Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bilgili ve inançlı bir gençlik olmadan günümüz istilasını durdurmak mümkün değil. Genlerimizle dahi oynamaya çalışan bir zalimin karşısında en az onun kadar bilgili ve birlik içinde olmamız lâzım.
Sayfa 91 - Erol YararKitabı okuyor
1060.18.Ocak • Şii Büveyhi ordularının yenilgiye uğratılması, Sultan Besasiri’nin yakalanarak öldürülmesi ve Şii Büveyhoğulları Devleti’nin varlı­ğına kesin olarak son verilmesi.
Reklam
Alan değil veren el olmalıyız. Yeni neslimizi hakkı tutup kaldırma yönünden şuurlandırmalı ve borçla değil kendi kaynağımızla kalkınma modelini öğretmeliyiz.
Sayfa 91 - Erol YararKitabı okuyor
Bize düşen önce evimizin içini temizlemek, hem hainlerden hem de ürünlerden. Bir ürün alırken kimi beslediğimizi iyi düşünelim. Boykot, günümüzün en etkin araçlarından biri ama tek başına yeterli değil.
Sayfa 91 - Erol YararKitabı okuyor
Bir gönül üşümesi bu Isınmak için eğildiğin ocak külüyle boğuyor seni
Mustafa Suphi ve Yoldaşlarının Katli
[...] Mustafa Kemal, Suphi ve beraberindekileri Ankara'da istemediğini Karabekir'e kesin olarak iletti. Kars'ta resmi törenle karşılanan grup, daha önce planlandığı gibi Ankara'ya değil Erzurum'a yönlendirildi. Bunun üzerine Karabekir ve Erzurum valisi Hamit Bey, heyete karşı bir 'halk tepkisi' tezgâhlayarak yolculuk güzergâhlarında çeşitli hakaret ve saldırılara uğramalarını sağladı. İkili bir yandan güzergâhtaki yerlerin mülki amirlerine heyete kalacak yer ve yiyecek verilmemesi konusunda emirler gönderiyor, bir yandan da Suphi'ye güvenlik konusunda güvence veriyordu. Suphi ve beraberindekiler, ('Onbeşler') son olarak 28 Ocak gecesi Trabzon'dan bir tekneye bindirildiler. Daha sonra onlara yaklaşan ikinci bir teknedeki tetikçi kayıkçılar kâhyası Yahya tarafından öldürülüp Karadeniz'e atıldılar. 15'lerin katliyle ilgili olarak şimdiye kadar farklı iddialar ileri sürülmüş, olaydan Ankara hükûmetinin, Bolşevik yönetiminin, İttihatçıların ya da şahsen Yahya Kahya'nın sorumlu olduğu söylenmiştir. İttihatçıların sorumluluğuna dair iddialar ciddiye alınabilecek türden olsa da, suikast büyük olasılıkla Ankara hükûmeti tarafından düzenlenmişti.
Sayfa 186 - Mustafa SuphiKitabı okuyor
Reklam
Daha önceki çalışmalar da yaban arılarının insan yüzlerini tanıyabildiği ve karmaşık görevleri yerine getirebildiğini ortaya koymuştu.
Yanan Ormanlarda Elli Gün
Mağarada hayvanların yeri ayrıdır.As. kerden önce hayvanlarla beraber yatardık.Askerden sonra ben bu duvarı ördüm.Öteki mağaralarda hayvan duvarı yoktur.Öteki köşede de gene tavandan bir metre aşağıya kadar örülmüş duvar var.Buradada saman yığınları var.Mağaranın sağında ocak taşlarıyla örülmüş bir ocak…Solda su pınarı.Pınarın suyu kirli ve yosun bağlamış.Su istedim.İşte pınarın suyu bundan iyi su olur mu?Başka su yok mu .Var bir çeşme çok uzak.Ona bizim mağaraya giderken gideceğiz.Onlar pınarın suyunu alışkınız diye içtiler.Ben içmedim.Köylüler su içmek için hep buraya gelirler.Su içmek için gelen köylüleri görürsen fermana geçirirsin. Birazdan buraya kıllı adamlar gelir. Yalnız olsaydın korkardın.Kadınlar bir bir deri bir kemiktiler.Yüz binlerce yıldan beri insanlara yuva olmuş mağaralar.Bu mağaralardan nice hayat,nice macera,aşk,sefalet,kıskançlık,dostluk,düşmanlık gelip geçmiş.Nice kadın burada doğurmuş,nice burada gerdeğe girmiştir.Hala da devrimizde bir kısım insanların inanılmaz sefaletlerine,değişmez yaşayışlarına yataklık ediyor.İlk hayvanları mağaraya sokmuş ve lerine arkadaş etmişler.Sonra kabinlere çoğalmalar, azalmalar,mağarasını başkasına kap. yormamak içinsavaşanlar
Sayfa 66 - YkyKitabı okuyor
Dr Vopson'ın daha önce gerçekleştirdiği araştırmalar da evrenin temel yapı taşının bilgi olduğunu ve bilginin fiziksel kütleye sahip olduğunu öne sürüyor.
6 Ocak günü, Jean de Troyes'un dediği gibi Paris halkını ayağa kaldıran, evvel zamandan beri bir arada kutlanan Krallar Günü ve Deliler Bayramıydı.
Reklam
Adana'nın kurtuluş günü olarak kabul edilen 5 Ocak Kurtuluş Törenleri yaklaşırken günler öncesinden büyük bir heyecanla mücahit kıyafetini temizletip hazırlayan, kılıcını, silâh ve madalyasını parlatıp, atına binerek kurtuluş törenlerine katılan Gani Girici, sevinç, gurur ve heyecan duyar sanki Milli Mücadele günlerini yeniden yaşardı.
Abdülgani Girici (1901-1989)Kitabı okuyor
"Çelik tanrısına selam olsun!" Hephaistos'tan söz ettiğini düşündüm. Metallere, ateşe ve volkanlara hükmeden Yunan tanrısı Hephaistos, klasik tasvirlerinde ocak başında bir demirci olarak betimlenir.
Kendi ahlaksızlıklarıyla yüzleşenmeyen aciz erkekler, kadın bedeni üzerinden ahlakçılık yapıyorlar.
Eril tahakküm kadının gelişmesine, özgürleşmesine, söz sahibi olmasına engel oluyor. Çünkü bir şekilde kadının gücünden korkuyor. Çünkü kadın boyun eğmediği, kurallara uymadığı, devrimci, isyankar, üreten, değiştirip dönüştüren yanıyla ortaya çıktığı sürece, kurulan ataerkil düzenin temelinin sarsılacağından korkuyorlar.
Sana ev mi yoktu, ocak mı yoktu; Afşın'ım, yürek mi, dudak mı yoktu; Topraktan başka bir kucak mı yoktu Ki gidip yerleştin mezarlıklara! Ben de başlasam mı hazırlıklara?
Sayfa 113
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.