Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Fatma Naz

Fatma Naz
@naz_fatma
408 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Kudretli, gökte hare hare ışık saçan, Güneş’in efendisi, titan Helios‘un, gösterişten en uzak, kolayca kandırılan ve oradan oraya dalgalarla sürüklenen kızı Kirke. Bir Tanrıça olmaya o kadar yakın ancak bir o kadar uzak. Tanrılar sizlere ne kadar uzak geliyorsa, Aiaie cadısı Kirke’de herkes kolayca bir şeyler bulabilir, sürgün edilmişlik,
Ben, Kirke
Ben, KirkeMadeline Miller · İthaki Yayınları · 202133,9bin okunma
Reklam
320 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Ben Onundum. O ise Herkesin...
Fransız yazar Alexander Dumas'ın (Fils) kaleminden çıkan imkansız bir aşkın hikayesi
Kamelyalı Kadın
Kamelyalı Kadın
. Dumas, Marie Duplessis’yle yaşadığı trajik aşk hikâyesini anlattığı Kamelyalı Kadın’la henüz yirmili yaşlarının başında edebî rüştünü ispatlamıştır. Önce okuru büyüleyen roman, yazımından kısa bir süre sonra tiyatroya uyarlanmasının ardından da
Kamelyalı Kadın
Kamelyalı KadınAlexandre Dumas (fils) · Martı Yayınları · 201217,7bin okunma
176 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
16 günde okudu
Farkedilebir Değişim..
Özellikle çocukluğumuzdan beri süre gelen “iyi insan olmak” mottosunun belki de hayatımızda en büyük baskıladığı durumlardan biri de şüphesiz ki evet-hayır diyebilmek ya da diyememek. Kitabı okumaya başlamadan evvel aslında bu kadar “bay evet” biri olduğumu düşünmüyordum. Hayır Diyebilme Sanatı isimli bu kitapta aslında gerçekten hayır demenin
Hayır Diyebilme Sanatı
Hayır Diyebilme SanatıMüthiş Psikoloji · Destek Yayınları · 202011,5bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
184 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Engin Gençtan'ın kaleminden İnsanlığa dair notlar..
Prof. Dr. Engin Gençtan'ın yaklaşık 40 yıl önce yazdığı insan olmak kitabı o zamandan beri güncelliğini koruyan ve kitapçıların en çok satanlar listesinden düşmeyen bir eserdir. Yazarın önsözünde belirttiği, bir ziyaretçisinin “Lütfen bizler için de yazın” ricasının üzerine ortaya çıkan bu eser, adından da anlaşılacağı üzere ziyaretçisinin
İnsan Olmak
İnsan OlmakEngin Geçtan · Metis Yayınları · 201923,1bin okunma
141 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
OKUYANIN VATAN HAİNİ İLAN EDİLDİĞİ ESER: SIRÇA KÖŞK..
"Niçin hep acı şeyler yazayım? Dostlar, yufka yürekli dostlar bundan hoşlanmıyorlar. ‘Hep kötü, sakat şeyleri mi göreceksin?’ diyorlar. ‘Hep açlardan, çıplaklardan, dertlilerden mi bahsedeceksin? Geceleri gazete satıp izmarit toplayan serseri çocuklardan; bir karış toprak, bir bakraç su için birbirlerini öldürenlerden; cezaevlerinde ruhları
Sırça Köşk
Sırça KöşkSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202056,6bin okunma
Reklam
126 syf.
·
Puan vermedi
·
17 günde okudu
Sonu İntiharla Biten Acı Bir Aşk Hikayesi..
Genç Werther'in acıları; mektup-roman niteliğinde, Dünya edebiyatında büyük yankı uyandıran bir eser. Aşkı, mutluluğu, hüznü, kederi çok yüksek boyutlarda yaşayan, oldukça duyarlı ve tutkulu bir ressam olan Werther'in Wilhelm'e yazdığı mektuplardan oluşmaktadır. Kitap Werther'in karşılıksız aşkını konu almaktadır. Bu kitabı okurken, çok farklı duygu karmaşalari yaşadım. Werther'de kendimi gördüm diyebilirim. Hepimiz hayatımızın belli dönemlerinde çok yoğun olsun olmasın bir karşılıksız aşk yaşamışızdır çünkü. Kitabı bitirdiğimde hala etkisindeydim bu yüzden de kitabı çok sevdim. Kitaptaki yoğun psikolojik tahliller, yazarın üslubu, duygusallığı okura çok güzel yansıyor bence. Kitabı bitirdiğim zaman kitap hakkında biraz daha bilgi edinmek için araştırma yaptığımda, Almanya'da bu romanın, o dönemin gençliğini etkisi altına aldığını ve birçok intihara neden olduğunu da öğrendim. Kitap zaten Werther'in intiharıyla son buluyor. Oldukça duygu yüklü ve insan yüreğine dokunan bir roman. Ben okurken keyif aldım okuycak olan herkese keyifli okumalar.
Genç Werther'in Acıları
Genç Werther'in AcılarıJohann Wolfgang Von Goethe · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021121,2bin okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Kitap arka kapağı şu cümlelerle başlıyor: “12 Eylül’ün gölgesinde boğulan bir aşk hikâyesi… Yaşamın kıyısında seyirci olmaktan öteye gidememiş bir erkek… Birbirinin ışığıyla kamaşan iki ayna arasında parçalanan bir kadın… Başkasının gözünde nasıl göründüğünü, iki günlük üzerinden anlatan deneysel bir çalışma.” Kitabın teması baya hareketli. Biraz
Suzan Defter
Suzan DefterAyfer Tunç · Can Yayınları · 202213bin okunma
559 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Bir klasik esere başlamak beni her zaman çok farklı duygulara sokar. Bilirim ki beni değişik karakterler, insanlar, duygular beklemekte. Yazarın farklı kitaplarını okumuşsam ve etkilenmişsem eğer güvenle yaslarım sırtımı kitaba. Okuyacağım her cümle hayatımın belli noktalarına dokunacak ve yüreğimin ritmini belirleyecek. Victor Hugo yine şaşırtmadı beni. Kitabın tümü, on bir kısa kitaptan oluşuyor. Çoğu klâsik eser gibi ilk başta düşük tempo, karakterlerin tanıtımı, mekanların tasviri, yaşanan yerin betimlemesi vs. başlıyor. Kitabın ilk 100-150 sayfası ara ara beni heyecanlandırdı, ara ara sıktı. Okurken acaba hep böyle mi devam edecek derken 200. sayfadan sonra kitap aşırı sarmaya başladı beni. Kitabı birçok açıdan tasvir edebiliriz. Esmeralda henüz bebekken çingeneler tarafından kaçırılmış, dünya güzeli bir kızdır. Küçük keçisiyle beraber meydanda dans edip şarkı söyleyerek geçimini sağlar. Tek amacı annesini bulmaktır. Quasimodo, karşılaşıldığında yüzüne tiksintiyle bakılan, kambur, yüzü buruş buruş, tek gözünün üstünde koca bir siğil bulunan, belki de dünyanın en çirkin yaratığıdır. Başpiskopos frollo, ona henüz bebekken yardım etmiş ve himayesine almıştır. Güzellikle çirkinliğin, saflıkla kötülüğün, merhametle acımasızlığın bir harmani olarak tasvir ediliyor kitap ve sonunda farklı bir trajediye dönüşüyor. Okurken sıkılacağınız yerler elbette olacak ama kitabın geneli aşırı güzel sarıyor. Okumak isteyenlere tavsiye ediyor ve keyifli okumalar diliyorum.
Notre Dame'ın Kamburu
Notre Dame'ın KamburuVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202232,8bin okunma
626 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Hiç Bitmesin Dediğim Bir Kitaptı...
Charlotte Bronte, Jane Eyre‘yi kadın yazarların dikkate alınmadığı 19. yüzyıl Victoria Dönemi’nde kaleme almış ve eseri kendi adıyla değil de bir erkek ismi olan “Currer Bell” takma adını kullanarak yayımlatmıştır. Bunun nedeni ise o dönemde erkeklerin, kadınlardan daha üstün görülmesi; aşk, evlilik, din ve ahlak gibi konularda halk üzerinde büyük
Jane Eyre
Jane EyreCharlotte Brontë · Can Yayınları · 202031,3bin okunma
456 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
Saldırgan,Sandy'nin boğazını iki kere kesmişti. Sandy, bilinci yerine gelince annesini 'uyandırmayı' denemişti. Dolaptan aldığı sütü içmeye çalıştığında süt boğazındaki kesikten dışarı akmıştı. Annesine içirmeye çalışmıştı ama 'susamamıştı' dedi. Sandy kanlar içinde annesinin çıplak cesedinin üstüne kapanmış bir halde
Köpek Gibi Büyütülmüş Çocuk
Köpek Gibi Büyütülmüş ÇocukMaia Szalavitz · Koridor Yayıncılık · 20177,4bin okunma
Reklam
375 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Emir'le Hasan; Kâbil'in Sultanları
Monarşi'nin son yıllarında Afganistan'ın Kabil şehrinde yaşayan, aynı süt anneyi paylaşmış iki çocuktur Emir ve Hasan. Aynı evde büyümelerine rağmen aralarında aşılamaz uçurumlar vardır. Emir ün sahibi, zengin bir adamın oğluyken, Hasan onların hizmetkârının oğludur. Bu ikili arasındaki dostluk bağı içinizi ısıtabilir. Azınlık olan Hazaralara mensup olan Hasan birçok zorbalık görmüştür. Koca yüreği ile her zaman dik durmuş kendisini ve dostu olan Emir'i korumuştur. Bu güzel dostluk Emir'in hayatı boyunca pişmanlık duyacağı ihaneti ile baltalanmıştır. Sovyetler Birliği'nin işgaliyle Emir'le babası topraklarını terk etmek zorunda kalmıştır. Lâkin Emir pişmanlıklarını toprakları gibi geride bırakamaz. Babası'nın Emir'e bıraktığı sır dolu geçmiş perdesi aralandığında, Emir'e bilinmezliğin yolu görünür. Bir başyapıt olan kitabı Emir karakterinin ağzından okuyorsunuz. Yazarın ilk kitabı olmasına rağmen çok başarılı, sade dili ve birçok ödüle layık görülmüş olması çok etkileyici ve güzel bir eser olduğunu belli ediyor. Sizde okurken benim gibi gözyaşlarınızın akmasına engel olamayacaksınız. Şimdiden keyifli okumalar dilerim
Uçurtma Avcısı
Uçurtma AvcısıKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2021164,9bin okunma
72 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Jack London’ın kaleme aldığı bu eser 1912 yılında London Megazine’de “Kızıl Veba” adıyla yayımlanmaya başlamıştır. Yirminci yüzyılda yaşayan Jack London, yaşadığı tarihten yüz yıl sonrasını yazmıştır. Kıyamet sonrası edebiyatın öncüleri arasında yer alan Kızıl Veba kitabı bir ihtiyarın, vebayı ve veba sonrası yaşamı torunlarına anlatması ile başlamaktadır. Kızıl Veba ülkeleri çökerten, milyonlarca insanı öldüren ve medeniyeti geriye götüren bir mikroptur. Amerikalı bir profesör olan bu ihtiyar nasıl olduğunu bilmeden bu salgından sağ çıkan nadir insanlardandır. 2013’te New York’ta ortaya çıkan bu hastalığın medeniyeti nasıl geriye götüreceğini bir çırpıda okuyacaksınız. Jack London yaşadığı dönemlerde herhangi bir salgına tanık olmamıştır fakat mikrobiyolojinin öncülerini ve bilimsel araştırmaları takip ettiğinden, kendini bu konularda geliştirip muhtemel geleceği kaleme almıştır. Okumaktan keyif aldığım kitaplardan biri oldu benim için. Çok güzeldi.
Kızıl Veba
Kızıl VebaJack London · Türkiye İş Bankası kültür Yayınları · 202032,5bin okunma
60 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 saatte okudu
“Bir adam kralın kapısını çalmış ve ona demiş ki, Bana bir tekne ver.” Bilinmeyen adaların kalmadığına inanılan bir dönemde, bilinmeyen ada arama cesaretine sahip bir adam ile böyle bir cesareti görüp hayatını değiştirebileceğine inanan bir kadının yolculukları böyle başlıyor. Yalnız ismi sizi yanıltmasın bu kitap Bilinmeyen Adanın Öyküsü ‘nü
Bilinmeyen Adanın Öyküsü
Bilinmeyen Adanın ÖyküsüJosé Saramago · Kırmızıkedi Yayınevi · 200923,2bin okunma
784 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Dostoyevski’nin hemen tüm yapıtları gibi Budala da Hıristiyanlık ve ahlâk çağrışımları, göndermeleriyle yüklüdür. Ama, öteki büyük romanları gibi Budala’yı da kalıcı kılan, dinselliğin ve ahlâkçılığın ötesinde, insanlığın en can alıcı soruları ve sorunlarını görülmemiş bir gözüpeklikle deşmesi, insanoğlunun böylesi sorular ve sorunlar karşısındaki nerdeyse tüm hallerini en karanlık kuyulardan ürkütücü bir sezgiyle açığa çıkarabilmesidir. Budala”nın kahramanı Prens Mışkin Ondokuzuncu yüzyılın “akıllı-aptal” tipinin en ilginç bir biçimde canlandırılmış örneğidir. Budala, güçlü duygularla gurur ve ahlak arasındaki çekişmenin alanıdır. “Budala”nın kahramanı Prens Mışkin, belki de dış görünüşte böyledir, ama aslında yaşadığı toplumun insanlarından çok daha üstün değerlere ve duyarlıklara sahiptir. Çifte aşk, Dostoyevski’nin romanlarında sık rastlanan temalardandır. Bunun en belirgini ise Budala’da işlenmiştir. Dostoyevski'nin kaleminden çıkan yine muhteşem bir eser okumanızı tavsiye ederim.
Budala
BudalaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201625,1bin okunma
56 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
Ölüm her insan için ürkütücü bir son. Hayatın bir gerçeği olsa da insanın yüzleşmekten korktuğu ve biraz da merak ettiği farklı bir boyut. Sadece kendi başımıza geleceği için değil, aynı şiddetteki kaygıyla, sevdiklerimizin başına gelmesinden de korkuyoruz. Aslında sihirli bir kelime ölüm. Bazen bitmeyen bir acı, bazen kaçış yolu, bazen de sonsuz bir özlem ve en değerli olanın kaybedilişi… Kim ne anlam yüklerse, daha doğrusu kimin karşısına nasıl çıkarsa, ölüm o oluyor. Émile Zola, bu eseriyle daha önce kimsenin dokunmadığı ama herkesin bildiği ölümü farklı izlerle ölümsüzleştirmiş. Edebiyatta doğalcılığın kurucusu olarak kabul edilen Zola, gerçeği süslemeden, çirkinliklerini gizlemeden ve özel kahramanlar da yaratmadan eserlerini ortaya çıkarmış. Ölüm gerçeğini en doğal ve sahici yönleriyle romanında işlerken, okuru kendi bakış açısıyla farklı boyutlara taşımış. Ölümü, her kesimin ortaklaştığı ve toplumsal sınıf farkının yok olduğu tek mecra olarak düşünebiliriz. Ancak tutulan yas, değil sınıflar arasında, her bireyde bile farklılıklar gösteriyor. Zola, yaşamı ve ölümü yeniden sorgulamamız için bize bir fırsat sunmuş. “Ölüm gerçek, ölüm döşeği tabut, cenaze ortak, yas bireysel… Peki ölüm herkesi eşitler mi?” diyerek, okuyucuya hayat ile ölüm arasında, yeni ve soluksuz bir sayfa aralamış. Gayet akıcı, sade bir üslupla kaleme alınmış ve çok gerçekçi olan bu kitap okunmayı hak eden kitaplar listesinde yer almalı. Keyifli okumalar
Nasıl Ölünür
Nasıl ÖlünürEmile Zola · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202215,5bin okunma
60 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.