"Ah, çocukluk günlerindeki gibi mışıl mışıl uyumak! Dağdağasız, rahat uyku! "
Sayfa 47Kitabı okudu
En zoru, hem de iyisi çiftçilik. Ama suyun olacak. Yeterli toprağın olacak. Atın, öküzün, motorun, mazotun olacak. Hem de Hazine diye, kesinleşmiş karar diye, imar, ihya, icar diye, eciri misil diye sıkıntı vermeyecek bir hükümetin olacak. Bir devlet, baba bir devlet ki, herkesi evlat bilecek!
Sayfa 311 - Literatür YayınlarıKitabı okudu
- derler ki; Kudüs fatihi Selahaddin hutbededir. "in oradan" der bir grup, "Kudüs haçlı çizmesi altında incinirken sen orada, 'ben sultanım' diye hutbe veremezsin." o da boynunu büker, hutbe biter ve aşağı iner. sabah namazında Selahaddin bu defa mihraptadır. cemaate imamdır. kamet getirilir ve o, ilk tekbirden önce cemaate döner: "dün beni hutbede tenkit eden Kudüs'ün fatihleri nerede?" diye sorar. Kudüs'ün fatihleri nerede olacak, mışıl mışıl uyuyorlar..
Sayfa 248
Özlendi..
Ah, cahil çocukluk günlerimdeki gibi mışıl mışıl uyumak! Dağdağasız, rahat uyku!
Sayfa 51Kitabı okudu
JAMİLA
Gel yanımda uyu
Gün doğunca, ölüm batınca...
Gözlerin gözlerimde,
Nefesinde bir sıcakla,
Canıma baharlar açılınca...
Kirpiklerinde bir bardaklık sarhoş kadehi,
Gözlerinde sabah, akşam serseri haykırması...
Dudağının kızılına şehirlerin meydanları yanar,
Az daha konuşsan kalbimde yarılır, papatyalar akışır,
Utanma, aldırma, vazgeçme gel bir günde
Biliyorum Silivri soğuktur.. :)
Devlet başkanları, elini kolunu sallayarak bir ülkeyi yönetmemeli. Dünyayı bu hale getirenlerin , insanların canlarına okuyanların akşam başlarını yastığa koyduklarında masum bir bebek gibi mışıl mışıl uyumamaları gerek. Yaptıklarının bir bedeli olmalı..
Sayfa 39Kitabı okudu
Çok tuhaf bir yaratıktır insanoğlu, nice önemsiz nedenle korkunç uykusuzluklar çeker de, savaş arifesinde mışıl mışıl uyur.
Senin mışıl mışıl uyuduğun şu saatte benim içim kan ağlıyordu.
"Vah vah, ya bu zavallı çocuk? Bu masum yaratık?
Yatıyor sepetinde, mışıl mışıl uyuyor, hakkında dile getirilen o iğrenç kuşkulardan haberi bile yok."
Mukabele bi’l-misil, Devletler Hukuku’nda bile meşru bir hak.
Yabancı devletlerin silahlarıyla bizi hep arkadan vuran Ermenilerin katliamlarını ürpererek hatırlıyorum. Padişah İkinci Abdülhamid’e bombalı suikasti de Ermeni komitacıları planladılar. Büyük devletler Anadolu’dan çekilince veya cephelerde mağlup olunca, biz de Ermenilere karşı misilleme hareketlerine giriştik. Ben bunu tabii karşılıyorum. Yani Ruslar, Kars’a ve Erzurum’a saldırdıklarında onların silahlarıyla bizi içimizden vuran Ermenilere, biz bir deste çiçekle mi gidecektik? "Aman ne iyi ettiniz de bizi arkadan vurdunuz!" diye onlara alkış mı tutacaktık? Anadolu’da yaşayan ermeniler, zor günlerimizde bize hiçbir şey yapmadılar da, yakmadılar, yıkmadılar, öldürmediler de sonunda bizden bir ihanet mi gördüler? Biz sadece onların ihanetlerini cezalandırdık.
Sayfa 117Kitabı okudu
hasta yakını
uyuyor sevgilim
herkes her ayrılıktan sonra
bir yerde
birileriyle mışıl mışıl uyuyor
Sayfa 27 - 4. basım aralık 2021 everest yayınlarıKitabı okudu
“Bir baba tanırdım, yüzü gülmez, sert bir adamdı, ama kızının önünde diz çöker, ellerini ayaklarını öper, seyre doyamazdı. Kızı baloda dans ederken adamcağız beş saat aynı yerde gözlerini ona dikip hayran hayran seyrederdi. Kızının sevgisiyle aklını bozmuştu. Kızı eğlenceden sonra yorgun düşer uyur; babası uyanarak gider, mışıl mışıl uyuyan yavrusunu öpüp koklar, onu kutsardı. Kendisi yağlı elbiseyle gezer, kimseye zırnık koklatmazdı, fakat son parasını bile kızına harcar, pahalı hediyeler alırdı; beğendirince de sevincinden deli olurdu. Babalar, kızlarına daima annelerinden daha düşkün olur. Bazıları kızlarını evlerinde prensesler gibi yaşatırlar! Zannederim, kızım olsa kocaya vermezdim.
Sayfa 102Kitabı okudu
