BAŞBİLEN KÜTÜPHANESİ

210 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Yaşamın acı yüzü ile yüzleşeceğiniz sarsıcı bir eser daha… Fugui’nin yaşamına ve acılarına ortak olmaya cesaretiniz yoksa bu kitabı yavaşça kenara koyabilirsiniz. Aile servetini yiyip tükettiği gençlik günlerinde, uzun bir hayatın ona neler sunacağından habersizdir elbette Fugui. Yıllar sonra, yaşlı öküzüyle tarlasını sürerken tanıştığı bir yabancıya hayatından söz etmeye başladığında, şımarık bir gencin başına gelenlerden fazlasını sayıp dökecektir bu yüzden: Fugui, kendisiyle birlikte altı insanın hayatını, kaderin sürprizlerini, yaşamın acılarını ve sevinçlerini anlatır. Onun dilinden -daha doğru bir ifadeyle Yu Hua’nın kaleminden- dökülenler, insanlık durumlarına dair epik bir romana dönüşür böylece. Basit bir anlatım, güçlü bir anlatı doğurur: Sabanın toprakta bıraktığı izlere benzer kâğıt üzerinde satırlar. Yaşamın her şeyi kapsaması gibi, Yaşamak da hayatı olduğu gibi kucaklar. Doğumları ve ölümleri, mutsuzlukları ve umutlarıyla... Yayımlandığında ülkesinde yasaklanmasına rağmen, bir hayat öyküsü okumamış da sanki bir hayat yaşamış olduklarını söyleyen okurlarının her geçen gün artmasıyla bir “modern klasik”e dönüşen Yaşamak’ı Bahar Kılıç, Çince aslından çevirdi.
Yaşamak
YaşamakYu Hua · Jaguar Kitap · 201627 okunma
Reklam
128 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Polisiye-gerilim türünde; başarılı kurgusu ile akıllarda kalacak, sinemaya uyarlansa ne güzel olur diyebileceğiniz bir eser "Eksi Otuz Beş". Bu tarz eserleri akıllara kazıyan genelde ters köşe yapma becerileridir. Bunun için de kurgusunun sağlam temellere dayanması gerekir. 126 sayfalık, bu derecede doyurucu ve şaşırtıcı bir eser alkışı hak ediyor doğrusu.
Elif Doğan
Elif Doğan
"Kendine bu kadar emek vermiş ama gün gelip bu kadar sindirilmiş ve bastırılmış bir kadının başka ne çaresi kalırdı ki…" "Özellikle Umut'u çok istedim çünkü bence herkesin bir umudu olmalıydı."
Eksi Otuz Beş
Eksi Otuz BeşElif Doğan · Neyno Kültür Yayınevi · 202210 okunma
184 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Varoluşsal sancıları ile kumların içinde kaybolan, belki de kendini bulan Cumpei NİKİ’nin hikayesi... Kitabı bitirdiğimde ilk aklıma gelen Tatar Çölü’nden Teğmen Drogo oldu. O derecede olmasa da benzer bir tat bıraktığı kesin. 1964 yılında sinemaya da uyarlanmış. Şimdilik sadece fragmanını izleyebildim ancak temin edebilirsem ilk fırsatta filmini de izleyeceğim. Keyifli okumalar dilerim. "Şüphesiz, kum yaşam için elverişli değildi. Peki, durağan hâl varlık için vazgeçilmez miydi? O tiksindirici rekabeti başlatan da sabit kalmaktaki ısrarımız değil miydi? Sabit olmayı bırakıp kendimizi kumun akışına bırakıversek rekabet de ortadan kalkacaktı. Gerçekte, çölde de çiçekler açıyor, böcekler ve hayvanlar yaşamlarını sürdürüyorlardı... Öyle ya, keşke kadına da bu manzaradan bahsedebilseydi. Gidiş-dönüş biletlerin asla işlemeyeceği kumun şarkısını, yanlış perdeden de olsa ona dinletebilseydi keşke. Oysa adamın tek yaptığı, yeteneksiz bir çapkını taklit edip başka bir hayatın yemiyle kadını avlamaya çalışmak olmuştu. Kumdan duvar, adamın ruhunu yakalamış, onu kese kâğıdındaki bir kediye çevirmişti." Kobo ABE "Yenilgi, ‘yenildim’ diye düşündüğün andan itibaren başlardı." "Kumun çoraklığı, genel kanının aksine basit bir kurumuşluktan değil, görünüşe göre hiçbir canlıyı kendinde barındırmayacak şekilde sürekli hareket halinde olmasındandı."
Kumların Kadını
Kumların KadınıKobo Abe · Monokl Yayınları · 20172,140 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
50 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 saatte okudu
Genç bir kalem Mert ÖNTEMEL... Kurgusundaki gelgitler ile düşünceleri zorlayan, bilinmezleri ile tedirginliğe düşüren etkileyici bir eser RÜYA. Mücadele ruhunu kalemine de yansıtabilen, etkileyici ve derin anlamlar içeren cümlelerin sahibi bu genç arkadaşımız; hem okunmayı hem de övgüyü fazlasıyla hak ediyor. Yolun açık olsun güzel kardeşim, “kayıp maddeyi” merakla beklediğimizi unutma ;)
Rüya
RüyaMert Öntemel · Luna Yayınları · 20244 okunma
302 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Bok Yoluna…
"Çöküş ve ahlaki çürümeye karşı, devlet ve ailede namus ve disiplin için; Heinrich Mann, Ernst Glaeser ve Erich Kästner'in yazdiklarni ateşe veriyorum." 10 Mayis 1933'de Berlin Opera Meydanı bu sözlerle yankılanırken, Kastner kenarda, kitaplarının genç Naziler tarafından yakılışını izliyordu. Almanya'daki politik ve ahlaki çöküşü eleştiren roman, uyarıcısı olduğu yozlaşmanın hışmına uğramıştı. Naziler henüz iktidarda bile değilken ağır bir sansüre ugrayan kitap, bu kez tamamen yasaklanıp ateşe mahkûm edilmişti. 1930'ların Almanyası’ndan 2000'ler Türkiyesi’ne (Şu an 2020’lerin diyebiliriz) dikkate değer bir pencere açacağını düşündüğümüz Bok Yoluna Gitmek, politik ve ahlaki yozlaşmanın sonuçlarıyla erken bir yüzleşme şansı veriyor... (Arka Kapaktan)
Bok Yoluna Gitmek
Bok Yoluna Gitmek
Erich Kästner
Erich Kästner
Bok Yoluna Gitmek
Bok Yoluna GitmekErich Kästner · Sel Yayınları · 201650 okunma
Reklam
Reklam
202 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.