Masum halkımızın yürekleri üzüntüyle dağlandı. Hayattaki tek umudumuz, bir saldırı daha gerçekleştirilmesi ve kaybedilen toprakların geri alınmasıydı. Her şeye rağmen, bazı insanların hala bu anın tadını çıkardığını görüyordum. O noktada, içinde bulunduğumuz mücadelenin sadece vatanımıza sadakat meselesi olmadığını anlamaya başladım; ülkenin yaşadığı en karanlık anlarda bile bu ulusal gayret, çıkarlara ve inançlara dayanan başka bir çatışma tarafından asıl amacından saptırılabiliyordu. Haziran 1967 Savaşı, bir Arap ulusu için yenilgi demekken, başka Araplar için zaferdi. Hem çeşitli tatsız gerçeklerin üzerindeki örtüyü çekip almış hem de sadece Araplarla İsrail arasında değil, Arapların kendi aralarında da geniş çaplı bir mücadelenin başlamasına neden olmuştu.
Sayfa 34 - Kırmızı Kedi Yayınları
demirel'in israil politikası;
Türkiye 1967 Arap-İsrail Savaşı'nda tarafsız kalmış ve ABD'nin yakıt veya malzeme ikmali yapmak için üslerini kullanmasına izin vermemişti. Demirel hükümeti, Arap devletleriyle bir araya gelerek İsrail'i “saldırganlıkla” kınamayı kabul etmemiş olsa da, BM'nin İsrail'in savaş öncesi sınırlarına çekilmesi yolundaki 242 sayılı kararını desteklemişti.
Sayfa 177Kitabı okudu
abd, bm ve dünya barışı(!)
1945'ten bu yana, Kore Savaşı (1950-1953), Vietnam Savaşı (1957-1975), Arap-İsrail Savaşları (1967-1973, 1982, Basra Körfezi Savaşları (1991-2003), Suriye Savaşı 2011-?); insanlık tarihine meraklı olanlar tarafından sayılabilirler. Halbuki II. Dünya Savaşı'ndan sonra, Dünya'nın çeşitli yerlerinde 150 ila 160 arasında savaş çıktığını pek az kimse bilebilir. Ve bu savaşlar, 200'e yakın üyesi bulunan Birleşmiş Milletler'in altmışından fazla üyesi tarafından yapılmıştır.
1945’ten sonra geçen süre içerisinde yaklaşık 7.200.000 askerin öldüğünü; yaralıların, sakat kalanların ve işkence görenlerin bu sayıya dahil olmadığı da bilinmez! I. Dünya Savaşı'nda öldürülen askerlerin sayısı bunun pek az üstündeydi: Yaklaşık olarak 8.400.000'di. Bu durum, 1945'ten sonra, I. Dünya Savaşı'nın hemen hemen bir yenisinin daha yaşandığını göstermektedir.
1945 ile 1990 arasında geçen 2340 hafta içinde, Dünya sadece gerçekten savaşsız üç hafta yaşamıştır. Bu nedenle, 1945'ten bu yana geçen yılları “Savaş Sonrası” çağı olarak nitelemek trajediyle alay etmek olur.
Sayfa 11Kitabı okudu
Arap dünyası için cehenneme iniş, 1967 Arap- İsrail savaşıyla değil 1948 İsrail'in kurulmasıyla başlamıştı. Hatta otuz yıl daha geride, 1.Dünya Savaşı'nda İngilizlerin Albay Lawrence aracılığıyla Mekke Şerifi'ne vaat edilen Arap krallığını kurulma fikrinden vazgeçmeleriyle...
Sayfa 76Kitabı okudu
"Araplar açısından 1967 Savaşı tam bir yıkım olmuştu. Nasır'la birlikte dalgalanmaya başlayan Arap Gururu bayrağının direği devrilmişti. İsrail bu savaşta 777 askerini kaybederken, Arapların kaybı 15 bini bulmuştu. Cephede ölenlerden biri de Nasır efsanesiydi."
Sayfa 248 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Zafer, Allah katındandır.
1967 yılında Sovyet eğilimine sahip Arap rejimlerinde hâkim olan anlayış, zaferi Sovyetlerden beklemek şeklinde tezahür ediyordu, Allah’tan değil. O zaman yüce Allah Arap rejimlerini İsrail’le giriştileri savaşta kendileriyle ve Sovyetlerle baş başa bıraktı.
Böylece savaş, İsrail’le barış yapmakla, ilişkileri normalleştirmekle, İsrail’le diplomatik ve ekonomik İlişkiler kurmakla sonuçlandı.
2006’daki savaşta ise, Hizbullah’ın tek dayanağı, güvencesi ve umudu yüce Allah’tı. Bu yüzden Allah, Hizbullah’ın üzerine yardımını indirdi.
Zafer, yalnızca mutlak güç ve hikmet sahibi Allah katındandır. (Al-i İmrân,126)
Andolsun, sizler güçsüz olduğunuz hâlde Allah, Bedir’de size yardım etmişti. (Al-i İmrân,123)
IKI DARBE ARASINDA TÜRK DIŞ POLITIKASI 1971-1980 HÜNER TUNCER
Dört Arap devleti ile İsrail arasında yapılan ve "Yom Kippur Savaşı" olarak da anılan bu savaş, 6-26 Ekim tarihleri arasında gerçekleşti. Bu savaşın temel özelliği, Arap devletlerinin, artık İsrail devletini ortadan kaldırmak için değil, 1967'de bu devletin işgal ettiği toprakları geri almak için savaşıyor ve ilk kez İsrail karşısında başarı kazanıyor olmalarıydı (syf87)