Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bütün Eserleri 4

Şafak

Sevgi Soysal

En Eski Şafak Yorumları ve İncelemeleri

En Eski Şafak sözleri ve alıntılarını, en eski Şafak kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.

Puan

8.310 üzerinden
147 Kişi · 25 İnceleme
229 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Şafak
Şafak, karanlığın aydınlığa  hem en yakın olduğu hem de aydınlıktan sıyrıldığı en koyu vakti. Suçun suçsuzlarda arandığı, ast-üst ilişkisi içinde emirlere uyup vicdanın bir tarafa saklandığı, düzenin kanundan bağımsız işlediği bir dönem. 12 Mart yıllarını gören bir yazarın kaleminden çıkmış kurguyla karışık gerçekleri. Yoksa kurgudan soyunmuş
Şafak
ŞafakSevgi Soysal · İletişim Yayınları · 2012483 okunma
229 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Eser tam bir sıkıyönetim 12Mart romanı. Özellikle bu dönemi merak edip bu döneme ait romanları araştıranlar için ilk sıralarda olmalı. Esermüç bölümden oluşuyor:Baskın, Sorgu ve Şafak. Tam da adı gibi önce kahramanımız Oya tesadüfen bulunduğu bir evin basılmasıyla gözaltına alınıyor, somra sorgu ve gözaltında Şafak bekleyişi. Romanda 12 Mart olaylarını, darbeyi,sıkıyönetimi, ülkenin o yıllardaki kaotik durumunu net olarak görmenin yanısıra benim için daha ilgi çekici kısmı tüm bunları KADIN olgusu ettafında işlemesiydi. Mesela sorgu için bekleyen Oya’nın adet ağrısı çekerek pamuk bulabilir miyim telaşına düşmesi tam olarak yaşanan her ne olursa olsun kadının fizyolojik ve psikolojik travmalarının erkekten farklı olduğunu yansıtıyordu. Politik romanları, dönem romanlarını sevenlerin çok beğeneceğini düşündüğüm tipik bir Sol gözüyle darbe romanı. Oldukça yanlı bir tutumla Sevgi Soysal’ın kendi görüşlerini , anılarını ve yaşadıklarını da içeren bir kitap. Dil açısından değerlendirecek olursam: bilinçalışı, iç monolog ve iç diyalogların çokça kullanıldığı teknik manada başarılı bir eser. Fakat tüm bunlara rağmen çok zor bitirdiğim,okurken sıkıldığım da doğrudur. Hem o dönemin kasvetini taşıması hem bilinçalışı gibi okuru zorlayan tekniklerin olması hem de fazlaca yanlı olması beni zorladı.
Şafak
ŞafakSevgi Soysal · İletişim Yayınları · 2012483 okunma
Reklam
229 syf.
·
Puan vermedi
·
24 saatte okudu
Çok değil bundan 48 yıl öncesi... 12 Mart’tan sonra yaşananlar, bunların insan psikolojisine nasıl yansıdığı, çıkar ilişkileri, kaybetme korkusu... Öyle bir dönem düşünün ki çocukların üzerindeki etkisi oyunlarına bu şekilde yansıyor... “Teslim ol!” “Kimsin len!” “Sıkıyönetim.” “Tabancayı nerden kopturdun?” “Teslim ol len, anarşik!” “Şuu baa virse bir!” “Kıpırdama len! Hakkat tabanca bu!” “Essah mı? Vursaa!” “Essah vallaa. Amcam getirdi.” “Amcan pulis mi?” “Yok len, anarşik... Deniz Gezmişgil’le Yılmaz Güneygil’in dostu. Bu tabancayı onlar virmiş.” “Yok deve.” “Yalan diyel lan! İnanmazsan gel de Mustafa Amca’ma sor.” (s.58) Oya karekteri, Adana’da sürgündedir. Hüseyin’in davetiyle ilk kez Ali’nin evine misafir olur ve olaylar bundan sonra başlar. “Tekmeyle açılan tahta kapı, içeri dolan sivil polisler, basılan ev, ev halkı, kendisini merkez yapmaya alışmış bir ‘Ben’in çevresinde döne döne uzaklaşır.” Karakola götürülen Oya, Ali, Hüseyin, Mustafa, Zekeriya ve Ekrem. Başlarına neler geleceğini beklerken kendileriyle ve birbirleriyle yaşadığı çatışmalar. Oya bekleme süresinde cezaevinde yaşadıklarını hatırlar ve o dönemin yaşanan acılarını gözler önüne serer. Kadın psikolojisini ve özellikle o dönemi başarılı bir şekilde yansıtmış. Her ne kadar okuduklarımızın kurgu olduğunu varsaysak da Sevgi Soysal cezaevinde şahit olduğu gerçekleri de romanına başarılı bir şekilde yansıtmış. Keyifli okumalar...
Şafak
ŞafakSevgi Soysal · İletişim Yayınları · 2012483 okunma
229 syf.
·
Puan vermedi
sorgu ve işkencenin insan üzerinde bıraktığı tahribatı zavallılığı, ölümün o an en büyük arzu olduğu, bireyin kendine dönüklüğü görülüyor. özgürlüğün bir mekana taşınamadığı,kişinin yanında taşıdığı bilincin, hafızanın yüklüğüyle yaşamla evdeşliği ilerliyor. Kimlik varlığının yok edilme arzusunu, Kadının aile, toplum kurallarında uyma, boyun eğme olarak ileriye gidememesi, başkaldıran kadının dışlanıp, terk edilişini görüyoruz
Şafak
ŞafakSevgi Soysal · İletişim Yayınları · 2012483 okunma
229 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Yazarin kalemini sevdim. Yirmi dört saatten daha az bir zaman dilimini yazmis 300 sayfa. Geri dönüşler, ic monologlar vardi ve bunlar kitabi sıkıcı olmaktan kurtariyordu. Olaya gelirsek, o günlerin sıkıntısını yansitmasi bakimindan basariyla ele alınmıştı. Sevgi Soysal'i pek sevdim. Diger eserlerine de okumak istiyorum
Şafak
ŞafakSevgi Soysal · İletişim Yayınları · 2012483 okunma
229 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
“Gecekondu asıllı evin kapısı, dışardan hoyratça vurulan tekmeyle açılıverdi. Basmadan yastıklar ve örtüyle divana benzetilmiş kerevetin ucuna ilişmiş olan Oya, gecenin başından beri sürüp giden tedirginliğine bir neden buldu. Ne Hüseyin, ne Mustafa, ne ev sahibi Maraşlı Ali, ne ötekiler, ne de daha az önce konuklarının önüne yemek sinisi sürmüş olan Gülşah var sanki; sanki Oya, aslında iğreti bir konuğu olduğu ev içinin tek kişisi; kapının tekmeyle açılıvermesiyle, gece boyunca dışarıya açmayı beceremediği kendi kapıları da kapanıverdiler. Tekmeyle açılan tahta kapı, içeri dolan sivil polisler, basılan ev, ev halkı, kendisini merkez yapmaya alışmış bir ‘ben’in çevresinde döne döne uzaklaştılar.” 12 Mart romanları arasında farklı, ayrıksı bir roman. Yazar, kadın-erkek ilişkileri, evlilik, namus, sınıf çatışması, otorite, gücün orantısız kullanımı ve diğer pek çok konuya değinmiş. Şafak’ın bir diğer farkı işkenceyi anlatının merkezine koymaması olmuş. Sadece bedensel bir eziyet değil, tüm hayata yayılan ve neredeyse çaresizliğe karşı koymanın her halini bulmaya çalışan hayatların tümünü kapsayan bir eziyete direnme halini anlatmış.
Şafak
ŞafakSevgi Soysal · İletişim Yayınları · 2012483 okunma
Reklam
229 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Adana'da toprak bir ev, misafirleri ağırlamak için sevinçle hazırlanmış yer sofrası, ortalıkta koşuşturan çocuklar, kadınlar ve erkeklerden oluşan Çukurova'dan daha sıcak insanları ve bir tekme ile açılan tahta kapı... Bir zamanlar huzura açılan bu kapı, 12 Mart gibi bir tekmeyle savrularak huzursuzluğa açılır birden. O günler 12 Mart Sıkıyönetim günleridir. İnsanlar sürekli izlenir, düşünmek bile bir nevi suçtur. Hiçbir eylemde bulunmayan sadece düşüncede kalan fikirleri yüzünden asıl kahraman Oya(bence bu yazarın bizzat kendisi olabilir) , öğretmen Mustafa ve avukat Hüseyin komünistlikle suçlanırlar. Sorguda işkence, hakaretler,iyi-kötü oyunu ile çözülmekten, suçlu psikolojisi ile savunmaya geçmekten korkarlar, direnirler. Korku yerini, endişeye bırakır; ordan kalkar kuşkuya ordan keşkeye... Bu sürecin özellikle kadınların gözünden ele alınması kitabın en iyi taraflarından biri diyebilirim. Ve tüm bunlar 24 saatlik bir Adana gününde geçer ve biter... (Ayrıntıya girersek okunmak istenmeyebilir.) Oldukça yanlı bir tutumla ve sol bir bakış açısıyla, bir dönem cezaevinde de tutuklu kalan Sevgi Soysal’ın kendi görüşlerini , anılarını ve yaşadıklarını da içeren bir kitap diyebiliriz... Ülkemizin en karanlık dönemlerinden biri olduğu için ve çoğumuz o yılları yaşamadığımız için okunması gereken bir kitap. Yazar Sevgi Soysal'ın 1970'li yıllarda yakalandığı hastalık nedeniyle 40 yaşında vefat ettiğini ve geride yaklaşık 10 kadar roman bıraktığını söyleyerek okumanızı tavsiye ederim.
Şafak
ŞafakSevgi Soysal · İletişim Yayınları · 2012483 okunma
229 syf.
8/10 puan verdi
Yazarın okuduğum ilk kitabı . Sevgi Soysal , romanı oldukça sade ve sürükleyici bir dille yazmış .Romanda 60 darbesinin bireyler üzerindeki psikolojik etkileri üzerinde duruluyor.Zaman olarak bir günlük zaman dilimi var. Sevgi Soysal kitapta karşıt güçler arasındaki çatışmayı oldukça başarılı bir şekilde anlatmış.Olaylar Adana şehrinde geçiyor.
Şafak
ŞafakSevgi Soysal · İletişim Yayınları · 2012483 okunma
229 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Sevgi Soysal, feminizm ile tanıştığım zaman girdi hayatıma. Tante Rosa, Yürümek, Yıldırım Bölge Kadınlar Koğuşu derken şimdi de Şafak. Oya ile Sevgi Soysala baktım biraz ve ben kitapta en çok Oya'yı okudum. Sıkıyönetim dönemlerinde kadın olmayı, sorguda, işkencede ve hayatta kadın olmayı anlatıyor Sevgi Soysal. Yıldırım Bölge Kadınlar Koğuşu'nda anlattıklarına benzer kadınlık ve tutsak edilmiş kadınlık hikayeleri var burada da. Sadece mahpusluktan bahsetmiyor, mesela Oya, Adana'daki sürgünü bitip Ankara'ya döndüğünde de yaşayacağı tutsaklığı düşünüyor uzun uzun. Elbette sadece Oya yok kitapta. Öğretmen Mustafa, avukat Hüseyin, Maraşlı Ali ve diğerleri. Dilini ve anlatım tarzını sevdiğim Sevgi Soysal'ı tekrar okumuş olmaktan mutlu oldum.
Şafak
ŞafakSevgi Soysal · İletişim Yayınları · 2012483 okunma
25 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.