için geleceğe doğru akıtılıyor tüm zaman ve mekânların Sahibi tarafından. Allah (cc), O' dur kudreti her şeye yeten. Geçen yıllar, sıkıntıyla geçmiş olsa bile yine de özlem duyuluyor o yıllara. Hayat gidiyor diye mi bu özlem? İnsan hayatta olmayı seviyor. Bu hayatın sona doğru gitmesini ve bir gün son bulmasını istemiyor. Sonlu bir hayata kalp razı değil çünkü. Dinle kalbini, duyacaksın. Biraz yalnız kaldığında anlayacaksın. Bazen yalnızlık iyi gelir. “Kalb, ebedü’l-âbâda müteveccih açılmış bir penceredir. Bu fâni dünyaya razı değildir." diyerek bu hakikate ışık tutar Bediüzzaman. Ey dost! Bu yazıyı okurken sen de sonsuzluğu düşün ve hakikat penceresinden bakarak kalp ve ruhunun sesini dinlemeye çalış veya benim gibi yalnız bir gece yürüyüşüne çık, kendini dinle, kalbini dinle, vicdanını dinle. 'Bir Gece Yürüyüşünde' başlıklı yazımızdan Yoldan Geçerken/ Mehmet Kazar 5 Ocak 2021
Bugün bile gittiğim her yerde benim için üzüldüklerini dile getirip,beni kıskananların zafer elde etmişçesine konuştuklarını anlattılar.Küçük kafalarıyla büyüklük taslayan,kendilerini tüm kuralların üstünde gören kendini beğenmişlerin hali görülmüş olmuş,buna benzer bir sürü gevezelik - insanın yüreğine bir bıçak saplayası geliyor;özgürlükten ne kadar bahsedilirse edilsin,ellerine geçen ilk fırsatta kendisiyle ilgili dedikodu yapan alçakları umursamayan kişiyi görmek isterim doğrusu;dedikoduların aslı yoksa ciddiye almamak kolay elbette.
Sayfa 69 - Türkiye İş Bankası
74 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
21 günde okudu
On İki Hayvanlı Türk Takvimi'ne göre Yalpağan Yılı'nda olduğumuzun şerefine değerli arkadaşım Emre Bozkuş tarafından hazırlanan Fantastik Öykü ve Resim Seçkisine hoş geldiniz! Hazırladığı öykü ve resim seçkisine ad vermede yerli bir ad yerine Yerdeniz serisindeki yalpağanın adı seçerek Ursula Kroeber Le Guin'in eserlerine olan
ORM 1 Fantastik Öykü ve Resim Seçkisi
ORM 1 Fantastik Öykü ve Resim SeçkisiKolektif · Metinlerarası Yayınları · 20243 okunma
Reklam
Ya Rabbi! Sonsuz şükürler olsun, yeni bir güne uyandırdığın için. Sonsuz şükürler olsun, verdiğin sonsuz nimetlere. Sonsuz şükür bize göz aydınlığı olarak verdiğin çocuklarımız için. Onları bize emanet ettin. Sen onları muhafaza et, koru. Bizi onlarla imtihan etme. Onları açık, gizli her türlü günahtan muhafaza et. Onları kitabını rehber
128 syf.
·
Puan vermedi
·
3 saatte okudu
Kadın Ve Düşünceler
Kadın hareketinin belki de en net bir şekilde dile getirildiği ve bu alanda önemli kitaplardan biri olma özelliği taşıyan Kendine Ait Bir Oda, Virginia Woolf’un kaleme aldığı, feminist yaklaşımın her ne kadar derinlerde irdelense de okumanın belki de en kolay olduğu kitapların başında yer almaktadır. Bu denli kolay okunup anlaşılmasının elbette
Kendine Ait Bir Oda
Kendine Ait Bir OdaVirginia Woolf · Kızıl Panda Yayınları · 037,7bin okunma
232 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Beklemek, ama ne için?
Hayal kurmak nedir? Umut etmek nedir? Bağlanmak nasıl bir duygudur, nereye götürür insanı? Dino Buzzati'nin en iyi romanı diyor arka kapakta. Okuduğum ilk romanı olduğu için bu konuya giremem, Ancak oldukça etkileyici bulduğumu söyleyebilirim. Teğmen Drogo'nun bekleyişi ve bu bekleyişin faturası demek bir cümlelik bir özet olabilir belki bu roman için. Ancak 30 yıllık bir süreden bahsediyoruz, dile kolay. Otuz yılda ne umutlar yeşerir, ne hayaller gerçekleşir, neler olur neler... Ancak Drogo için bu geçerli değil maalesef. Vazgeçmenin alternatif maliyetine katlanma korkusu mu, gurur mu, beklentilerin gerçekleşmeyeceğine olan kaba önyargı mıdır bilinmez, teğmen Drogo yıllar içinde binbaşılığa yükselir yükselmesine ama sıradan biri olmak laneti çepeçevre sarmıştır onu. Boşa geçen yıllar, gerçekleşmeyen hayaller, ziyan edilmiş bir hayat... işte size Drogo'nun öyküsü. Son anda kuyruğu dik tutması övgüye değerdi ama. Sıradanlıktan sıyrılıp yapayalnız kaldığı bir dünyaya kahraman bir asker olarak veda etti. Çıkarılacak dersler sunan bir roman bu. Ben kendi adıma payımı aldığımı düşünüyorum. Aldığımız ya da almaya çekindiğimiz kararlar bakalım neler getirecek. Zamana bırakmadan okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum. Okuduktan sonra benim keyfim kaçtı ama size keyifli okumalar...
Tatar Çölü
Tatar ÇölüDino Buzzati · İletişim Yayınevi · 201813,1bin okunma
Evvela okuyucum; bunlar hikâye değil tarihtir. Jacques'ın edepsizliklerini anlattığın zaman kendimi Tiberius'un hovardalıklarını anlatan Suetonius'dan daha suçlu bulmuyorum. Zaten Suetonius'u okursanız onda hiçbir kabahat balmazsınız. Neden Catullus'u, Martialis'i Horatius'u, Juvenalis, Petronius'u okurken
Sayfa 209Kitabı okudu
Samle Çağla yazdı... MEHMET BİNBOĞA’NIN, “ŞİİRKENT'İN NARÇİÇEĞİ” ADLI ROMANI HAKKINDA BİR İNCELEME DENEMESİ...Samle Çağla Mehmet Binboğa'nın geçen yıl birinci cildi yayımlanan "Efelya" seri romanının ikinci cildi, "Şiirkent'in Narçiçeği" adıyla İzan Yayınlarından çıktı. Kitabın kapak dizaynı, Efelya'da
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.