Yazar ile tanışma kitabım. Kısaca konusuna gelirsek bir gazeteci ve bir savcı komşudur. Bir sabah uyanırlar ve çok ilginç bir davanın içinde birbirlerini bulurlar. Gizemler, gizemler...
Her ilerleyen bölüm heyecan tozu yükseliyor ve gizemler merak uyandırıcı oluyor. Sonunu tahmin etmeye çalışmadım ama çok büyük bir merakla okudum. Tüm olaylar gelişirken de savcı ile gazeteci kız arasında romantik bir ilişki de başlıyor tabii
Bayıldım. Sonunu yazar çok güzel bağlamış. Erkek karakteri baştan sona sevdim. Kadın karakterin bir şeyleri saklaması, arkadan iş çevirmesi beni bir tık yordu ama sona doğru ortaya çıkan bazı gerçekler onun duygularına karşı empati yapmamı sağladı.
Bu tarzı sevenler için anlatım şekli, yazım dili ve kurgusu çok iyi.
ayrıca dip not: bu kitapta geçen savcının abisinin ve kızkardeşinin de ana karakter olduğu kitaplar var. Bağımsız okunabilir elbette.
Hedef SensinMeral Kır · Olimpos Yayınları · 2019337 okunma
“İnsanın kendisini başkalarından aşağı görmesi, Büyücü'nün bildiği en kötü kibir örneklerinden biriydi, çünkü bu farklı olmaya çalışmanın en yıkıcı yoluydu. “
“Mantikut Tayr..Kuslarin Dili... bir ‘mana’ yolculuğu
Uzun uzun üzerinde düşünmeye teşvik eden hikayeler, manalar içeriyor. Kuşların her birinin bir hikayesi var. Farklı farklı konulara dalıp dalıp çıkarıyor kitap. Öyle tek bir gün de tek sefer de okunacak kitaplardan değil. Anlatımı akıcıydı. Bildiğim hikayelerin bilmediğim bakış açısıyla sunuluşu da okumak keyifliydi. Kitaplığım en sevdiğim parçalarından biri. Ve o müthişim soruları ben de soruyorum
Vadilerden geçmeye, hangi vadide olduğunuzu ölçmeye hazır mısınız?
Peki derin uykulardan uyanmaya?
Cevap evet ise kitap güzel bir yoldaş
evet. Udo, barış anlamına gelir. Barış ne demektir biliyor musun, Charlie?
-Barış insanların bibirlerine gerçek adlarını söyleyebildikleri bir zamandır
Küçük arı, mülteci bir kızın ve ona yıllar önce yardım eden genç bir kadının ağzından anlatılan bir hikayedir.
“ölürken yara izi olmaz. Yara izi ''ben kurtuldum'' demektir.''
Hikaye bir kurgu ama gerçek bağı da var. Kitapta karakterler kendi iç hesaplarını yaparken, okurunda bu hesabı kendinde yapmasına sebep oluyor. Farklı bir açıdan mültecilik konusunu anlatıyor. İçsel bir yolculuk içerirken farklı farklı duygulara misafir ediyor. Özellikle bir sahne var ki kadın karakterin yaptığı bir fedakarlık hala kendi içimde sorguladığım bir insani tavırdır. Çok düşündürüyor.
Küçük ArıChris Cleave · Pegasus Yayınları · 20115,4bin okunma
Anne, büyükbabası olan Eoin vefat ettikten sonra, vasiyeti üzerine küllerini, memleketleri olan İrlandaya götürmesiyle hikaye başlıyor. Anne, oraya gittiğinde kayıkla gölde açılıyor ve ne olduğunu anlamadan kendini sislerin içinde buluyor. Karşısına çıkan bir adam tarafından vuruluyor. Gözlerini açtığında ise kendini Büyükbabasının henüz 6 yaşında olduğu dönemde buluyor. Tabi hem adı hemde fiziki olarak herkes kendisini, Büyükbabası Eoin'nin annesi olan Anne sanıyor ve hikaye burada farklı bir hal alıyor.
İrlanda'nın o dönem ki siyasi olayları da güzel aktarılmış ve kurguyu zenginleştirmiş. Tarihi Karakterin gerçekliği insanı fena çarpıyor. Bir mucize olup da bilindik son ise değişmiyor tabiki. Kitap boyunca günlüklerden bu dönemi okumamız mümkün oluyor. Kitap içinde kitap gibi
Uzun zamandır bu kadar derinden etkilendiğim bir kitap olmamıştı. Bayıldım. Mutlu bir son olabileceğine dair bir umudum olmamasına rağmen gülümseyerek okuduğum bir aşka tanıklık ettim. O mutlu sonu da sonunda okudum tabii. Keyifle okunur.
Kitapları okumak basit ve keyifli olduğu için tercih ettiğim Rachel Gibson’un yine güzel zaman geçirdiğim bir kitabıydı.
Karakterler geçmişten yarım kalmış, yanlış anlaşılmış ve unutulmamış bir anı paylaşmış iki kişi. Kadın karakterin üvey babası erkek karakterin öz babası. Ama hiç bir zaman oğluna ilgi göstermemiş ve kabul etmemiş bir baba. Kızı ise sahiplenmiş ve babalık etmiş. Bir olay oluyor ve onu takiben 10 sene görüşmüyorlar ve bir cenazede karşı karşıya geliyorlar. Babasının bıraktığı miras ise ikili arasında bir şeylerin yeniden başlamasına vesile oluyor.
Spoil
Yine klasik Gibson sonuyla bitiyor. Bu arada yazarın aşktan kareler adlı kitabında çiftin 6 çocuklu olduğu okumak bende kısa bir şok ve gülümse etkisi yarattığını söylemem lazım. Yazarın eski karakterleri ile başka bir kitapta karşılaşmak her zaman mümkün
Öncelikle genel yorumları okuyup kitabı öyle olduğumu belirtmek isterim. Yorumlar hevesimi kırsa da sanırım beklentiyi düşürdüğüm için de olsa gerek kitabı beğendim. Klasik bir Rachel Gibson kitabı.
Kocasının ihanetiyle kasabasına dönüp kızıyla bir hayat kuran ana karakterimiz kadın ve onun yan komşusu askeri kökenli bir adam. Konusu klasik bir konu olmasıyla birlikte keyifle okunacak olan da bir hikaye. Karakterler beni kızdırmadı Yormadı ve sıkmadı. Minik kızı da ayrıca çok sevdim. Gibson kitaplarında hep denk geleceğimiz gibi daha önceki kitaplardan karakterlerin de hikayesini devamına konuk olduk.
İlişki durumu: Karmakarışık adlı kitaptaki karakterimizin evlenip 6 çocuk sahibi olduğu okumak da bonus bir ayrıntı.
Başlayınca bitirilecek bir kitap. Klasik Gibson finali. Mutlu son.