Bu kitap aslinda hem cok kisa -herseyin özünü barindirdigi ve anlattigi icin- hem de cok uzun -upuzun bir macera olan insani sayfalarca anlattigi, cozumledigi icin- anlatılabilecek bir kitap. Arindiriyor, gecmisle baglari (olumsuz anlamdaki) zayiflatiyor, zehri akitiyor, acıyı hafifletiyor, hatta dindiriyor. Basit ve acıtıcı olan gerçeğin dünyasına daldırıyor bizi. Cikmanin yollarini ve iyilestiginizdeki yasayacaginiz güzellikleri, iyilesenlerin veya iyi olanlarin gözünden anlatiyor, heveslendiriyor, guclendiriyor, kuvvet veriyor. Gerçekten özümseyip anladiginiz, kitabi GERÇEKTEN okuduğunuz zaman yeniden yapılandırılmış, fabrika ayarlarıniza geri dönmüş olabilirsiniz. Bende bu etkiyi yaptı. Belki ilk okuyusunuzda bu etkiyi hissetmeyecek -ya da daha önce okuduysaniz hissetmemis- olabilirsiniz, bunun sebebi de “gercekten özümseyerek- okumamış olmanizdir, zira gecen yıl okudum, ve bu hissettiklerimi hissetmedim o zaman. Biraz öylesine okumuşum, siradan bir kitap gibi, biraz begenmis, biraz etkilenmisim. Haksızlık etmisim. Hakkını verememisim. Cok değerli, çok. Açıp açıp okuyun, kendinize iyilik yapın. Yazara hürmetle..