Ortadoğu'nun tarihine dair insanı hayrete düşüren, birbirinden ilginç binlerce anekdot var. Söz konusu bölge üç semavî dinin izini taşıyan topraklar olunca yaşananlar çok daha farklı bir boyuta evriliyor.
Olaylara çok yönlü bakarak bölgenin siyasî tarihindeki çarpıcı kısımları 20 bölümde ele alan Taha Kılınç, Ortadoğu'yla ilgili gerçekçi ve makûl bir bakış kazanmamızı hedefliyor. Bu durum bazen canımızı sıksa da bu topraklarda kurulan boş hayallerin çabuk yıkılmaya mahkûm olduğunu okudukça daha da iyi anlıyoruz. Kitabı bitirip kapağını kapattığımda bölge ülkeleri, günümüzdeki ilişkileri, çekimserlikleri ve 'süpergüçlerin' mücadele sahası olmalarını daha iyi anladığımı düşünüyorum.
"Bölgenin ve dünyanın bütün ülkeleri bu dar karenin içine girmeye ve burada etkili olmaya çalışırken, bölgenin sakinlerine sadece olayları izlemekle yetinmek ve nesne olmayı kabullenmek yakışmaz." diyor Taha Kılınç. Müslümanların bu toprakların dününe, bugününe ve yarınına dair kayıtsız kalmaması, yaşadığı coğrafyayı yakından tanıması adına okunması gereken kitaplardan yalnızca bir tanesi..