Bir yanda şaibeli yollarla elde edilmiş, nesilden nesile aktarılan zenginlikler ve bu servete sahip olarak doğan bebekler, diğer yanda hayatını servet sahiplerine hizmetle geçiren, bu durum kendilerine varoluş gayesi olarak dayatılan insanlar... Gerçekliğin olağandışı bir kurguyla sunulduğu eserde toplumdaki ekonomik eşitsizlik, sınıflar arasındaki uçurum ve yoksulluk Vonnegut’un kendine has üslubuyla ironik bir biçimde gözler önüne seriliyor. Yazar, toplumda gereksiz olarak görülen, kendi hallerine bırakılmış alt sınıftan insanları farkeden ve önemseyen Bay Rosewater’ın mevcut düzeni koruma çabasıdaki babasıyla mücadelesini aktarırken aynı zamanda okurun pek çok şeyi sorgulamasına da yol açıyor.