Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gülhan

Sabitlenmiş gönderi
Seni bir yere ait kılan ne?
Sayfa 138 - KetebeKitabı okudu
Reklam
Anladım, her yol kendime vardı Bendeki mevsim kışı savardı Ben yeşil yaz bakışını severken Bana niye karlar yağardı? open.spotify.com/track/1skbqCSkk...
İnsana karşıdan bakan bir göz lazım, kendine çok yakından bakmak hem kendini çok büyük görmene yol açarak her yalnız gibi kendine tutkun birini ortaya çıkarır, hem meseleyi çok büyük görerek kendini aşırı zemmederek gene uzağa ve tuzağa düşmene sebep olur, bırak karşındaki görsün, karşına teslim ol, maksat yol almak değil mi…
Sayfa 234 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İnsan bir evi olsun diye evleniyor sonra o evde bir odası, bir kûşesi bile olmuyordu ne tuhaf.
Sayfa 219 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Derdini bilmeyen dertten azad olmuyordu elbet, derdi başka yerde arıyordu ve bulan yoktu, kabahat de dünyaya ve boşluğa beyhudeliğe haksızlığa kesiliveriyordu kolaylıkla. Ama insan yine azad olmuyordu.
Sayfa 211 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
...Allah hiçbir şey vermediğine genelde teselli verirdi.
Sayfa 192 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Zaten hayat, onlara vakit gelmemişken anlatılanlar, vakti gelince de yaşananlardı.
Sayfa 180 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Yavaş yavaş insanları tanır oldukça insandan korkunun bir strateji olduğunu, stratejik olarak ancak korkulacağını, insanın insan foyası dökmede mahir olamayacağını çünkü bildiğinin ve foya diye yapıştığının gerçeğin yüzde biri etmediğini artık görüyor, biliyordu. İnsan foya dökerken bile kendi foyası içindeydi. İnsanın foyasını anca Allah dökebilirdi, başka biri foya döktüğünü sanırken başka bir grup insan için yeni bir cila yapıyordu çünkü.
Sayfa 172 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Evlilik çünkü biraz da evinden uzaklaşma arzusuydu. Kötü de olsa dar da olsa kendi yeni hayatına çıkma arzusuydu.
Sayfa 162 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
...her üzüntü hayra varır, üzülmek şifadır, beklemek şifadır, sabretmek cidaldir...
Sayfa 159 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Herkes her şey bitince hayatını beğenecekti. Haksızlığa en çok uğrayan, halini dışarıdan seyredince, aç yattığı geceleri tokla beraber seyredince kendini, hayatını ve kaderini nihayet beğenecek ve değişir misin deseler, verir misin deseler değişmeyecek, vermeyecekti.
Sayfa 148 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Künc-i mihnete rakibâ, beni tenha sanma Yâr eğer sende yatarsa, elemi bende yatar
Sayfa 143 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Yalnız olan gerçekte azdı, bunu şaşarak görüyordu. Gerçek ıstırap belki bu yüzden azdı. Bu kimseleri kabul için koca dünyasını da kucaklamak gerekiyordu. Ama bu koca dünya iç dünyası değil kendi hakkındaki arzuları , vehimleri iç iltihapları ve kopkoyu zanlarıydı. Yanı sıra bebek gibi tıpışlanma istekleri ve koskoca adamları uyandırmamak için gene tıpkı bir bebeğin yanında olduğu gibi ses çıkarmadan arada gerçekten olmayan sözler, kelimeler ve masallarla ninni söylemekti. İnsan arkasında çocukluk battaniyesini sürükler gibi tüm bu hallerini de sürüklüyor başkasını bütün bu yığının altında bırakacak bir fedaiyi arıyordu, onu sevmeye hazırdı bir tek, sevmek ve sevilmekten kasıt da Murat da buydu. Kendi eziyetini ve garabet heyulasını çekecek birini bunun karşılığında sevmeye hazırdı. öylece kendi hayatını tüm eziyetini çekmekten adeta kurtulacak. "Ben" demeyi kesintisiz sürdürebilmek için "Sen" diyeceği birini arıyordu.
Sayfa 131 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Nasıl da her şey acı ile içeri sokulabiliyor, nasıl da her şey bu bedene bu gönle sığıyordu.
Sayfa 121 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
146 syf.
7/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Oğuz Atay'ın Tehlikeli Oyunlar'ı
Oğuz Atay'ın Tehlikeli Oyunlar'ıHüseyin Ahmet Çelik
8.8/10 · 17 okunma
859 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.