Bi'yerde Sadık Hidayet'in ölümü anlatan bir yazı okuyup, altında da bu kitaptan uzun bir alıntı görünce kendisini merak ettim.
Kitap rahat okunuyor, gayet akıcı fakat yazarın içerisinde bulunduğu bunalım-depresyon bu kitaba gayet güzel aktarılmış.
Ölümden, kendi hayal dünyasından, paranoyak hal ve hareketlerinden bi'yere geçemiyorsunuz. Sembolizmi ve mistik havasını yazar iyi aktarmış kitabına. Büyük ihtimal kendi içerisinde bulunduğu ruh hali ona bunları yazdırmış. İyi kalpli olmanın bedelleri mi demeliyiz acaba?
Süt annesinin karısıyla evlenen kahramanımız, bi'türlü gerektiği ilgiyi görememiş.Bi'vakit yatakta uzanırken,babadan kalma olan şarabını içirtince ölümü gerçekleşiyor. Ondan sonrası zaten hayalle gerçek arasında,kendi düşünceleri içerisinde kaybolmayla devam ediyor.
Yazarın beni etkileyen tarafı;Paris'te gazlı bir ev bulup, gaz vanasını açıp, gayet düzenli bir şekilde giyinip-temizlenip tüm hazırlıklarını yaparak intihar etmesi.
Yayınlanmayan tüm eserlerini de imha etmesi..
İyi okumalar.