Öhöm, öhöm. Merhaba! Ben son birkaç yıldır ağlama yetimi kaybetmiş olsam da -hayatım kitaplardan daha acı olduğundandır🚬- şimdi bahsedeceğim kitaplar bana Sago'lu şarkı açtırıp duvarın desenlerini izlettirdi. Şunu da söylemeden geçemeyeceğim sayın
Straylights'nin kaleminden çıkan Necmi'nin İstanbul Gezisi, daha okumadım ama en duygusalı oydu... Neyse konuyu fazla uzatmayalım. Karşınızda en duygulandığım kitaplar:
1)
Stefan Zweig okumayan bir insanın bile okuduğu başarılı bir yapıt.)
8)
Genç Werther'in Acıları
(Ben bu kitabı okumaya beden dersinde, haliyle dışarda başlamıştım. Yağmur yağıyordu. İlk başata pek aldırış etmedim. Sonra yağmurla karışık dolu yağdı. Okula girdik. Bir velinin yüzü, eli kıpkırmızıydı. Bu da böyle bir anı. Fazla sorgulamayın. Werther'in çok kastığını düşünüyorum ghjfdklfg şaka)
9)
İçimdeki Müzik
(Bu kitap güzel de ağlatmaz, eğer çıtkırıldım biriyseniz olabilir.)
10)
Şeker Portakalı
(Ya bu kitabın da en duygusal kısımları yırtılmıştı be, belki bu yüzden ağlamamışımdır.)
11)
Sadako ve Kağıttan Bin Turna Kuşu
(Bu kitap güzel. Ama nasıl diyim, etkileyici bir üsluba sahip değildi. Öğretmenim bundan sınav yapmıştı. Belki o sınavdan düşük aldığım içindir...)
12)
İnsanlığımı Yitirirken
(Bu kitabı, hayatım Yoçan'kinden daha kötüyken okumam benim hatamdı.)
13)
İnsanlığımı Yitirirken; Meursault'ta da biraz Teoman, biraz Nejat işler var gibiydi.)
14)
Beyaz Gemi
Sondan söyleyeyim, ben bu kitapların hiçbirinde ağlamadım. Eğer benim gibi öküzseniz büyük ihtimalle sizde ağlamazsınız.
NOT: Okudukça buraya ekleyeceğim.
·
2 artı 1'leme
·
130 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.