Cengiz Aytmatov 'un dilini ,kalemini öyle beğeniyorum ki her kütüphanede olması gereken bir yazar olduğunu düşünüyorum. Yazdıkları insanın içine işliyor. Sanki o bozkırda yaşayan o yoksulluğu o sıkıntıları çeken bizmisiz gibi hissettiriyor. Çoğu zaman kitaplarını gözlerim dolu dolu okuyorum.
Bu kitabında ise savaş zamanlarında insanların hayata nasıl tutunmaya çalıştıklarını ne mücadeleler verdiklerini, sevdiklerinin cepheden dönmesini nasil hasretle beklediklerini, savaşın yıkıcılığını henüz 15 yaşında olan Sultanmurat 'ın gözünden okuyoruz.
Tavsiyem odur ki okuyun, okutturun bu güzel eseri.
°Savaştan önce olan her şey başka bir dünyaya ait idi. Savaş öncesi bir zaman olmamıştı, o zaman yaşanmamıstı sanki.
°Yalnızlık ve özlem acısı okunuyordu gözlerinde.
°Çocuk işte. Sabah kalkınca her şeyin değişeceğini, bir mucizenin gerçekleşecegini umuyor.
°Bir insanın büyüklüğü, değeri, yakınları tarafından en çok onu yitirdikleri zaman anlaşılırdı. Bu her zaman böyle olmuştur. Böyle olacaktır.